Olay Örgüsüyle Adeta İzleyiciyi Mest Ediyor: Kesişen Hayatları Konu Alan 14 Film

İşte izlemeyi en sevdiğimiz filmler!

Not: Film açıklamaları beyazperde.com'dan alınmıştır.

1. Bobby (2006)

IMDb: 7,0

1968 yılında Robert F. Kennedy’nin öldürüldüğü yer olan Ambassador Oteli’nde bulunan yirmi iki kişi üzerine yoğunlaşan bir film Bobby. Film, Amerika’nın farklı yerlerinden farklı amaçlarla otelde bulunan bu insanlar üzerinden etkili karakter analizleri sunuyor.

2. Paramparça Aşklar Köpekler (2000)

IMDb: 8,1

Paramparça Aşklar Köpekler, sinemanın son yıllarda sıkça işlediği çıkış noktalarından bir 'kesişen hayatlar' hikayesini ele alıyor. Film Meksika'nın çeşitli sosyal statülerine sahip üç insanın kesişen ve benzeşen öykülerini işliyor. Genç ve yakışıklı Octavio, geçimsiz ağabeyi ve yengesiyle birlikte yaşıyor. Hiçbir işi olmayan Octavio'nun tek derdi yengesine karşı beslediği büyük aşk. Diğer yandan başarılı bir kariyere sahip olan Daniel ise yolunda giden evliliğini bırakıp başka bir kadını seçiyor. Eski bir cuçlu olan El Chiavo ise kendinden yaşça küçük bir kıza vurulmuş durumda. 

Meksika'nın arka sokaklarında dönen yasadışı olaylardan biri olan köpek dövüşü, hikayenin tüm karakterlerini ilginç bir şekilde bir araya getiriyor.

3. Anlat İstanbul (2005)

IMDb: 7,4

Sıradan bir klarnetçi Fareli Köyün Kavalcısı olur, talihsiz bir fahişe Külkedisi'ne dönüşür, yalnız bir kadın Uyuyan Güzel olur, Pamuk Prenses ise kısa zaman içerisinde sekizinci cücesini bulur...

Yüzyıllardır dilden dile dolaşan, defalarca sinemaya ya da tiyatroya dönüştürülen ya da kaynaklık eden bu beş önemli masal, İstanbul'un eşsiz güzelliği ve görünmeyen alemleriyle birlikte bu büyülü şehirde geçen beş hikayeye dönüşüyor. Ancak bu kez her şey beklediğimizden daha kirli... Birbirlerini ortak noktada buluşturan tek şey ise içtenlikle kurulmuş masal ruhları oluyor. 

Beş ayrı yönetmen tarafından çekilen bu beş farklı hikaye bu anlamda sinemamızın öncül yapıtlarından biridir.

4. Yedi Yaşam (2008)

IMDb: 7,6

İzleyiciyi avucuna alan bir gizem ve şaşırtıcı bir aşk öyküsü sunan Seven Pounds/Yedi Yaşam hayat ve ölüm, pişmanlık ve bağışlama, yabancılar ve dostluk, aşk ve kefaret üzerine kışkırtıcı sorular soruyor ve insanların kaderlerini şaşırtıcı biçimde birbirine bağlayan şeyleri takip ediyor.  

Her şey yedi isimden oluşan bir listeyle başlıyor: Ben Thomas, Holly Apelgren, Connie Tepos, George Ristuccia, Nicholas Adams, Ezra Turner ve Emily Posa. Tek ortak noktaları, her birinin bir dönüm noktasına ulaşmış ve umutsuz derecede ?maddi, manevi ya da tıbbi'yardıma muhtaç olmalarıdır.

Hiçbiri, Ben'in kefaret planını uygulamak için her birini teker teker seçtiğinden haberdar değildir. Ama hayat dolu bir kalp hastası olan Emily Rosa (Rosario Dawson), Ben'in olanaksız sandığı bir şey yaparak planın gidişatını değiştirir: Yakınlaştığı Ben'in dünyaya bakışını altüst eder.

