Bugüne kadar gördüğünüz tüm fotoğraf çalışmaları arasında sizi en çok etkileyenlerden biri de Alman fotoğrafçı Walter Schels ve gazeteci Beate Lakotta'nın bu sıradışı portreleri olabilir.
Çalışmada bulunan kişilerin, ölümle burun buruna sürdürdükleri yaşamlarının son günlerinde çekilen fotoğrafları ile hayata veda ettiklerinde çekilen fotoğraflarının yanyana getirildiği bu çalışma görenlere yaşam hakkında birçok şey düşündürüyor.
Hayat öylesine garip ki, aslında hepimiz ölüme mahkum hastalarız ama bunu fark etmeden yaşamaya o kadar alışmışız ki, kendimize bile çaktırmamaya çalışıyoruz sanki. Birilerimize bir doktor şu kadar ömrün kaldı demedikçe fark edemiyoruz. Bunu illa ki tıp diplomalı birinin mi söylemesi gerek? Hayat kendisi söylüyor zaten benim içimden sağ çıkamazsın diye. 1 dk sonrasının bile bir garantisi yok. O bakımdan çok anlamlı olmuş bu galeri.
"Sizin içi en önemli an, içinde bulunduğunuz andır. Çünkü sadece o an elinizden bir şey gelebilir. Sizin için en önemli kişi ise, o an birlikte olduğunuz kişidir. Çünkü hiç kimse, bir başka kişiyle bir daha görüşüp görüşemeyeceğinden emin olamaz."
8 ve 9 gülümsüyo mu sanki... Bilmiyorum büyüüük acılar yaşayanlar belki de öldüğünde mutlu olabileceği bi yere gider yani ben öyle inanıyorum bana göre kişinin cezası ve ödülü kişiye göre değişir