Önceden Evlerde Sıkça Kullanılan Cam Şişelerdeki Kabartmaların Hayat Kurtardığını Biliyor muydunuz?

Eski cam şişelerinde bulunan kabartmaların ne işe yaradığını biliyor muydunuz? 1800’lü yıllarda bu şişeler yalnızca estetik birer obje değil, aynı zamanda hayat kurtaran işlevler taşıyordu. 

Kaynak

Dışarıdan bakıldığında sadece hoş bir görüntü sunan bu şişeler aslında içeriklerinin tehlikeli olabileceğini gösteren önemli işaretlerdi.

Peki geçmişte neden bu kadar hayati bir öneme sahiptiler? Gelin zaman yolculuğuna çıkarak bu cam şişelerdeki kabartmaların önemini birlikte keşfedelim:

19. yüzyılda sanayi devriminin getirdiği kimyasal ürünlerin evlerde bulundurulması, birçok zehirlenme vakasına neden oluyordu. Okuma yazma bilmeyenlerin yanı sıra, okuma bilenlerin de kötü etiketler yüzünden yanlışlıkla zehirli maddeleri tüketme riski yüksekti.

Karanlık ortamlarda ilaç ararken yaşanan kazalar can kaybına bile yol açabiliyordu. İşte tam bu noktada hükümetler devreye girdi.

İlk olarak 1829 yılında New York, zehirli maddelerin üzerine “zehir” kelimesinin yazılmasını zorunlu kıldı. Zamanla bu uygulama daha da geliştirildi.

Ardından 1872 yılında kabartmalı yazıların eklenmesi önerildi. Böylece insanlar şişelere dokunarak hangi maddenin tehlikeli olduğunu hissedebiliyordu.

Hatta kafatası veya tabut şeklindeki şişeler de çıktı böylelikle olası kazaların önlenmesi sağlandı.

Nihayetinde bu kabartmalı ve ilginç formlara sahip şişeler o dönemde hayat kurtaran birer araç haline geldi.

İlginizi Çekebilir:

Çamaşır Makinesindeki Çoraplar Nasıl Kayboluyor? Meğer Sebebi Bu Küçük Kapaklarmış!
Lastiklerde Bulunan Bu İnce Çubuk Gibi Dikenlerin Ne Olduğunu Merak Ettiniz mi?
Uçakların Kalkış Öncesinde Pistte Neden Dakikalarca Beklediğini Öğrendiğinizde Daha Anlayışlı Olacaksınız

Popüler İçerikler

Burnunu Sıktı Yerde Kaldı! Mourinho'dan Okan Buruk'a Fiziksel Müdahale
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’dan Gece 03:57’de 2 Nisan Boykotu Açıklaması
Cem Küçük'ten Aybüke Pusat'a: "CHP'nin Çağrısına Destek Veriyorsan TRT'de İşin Yok, Kovulursun, Hak Etti"