Herkesin inancı kendine de olsa insan ister istemez Ramazan ayında empati kurmak için daha dikkatli olmaya çalışıyor.
Ancak bazen bir an geliyor ki farkına varmadan gaf üstüne gaf yapıyoruz. İşte oruç tutanların affına sığınarak oruç tutmayanların boşluğuna geldiği anda yaptıkları talihsizlikler.
Metrodasınızdır, koşturmuşsunuzdur ve hava sıcaktır. O suyu çıkarıp içersiniz ve sonra gelen pişmanlık....
Mesela eve misafir gelir, farkına varmadan 'dolapta soğuk karpuz var, getiriyim mi iki parça?' dersiniz.
Yine niyetiniz kötü olmadan sosyal medyada yemek resmi paylaşırsınız.
Evde kendinize ufak bir şeyler hazırlayayım derken tüm evi yemek kokutursunuz.
Haydi yemeği de geçtim, hem kahve tiryakisi olup hem de oruç tutanların önünden kahve fincanıyla geçersiniz hatta su ısıtıcısına yaklaşmak bile büyük gaftır.
Mesela eve usta gelir siz farkında olmadan tutturursunuz:
'Soğuk bir su ister misinizi?'
- Yok sağolsun, ben iyiyim.
'Aaa o zaman taze meyve suyu var ondan veriyim.'
- Niyetliyim, teşekkür ederim.
'......... Allah kabul etsin.'
Babanneninizin evine gidersiniz, tam ağzınıza bir şey atacakken oğlum sen niyetli değil misin sorusuyla karşılaşıp bu mübarek günde yalan söylememek adına elinizdekini yavaşça bırakıp oradan uzaklaşırsınız.
İki saat önce kahvaltı etmişsinizdir ve farkına varmadan toplantının ortasında 'ouuufff öğle yemeğine daha çok var yieeaaa' tarzı patavatsız bir yorumda bulunursunuz.
Televizyonda öylesine kanalları zaplarken yemek kanalına denk gelip arka fonda açık bir şekilde durduğunu düşünürsünüz, ta ki oruç tutan birinin odada bulunduğunu görene kadar!
Diyette olmanızda bir sorun yok ancak alelade bir şekilde 'aaayyy doymadım yaa küçücük bir ton balıklı salata ve kepekli ekmekle duruyorum resmeeeen' diye çığırırken yanınızdaki insanın yaklaşık 9 saattir aç olduğunu hatırlarsınız.
Mesleğinizden dolayı ya da tadına tuzuna bakması için 'şunu bi denesene' çabalarınızın yersiz ve tuzsuz olduğuna şahit olursunuz.
Hadi diyelim iftar saatinden sonra buluştuğunuz arkadaşınızla dışarlarda otururken, 'bir şeyler içeriz dimi baba' diyerek gaffın babasını yaparsınız.
Evet malesef bazılarımız bu işler ile uğraşarak tüm gözleri Ramazan ayında üzerine topluyor....
Oruç tutan biri olarak bunlar rahatsız olunacak şeyler değil. Şimdi o adam 35 derece havada su içiyor diye yargılıyosun, akşam restoranın kaldırımında bi kuş sütü eksik sofrada oruç açıyosun. Karşı kaldırımda da 10 yaşında çocuk mendil satıyor. Yanından geçen adam akşam çocuğuna ne yediricem diye düşünüyor belki. Asıl gaf bunlar değil mi?
Çoğunu yapıyorum ve bunlar gaf değil. tutturmuşsun bir saygı gidiyor galiba kelimenin anlamını bilmiyorsunuz tutmak istemeyen hayatına devam edebilir.Saygı ise ibadetini istediği gibi yapması kimse tutup ağzına zorla yemek sokmuyor metroda su içilmesi gaf değil.Saygı bekleyenlerin çoğu diğer 11 ayda çok saygı gösteriyor diğer insanların yaşamına sanki.Kendileri bir oruç tutarken dünya dursun istiyorlar
Bir de oruç tutanların, tutmayanlara yaptığı gaf(!)lardan bahsetsek?