5. Sanal Hayatlar (2012)

IMDb: 7,5

Ailesini aramaya vakit yaratmakta zorlanan işkolik bir avukat, sırları internet ortamına yayılan bir çift, bir sınıf arkadaşına internet üzerinden kabadayılık taslayan çocuğunu yola getirmeye çalışan emekli bir polis memuru ve kariyer peşinde koşan bir bir gazetecinin yetişkin sitelerindeki mücadelesi... Tüm bu karakterleri aynı noktada buluşturan tek şey ise çağımızın buluşu internet! Modern iletişimin yeni adı olan internet tüm köşeli halleriyle masaya yatırılırken birbirinden farklı bir grup insanın hayatı üzerinde yaptığı benzer etki vurgulanıyor.

6. Kimlik (2003)

IMDb: 7,3

Karanlık ve felaket kokan bir gecede ortaya çıkan bir kasırga o sırada farklı dertler peşinde koşan on yabancıyı bir araya getirir. Birbirini daha önce görmemiş olan bu on yabancı çeşitli sebepler nedeniyle bir otele sığınmak zorunda kalır. Bu izbe otelde dışarıdaki dünyayla iletişimini kaybeden bu yolcular kısa bir süre içerisinde çeşitli tuhaf durumlara tanık olmaya başlarlar. Kim olduğunu bilmedikleri bir güç, seri bir şekilde cinayetlere imza atmakta, hayatta kalmak anbean daha da zorlaşmaktadır.

7. Aşk Her Yerde (2003)

IMDb: 7,6

Dünyanın yönetim koltuğunda oturan otoriter başkanı ya da kitleleri büyüleyen bir rockstar olun aynı kapıya çıkacaktır: Aşktan kaçamazsınız! İşte, günümüz Londra’sında Noel’den iki ay önce yaşanan farklı olayları mercek altına alan 'Aşk Her Yerde' adlı bu filmde de, aşkın yüceliği üzerine bir yapım... Filmin nihai amacının, aşkın yüceliğine dair bir güzelleme olduğunu ileri sürmek mümkün... Belki de 'Aşk Her Yerde'nin başrolünde 'Aslında Aşk' var...

8. 21 Gram (2003)

IMDb: 7,6

Oscar adayı yönetmen Alejandro González Iñárritu’nun, zaman geçişleri ile dikkati çeken filmi, Sean Penn, Benicio Del Toro ve Naomi Watts gibi isimleri oyuncu kadrosunda barındırmasıyla da iddialı olduğunu kanıtlıyor. Film, adına “rastlantı” diyerek, büyüsü karşısındaki yetersizliğimizi kolladığımız evrensel bir güç aracılığı ile üç kişinin, yollarını kesiştiren bir trafik kazasını konu alıyor. Paul Rivers, eşini seven ve hayatta kalmak için kalp nakline bel bağlamış, ağır hasta bir matematik profesörüdür. Christina Peck, bir zamanlar uyuşturucuyu da çare arayışlarına dâhil ettiği mutsuzluğunu ardında bırakmış, iki kız çocuk annesi bir ev kadınıdır. Jack Jordan ise türlü kirli işlere bulaşmış, sonrasında eşi ve çocuklarına sahip çıkarak, mutluluğu dini inanışta bulmuş, eski bir sabıkalıdır. 21 Gram filmi, kahramanlarını, ardı arkasına eklenen rastlantılarla, sevgi, sadakat, cesaret, tutku ve suçluluk gibi duygularla yüzleştirirken, “şans” denen şeyin hayatları, telafisi mümkün olmayan biçimde nasıl değiştirebildiğini gözler önüne sermektedir.

9. Çarpışma (2004)

IMDb: 7,7

Bir ev kadını ve uyuşturucu bağımlısı kocası? Birbirine aşık iki polis dedektifi? Afrika-Amerikalı bir yönetmen ve karısı? Meksikalı bir çilingir? İki araba hırsızı? Orta yaşlı Koreli bir çift ve çaylak bir polis?

Los Angeles'ın günlük monotonluğunda birbirinden habersiz yaşayan sıradan insanlar? 36 saat içinde birbirleriyle tanışırlar. Bu birbirinden farklı hayatları nasıl bir öykü bir araya getirir?

Irk farklılıklarının ne kadar önemsiz olduğunu, suçlu ve saldırganın, siyahla beyaz kadar yakın, bir o kadar da uzak, olduğunu savunan, doğruyla yanlışın görecesinde kaybolan bir film. Eleştirmenlerin büyük beğenisini toplayan filmde, insanlığın gölgesinde kalan gerçekler gün ışığına çıkıyor.

