Artık kış mevsiminin son günlerini yaşıyoruz. Ülkemizdeki en büyük ve en güçlü yırtıcı hayvanı olan bozayılar yavrularını doğurdu ve kış uykularından uyanmak üzereler. Doğa yürüyüşü yaparken, fotoğraf çekerken veya balık tutarken bir ayı saldırısına uğramak hiç birimizin isteyeceği bir durum değil.
ABD’de ayı savunucuları tarafından yapılan istatistiklere göre arı sokmasından ölüm ihtimali ayı saldırısında ölüme göre 12 kat daha fazlaymış. Kendi yaptığım araştırmaya göre Amerika Yellowstone Ulusal Parkı’nı 1980'den 2011 yılına kadar ziyaret eden 90 milyondan fazla ziyaretçiden yalnızca 43 tanesi ayılar tarafından yaralanmış.
Türkiye’de ise 2012 yılında 1.5 ayda tam 11 ayı saldırısı yaşandı. Bu saldırılar sonucu 1 kişi öldü, 14 kişi ise yaralandı. Ülkemiz, istatistiğe göre ABD’den daha da tehlikeli görünse doğada ayı saldırısına uğramamız düşük bir olasılık. Yine de asla hafife alınmaması gereken, doğamızın en güçlü unsuru olan bozayılara karşı her zaman bilgili ve hazırlıklı olmalıyız.
'Ne ayısı, ne diyosun ya! ' gibi cümleleri kurmadan önce size şunu belirteyim ki yaban hayatı çeşitliliğiyle ilgili yaptığım bir çalışma kapsamında Sarıkamış ormanlarında yalnızca bir gecede 20 den fazla bozayı ile karşılaştım. Araç içinde olmasam belki gazetelerin 3. sayfalarında olabilirdim.
Peki bir ayı ile karşılaşırsak ne yapmalıyız? Ayıları sizden uzak tutacak ve bir saldırı anında hayatta kalmanıza yardımcı olan 10 hayati taktiği sizler için yazdım. Eğer doğaya gidiyorsanız bu bilgiler hayatınızı kurtarabilir!
yavru ayıya yaklaşmayından sonrasını okumadım ben dayanamam kesin yaklaşırım kucaklarım severim sonra annesi gelip beni yer ve game over :)
Söz ayıdan açılmışken hemen hemen tüm kızlarda bir ayı merakı gördüm: Çocukken peluş ayılarla oynarlar, biraz büyüyünce ayının ebadı da büyür, ergenlikten sonra bazı kızlar oyuncak ayıları ile yatmaya başlar, sonunda etrafındaki o kadar efendi adam dururken gider en ayı olanı ile evlenir...
cok tirstim.hayal ederken bile elim ayagim titredi