AKP Sözcüsü Ömer Çelik partisinin MYK toplantısı sonrası açıklama yaptı. Çelik salgınla mücadele için 'Tedbirlere sıkı bir şekilde uyarsak Mayıs sonuna doğru normalleşmeyi konuşmaya başlayabileceğiz' dedi. AKP Sözcüsü Ankara Barosu'nun Diyanet İşleri Başkanı'na yönelik açıklaması için 'faşist bir zihniyetin ürünü' ifadelerini kullandı.
AKP Sözcüsü Ömer Çelik, MYK toplantısının ardından açıklamalarda bulundu. 27 Nisan e-muhtarısıyla ilgili değerlendirmede bulunan Çelik, 'Dün AK Parti ve Türk siyaseti açısından önemli bir gündü. 27 Nisan'ın yıl dönümüydü. Türk siyasi tarihinde dönüm noktasıdır. Türkiye'yi geriye götürmek isteyen bir girişimdi. O gün siyasi tarihin dönüm noktalarındandı' dedi.
Çelik, eşcinsellere yönelik açıklaması nedeniyle Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ı eleştiren Ankara Barosu'na tepki gösterdi:
'Bu metni yazanlar nasıl hastalıklı zihin yapısı içindeyse Diyanet İşleri Başkanımızın bir müddet sonra meşalelerle cadı diye kadın yakmaya davet edeceğinden bahsediyor. İnsanlık dışı çok metin gördüm, hukuk düşmanı çok metin gördüm ama Ankara Barosu'nun yayınladığı islamofobik, hukuk düşmanı, nefret düşmanı bir metin görmedim. Tüm bu çirkinliklerin ötesine geçen bir metin olmuştur.
Şimdi birisi Diyanet'in konumu ile eleştiri yapsa mümkündür. Bu Türkiye'de akademik ve siyasi düzeyde yapılıyor. Laiklik anlayışını felç ederek, laikçilik dediğimiz bir siyasal din üzerinden hem laikliğe hem bu toplumun değerlerine zarar vermişlerdir. Biz parti olarak laik devlet politikasını desteklediğimizi her zaman söylüyoruz. Ne zamandan beri insanlara kan kokan zihniyete sahiptir demek, arkaik pozitivizm laiklik savunması oluyor. Ankara Barosu'nun yaptığı tam bir faşist zihniyetin ürünüdür.'
Baro'nun açıklamasına bazı CHP'li milletvekillerinin de destek verdiğini belirten Çelik, 'Demokratik siyasette, siyasi meşruiyete böyle bir şeye destek vermesi mümkün değil' ifadelerini kullandı.
23 Nisan’ın 100. Yıl dönümü dolayısıyla İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından bastırılan broşürdeki görsele tepki gösteren Çelik, şunları ifade etti:
'Hem milletimizi inciten baştan aşağı yanlış ve provokatif çalışmadır. Maalesef böyle bir izahatte bulunulmadı. Etrafımız mezhepçilikten çok çekerken, biz son derece hassasız. Aleviliği İslam'dan ayrı bir din olarak göstermenin, Avrupa'da bazı yabancı servis tarafından yapılan bir politika olduğunu biliyoruz. Bu birtakım gizli servislerin Avrupa'da yürüttüğü bir politikadır.Kılıçdaroğlu'nda bir açıklama bekliyoruz.
Sayın Kılıçdaroğlu'nun ne düşündüğünü duymak istiyoruz. Bu bildiri kardeşliğimize dönük bir sabotajdır. Alevi kardeşlerimize dönük bir haksızlıktır. Son derece incitici bir yaklaşımdır. Son derece yanlış bir yaklaşımdır.
Koronavirüs tedbirleri kapsamında 65 yaş üzeri vatandaşlara getirilen sokağa çıkma yasağının ne zaman kalkacağı yönündeki soruya yanıt veren Ömer Çelik, şunları söyledi:
'Yani vatandaşımızı korumak için bunlar yapılıyor. 65 yaş üzeri vatandaşlarımızın özellikle yaşları itibariyle bu salgın karşısında daha kırılgan olduklarına dair bilim adamlarını ortaya koyduğu veriler ile belirli bir yaş grubunun altındakilerin bulaştırma konusundaki hareketliliği ile ilgili bilim adamlarının tavsiyeleri doğrultusunda bu tedbirleri alıyoruz. Buna yasak demek yanlış olur. Evet biliyoruz herkes bunalıyor. Ama şunu ifade etmek isterim. Tedbirlere sıkı şekilde uyarsak mayıs sonu normalleşmeyi konuşabileceğiz. Ama tedbirlerde bir gevşeme olursa, salgını artıracak bir takım kuralsızlıklar ortaya çıkarsa normalleşmeyi birkaç ay ileri atabilir'
Çelik, Adana'da bir gencin dur ihtarına uymadığı gerekçesiyle polis tarafından vurularak öldürülmesine ilişkin 'Suriyeli gencin vefatından üzüntü duyuyorum. Babasıyla görüştüm. Üzüntümüzü dile getirdim. İdari ve adli soruşturma yürüyor' açıklamasında bulundu.
Faşizmin anıtını dikecek noktaya gelmiş bir siyasi partinin sözcüsü için ilginç açıklamalar yapmış.
Hadi normale dönüp tekrar dünyanın içine edelim.
Bunlar başkasını hedef gösterip dikkat dağıttığını sanıyor ama bu millet aptal değil. Diyanetin 10 milyarlık bütçesiyle insan mükemmellik bekliyor haklı olarak ama ağızlarından çıkan nefret sadece... Tabiii elestirecegiz. Bizi ileri taşıyın ya da o paraya dokunmayın. O bizim paramız.