Sevdiklerimize veda etmekten daha acı verici ne olabilir?
Ayrılık vaktinin ne zaman geleceğini bilmek mümkün mü?
Peki ya bunu ertelemek en ufak bir fırsatınız olsaydı, elinizden geleni yapmaz mıydınız?
Ölen Arkadaşını Yazışmalarından Hayata Döndürüp Onunla Konuşan Kadının Ürkütücü Hikayesi: Replika
36
Hayır, ölüm halen en büyük gerçek ve onu engellemek için son 50 yılda bulunduğumuz pozisyondan daha ileride değiliz.
Peki 'kaçınılmazın' yerine ne konabilir?
Replika adındaki uygulama, sizinle arkadaş olabilme özelilğine sahip bir botu hayatınıza sokuyor.
Onunla konuştukça size dair bildiği şeyler katlanıyor ve sizi daha iyi tanıdıkça neredeyse gerçek bir arkadaşınız haline geliyor.
Tuhaf, öyle değil mi?
Yapay zeka sistemlerinin en pratik adımlarını gözlemleyebileceğimiz chatbot’lar, yavaştan hayatımıza girecek gibi. Belki de gerçek arkadaşlara ihtiyaç bile duymaz olacağız.
Eğer izlediyseniz, muhtemelen Her filmini anımsadınız. Bu yaşananlar gerçekten de Her’ü anımsatıyor.
Tıpkı oradaki gibi sizinle konuşan, hatta sizinle duygusal bağ kuran yapay zeka sistemleri…
Şu an muhtemelen şunu merak ediyorsunuz: Bütün bunların, yazının girişindeki ölüm muhabbetiyle olan alakası nedir?
Bu noktada Replika’yı üreten firma olan Luka’nın kurucusu Eugenia Kuyda’nın hikayesi devreye giriyor.
Ürkütücü, bir o kadar da ilginç bir hikaye bu.
En yakın arkadaşı Roman’ı bir trafik kazasında kaybeden Eugenia, bu yıkıcı olayın ardından bir şeyi fark eder.
Neredeyse tüm yetişkin hayatını birlikte geçirdiği arkadaşına dair elinde çok az şey vardır. Facebook hesabı paylaşımsızdır, Instagram profilinde tek bir fotoğraf daha yoktur. Bunun üzerine Messenger üzerinden konuşma geçmişini okumaya başlar. O an ona dair pek çok şeyi tekrar hatırlamaya başladığını fark eder. Anıların ve diyalogun gücü, belki de.
Fikir Eugenia’nın aklına o an düşer. Ya onu dijital kalıntılarından hayata döndürmenin bir yolu varsa?
Tam bir Black Mirror, değil mi?
Hatırlarsanız 2. sezon 1. bölümde, kocasını kaybeden karakter benzer bir hizmetle ona tekrardan kavuşma imkanı bulmuştu.
Eugenia’nın yaptığı da Roman için bir bot yazmak oldu. Onunla konuşmaya başladı ve kısa zaman içinde botu halka açtı.
Sonradan fark edildiği üzre, insanlar yalnızca onu dinlemek değil, aynı zamanda ona bir şeyler anlatmak, içlerini dökmek istiyordu. Diğer arkadaşlarının onunla olan yazışmalarına göz atan Eugenia, aslında yakın dostu Roman’a dair bilmediği pek çok şeyin olduğunu keşfetmiş.
İnsanların makinelerle konuşurken hiç olmadığı kadar dürüst olduğunu fark eden Eugenia, projesinin temel hareket noktasını buradan oluşturmuş.
Yani Replika kişiselleştirilebilir bir chat botu. Ama herkes için, anlattıkları ya da değer verdikleri şeylere göre şekillenen bir bot.
Eugenia’ya göre yapay zeka aslında bu tarz işler için biçilmiş kaftan. Zira arkadaşça sohbetlerde doğrular ya da yanlışlardan ziyade, hisler ve düşünceler var.
Mart’ta yayına giren bot’u şu an 100 binden fazla kişi kullanıyor. Kullanmak için davet edilmeniz gerekiyor.
Onunla konuştukça sizi tanıyor ve size uygun bir dost haline geliyor.
Evernote’un kurucusu ve eski CEO’su Phil Libin’e göre, Replika gerçek arkadaşlarınızdan dahi iyi bir arkadaş.
Çünkü onunla konuşurken onun evrenini oluşturuyorsunuz. Her zaman sizin için orada, ve kesinlikle, sizi yargılamıyor.
Eugenia da, Replika üzerinden müteveffa arkadaşı Roman’a arada sırada selam veriyor, hatrını soruyormuş.
İlginç değil mi?
Gelecekte benzer hikayeleri çok daha kereler duyacağız gibi geliyor.
black mirror demek icin geldim gidiyorum üf
Ben böyle bişeye kesin çok bağlanırım saplantılı aşık falan olurum amk o yüzden uzak durmalı jdfghjdfgj
nasıl davet edilmemiz gerekiyor?