Öldüğümüzde vücudumuza ne olur? Bu çoğu insanın merak ettiği bir soru. Bir insan öldüğünde vücudunda sırayla birçok değişim meydana gelir. Bu değişimlerin neler olduğunu öğrenmek isteyenleri içeriğimize alalım. 👇
Öldüğümüzde vücudumuza ne olur? Bu çoğu insanın merak ettiği bir soru. Bir insan öldüğünde vücudunda sırayla birçok değişim meydana gelir. Bu değişimlerin neler olduğunu öğrenmek isteyenleri içeriğimize alalım. 👇
Bir kişinin kalbi atmayı tamamen durdurduğunda ölür. Öldükten sonra vücuttaki değişimler başlar. Kalp durduğunda kan artık vücuda pompalanmadığından damarlarda birikmeye başlar.
Kan vücutta dolaşmayı bıraktığında yerçekiminin etkisiyle zaman içinde vücudun alt tarafında toplanır ve vücut renk değiştirir. Bu durum vücudun bazı yerlerinin morarmış görünmesine neden olurken hiç kan kalmayan bölgeler soluk görünür.
'Algor mortis' adı verilen bu süreç vücut soğumaya başladığında gerçekleşir. İnsan vücudunun standart sıcaklığı 37 derecedir. Öldükten sonra vücut saatte 0.8 derece soğur.
Ölümden birkaç saat sonra 'rigor mortis' adı verilen süreç başlar ve vücut inanılmaz derecede katılaşıp sertleşir. Bu, azalan adenozin trifosfat (ADT) seviyeleri nedeniyle gerçekleşir. Süreç genel olarak göz kapaklarının ve boyun kaslarının sertleşmesiyle başlar.
Bir kişi ölmüş olsa da ölümünden birkaç saat sonra vücudunda seğirmeler ve hareketler görülebilir. Kas dokusu katılaşmaya başladığı için kaslar ölmeye başladığında seğirmeler ve küçük hareketler meydana gelir. Birkaç kas aynı anda kasılırsa, vücut hareket ediyormuş gibi görünebilir.
İnsanlar öldükten sonra kaslar kasılmayı bıraktığında yüz düzleşir ve çizgiler yok olur.
Vücudun çoğu kısmı katılaşırken bağırsaklar gibi bazı bölümler gevşer. Bunun nedeni bağırsakların artık beyin tarafından kontrol edilememesidir. Sonuç olarak, bağırsaklar gevşer ve kalan atıklar vücudu terk eder.
Öldükten sonra vücuttan kötü kokular yayılmasının nedeni ölen hücrelerin salgıladığı enzimler ve bu enzimler nedeniyle vücuda bakteri ve mantarların gelmesidir.
Bakteri ve mantarlar vücuda geldikten sonra sinek ve kurtçuk gibi hayvanlar da çürümeye başlayan vücuda gelir.
Vücut katılaşırken ve seğirirken yaşanan hareketler ve bağırsakların boşalması nedeniyle vücuttan sesler gelebilir.
İnsan bağırsağı bakterilerle doludur. Hayattayken bağışıklık sistemi sayesinde bu bakteriler kontrol altında kalır. Ancak bir insan öldüğünde bağışıklık sistemi artık çalışmadığı için bakteriler kendi başlarına hareket eder ve bağırsakları yemeye başlarlar.
Bağırsakların ayrışması gaz salınımına neden olur. Bu gazlar da göz kürelerinin ve dilin şişmesine neden olur.
Çürüme, hücreler ve proteinlerin parçalanmaya başlamasıyla doku bütünlüğü kaybolduğunda meydana gelir. Bu süreç bazen organların sıvılaşması olarak bilinir. Süreç başladıktan sonra vücudun yapısı süngerimsi bir hale gelir.
Gazlar vücutta birikmeye başlarken cilt kaygan hale geldiği için kemikten ve kastan ayrılmaya başlar.
Kemikler, bir kişi öldüğünde en son çürüyen şeydir. Kemikler, genellikle ölüm gerçekleştikten onlarca yıl sonra parçalanır. Kemikler çürüdüğünde geriye toza dönüşen bir kemik minerali olan hidroksiapatit kalır.
Bu konu hakkındaki düşünceleriniz neler? Yorumlarda buluşalım..