Cengiz Han'ın en sevdiği yemeği merak ettim doğrusu...
Cengiz Han'ın en sevdiği yemeği merak ettim doğrusu...
Cengiz Han'ın en sevdiği yemekler arasında yer alan Boodog, günümüzde Moğolistan'ın belirli restoranlarında yapılmaya devam ediliyor olsa da o muazzam tadını yakalamak elbette çok zor olmalı... Boodog yemeğinin yapılışı için öncelikle büyük bir kaşmir keçisinin boynu kesilir ve yalnızca o kısımdaki açıklık kullanılarak içindeki tüm et ve kemik dışarıya çıkarılır. Bunlar yapılırken keçinin derisi asla yüzülmez. Çıkartılan etler doğranır ve yanına birkaç sebze eklenerek keçinin içine geri doldurulur. Kor ateşte uzun saatler pişen kaşmir keçisi, yiyenlerin bir daha yemek isteyeceği lezzetlerden...
Şöyle bir düşünüldüğü zaman Özbek pilavının ülkemizde de epey yapıldığı görülebilir. Elbette tıpatıp aynısı değil, fakat muadilleri mevcut! Özbek pilavı, bildiğimiz pirinç pilavı gibi kolay bir yemek değil. Uzun bir malzeme listesi var ve yapımı için epey emek sarf ettiriyor. İçerisinde birkaç farklı et çeşidi, pirinç, havuç, nohut, kuru üzüm, sarımsak, soğan, biber, 5 farklı baharat ve en önemlisi bıldırcın yumurtası bulunuyor.
Orta Asya'daki han sofralarının vazgeçilmez lezzeti olan Beş Parmak, elle yenilen bir yiyecek olduğu için bu ismi almış. Bu yemeğin içeriğinde kuzu, dana, tay eti karışık olarak yer alır. Bazı yöreler bu etlerin arasına ördek, hindi ve hatta balık eti dahi ekleyebiliyor. Bu yemek kıymetli misafirler için yapılırmış ve hayvanın kelle kısmı en değerli misafire ikram edilirmiş.
Günümüzdeki poğaçaya çok benzeyen samsa, içerisindeki kıyma ile özel bir tandırda pişer. Hamur işi yiyeceklerin atası olan samsa, günümüzde Özbek mutfağında sıklıkla kullanılır. Son derece tok tutan bir yiyecek olan samsanın bir tanesi ile tıka basa doyabilirsiniz.
Kuzu çevirme, günümüzde dahi kültürümüzde her daim yer etmiş yiyeceklerden birisidir. Orta Asya'da da sıklıkla kendisine yer bulan kuzu çevirmenin tarifini tahmin edebiliyorsunuzdur. İri boyutlardaki bir kuzunun ateşte çevrilerek pişirilmesi ile oluşan bu yemek, hala Asya mutfağında bulunuyor.
Türk mutfağında eşi benzeri olmayan bir yiyecek olan lagmanı bu kadar eşsiz yapan şey çoğunluğu etten oluşan bir kültürde erişte bulunan nadir lezzetlerden biri olmasıdır. Lagman yapımı için kullanılan her bir erişte elle tek tek açılır. Hatta restoranlar bu yemeğin yapımı için mutfaklarında Özbek ya da Uygur aşçı tutar. Kalınlığı ve üretildiği buğday ile noodle'dan ayrılan lagman eriştesi, et ve sebzeler ile servis ediliyor.
Şiş kebap olarak da tabir edilebilen şaşlık, şişe takılan etlerin mangal ateşinde pişirilmesi ile yapılıyor. Etler hayvanın her yerinden olabiliyor. Kuyruk yağıyla şişe geçirilen etler, bir tur pişiriliyor. Ardından dış kısmına gömlek yağı sarılarak bir kere daha pişiriliyor.
Kuyruk yağı ve ciğerden oluşan bu yemek, Orta Asya mutfağında esas yemek yerine aperatif olarak geçiyor. Zarı alınmış ciğer, tuz, karabiber ve sarımsakla marine ediliyor. Ardından döküm bir tavaya kızdırılmış nehir taşları atılıyor. Soğan ve doğranmış kuyruk yağının eklenmesinin ardından hep beraber pişirilir.
Büyük ve sulu kıvamı ile bu mantı bizim bildiğimiz mantılara pek de benzemiyor. Bol etli ve iri yapılı bu mantının içinde patates, bal kabağı, soğan, et ve yağ bulunuyor. Soya sosu ile tüketilen yemek, birkaç tanesi ile doyurucu bir etki sunuyor.