Diren, Ömer Acar’ın (fotoğrafta) o dönem Ankara’da bir fırında çalıştığını ve gelen müşterinin konservatuvar teklifiyle hikayenin başladığını anlattı. Diren, köyde 13 baletin hikayesini şu sözlerle dile getirdi:
'Ankara'da Ömer Acar bir fırında çalışırken bir hanımefendi geliyor. Ondan tuzsuz ekmek istiyor birkaç kere. İşte samimi oluyorlar falan. Git gel derken Ömer Acar'a 'Seni konservatuvara sokalım' diyorlar. O da 'Benim yaşım geçti, kardeşimi alın isterseniz' diyor.
Alaattin Acar'ı söylüyor. Alaattin Acar kabul ediyor. O köyden ilk olarak Alaattin Acar okula girdikten sonra Erdoğan Şanal giriyor. Ondan sonra diğer kişiler giriyor. Erdoğan Şanal’ın kardeşi Ertan Şanal, şu an Mersin Devlet Opera ve Balesi’nin müdürü olan Serbülent Biçer ve en son da bizim filmimizin de ana kahramanı Alperen Dağ giriyor. O mezun olup sözleşmeli olarak göreve başlıyor.'
al sana gurur duyulacak bir hikaye, her ne kadar devlete girsin düzenli maaşı olsun kafasıyla başvurulsa da. var demek ki böyle yetenekler, değerlendirmek lazım. tacizcisi ve katilinden utanmayan bir çok kişi bunların işinden utanır o ayrı.
eski türkiyede konservatuara, yeni türkiyede menzil köyüne. ooof of
13 tane balet hemşehrim varmış😄