10. Yağmurdan Önce (1994)

IMDb: 8,0

Londra ve Makedonya sınırlarının genişliğini kapsayan bir çizgide, üç farklı bölüm üzerinden meramını açıklayan filmde, birbirinden bağımsız insanların nasıl birbirlerini tamamladıkları anlatılıyor.

Filmin ilk bölümü olan 'kelimeler', ortodoks bir rahip, cinayet faili bir müslüman ve arnavut bir kızın hikayesi anlatılıyor. 'Yüzler' bölümünde bir kadının aşk ikilemi, 'resimler' bölümünde ise Makedonya'nın dönüşümü ele alınıyor.

11. Ateşten Kalbe, Akıldan Dumana (1998)

IMDb: 8,2

Ateşten Kalbe Akıldan Dumana bir arkadaş grubunun hikayesini anlatıyor. Uzun yıllardır tanışan Eddy, Bacon, Tom ve Soap farklı işlerde çalışıp farklı yeteneklere sahip arkadaşlardır. Dahice bir plan yapan bu arkadaş grubu kumarda yüklü bir miktar kazanmayı hedeflemişlerdir. Her biri farklı yerde çalışan bu adamlar kumardaki üstün yeteneği yüzünden Eddy’i seçip aralarında yüzbin paund toplayıp Eddy’i bir gece önemli bir oyuna gönderirler. Masadaki önemli kumar oyuncuları arasındaki en yetenekli oyuncu Eddy olmasına rağmen işler planlandığı gibi gitmeyecektir. Önceden planlanan bir hile yüzünden kaybeden Eddy, yüklü bir miktar kaybedip mafyaya borçlanır. Şimdi yapmaları gereken şey binbir güçlükle bu parayı toparlamaktır.

12. Kapışma (2000)

IMDb: 8,3

Kapışma, suç ve aksiyon türünün son dönemdeki en dikkat çeken örneklerinden biri. Film, Londra’nın suçla örülü yeraltı dünyasında vuku bulan iki farklı hikayeyi ele alıyor. Bir tarafta çalınan bir elmasın peşinden gidenler, diğer yanda ise boks dünyasının arka sokaklarında dönen illegal işlerden birine karışan Turkish ve başına açılan belada mücadele etmek zorunda kaldığı acımasız ganster Brick Top. Bu birbirinden bağımsız görünen iki hikaye ortak bir noktada buluştuğunda işler iyiden iyiye karışacaktır.

13. Ucuz Roman (1994)

IMDb: 8,9

Ucuz Roman'da Honey Bunny ve Pumpkin, hayatlarına biraz hareket katmak isteyen genç ve birbirine aşık bir çift küçük soyguncudur. Öteyandan, iki kaşarlanmış gangster, Vincent Vega ve Jules, günlük işlerinden biri olarak, patronlarına ödemeyi geciktiren bir kaç sahetekar genci vurmaya giderler. Vincent patronun güzel ve genç karısına bebek bakıcılığı yapmakla da görevlendirilirken ortağı suç yaşamına son vermeye karar verir. Cesur bir boksör ise para karşılığı hile yapmayı reddederek şehirden kaçar. Kader bu aykırı tipleri muhteşem bir şekilde bir araya getirecek, yollarını kesiştirecektir.

Ucuz Roman, o yıl tam 7 dalda Oscar'a aday gösterilmiş ve En İyi Orijinal Senaryo Oscarı'nı almıştır. Ayrıca 1994 Cannes Film Festivali'nde en iyi film ödülü olan Altın Palmiye Ödülü'nün de sahibidir.

14. Magnolya (1999)

IMDb: 8,0

Kendi halinde yalnız bir adam olan Jim Kurring görevini son derece ciddiye alan bir polis memurudur. Bir gün bir cesetle karşılaşır ve olayı çözmeye çalışırken bambaşka bir maceraya atılır. Tanınmış yapımcı Earl Partridge kanser hastalığına yakalanmış, son zamanlarında ise yıllar önce terk ettiği oğlunu bulmak için çabalamaktadır. Uyuşturucu bağımlısı Claudia Wilson'ın hayatı tanımadığı bir adamla tanıştığında bambaşka bir yere evrilecektir...

Birbirinden bağımsız 10'a yakın insanın trajik hayat hikayesini bir noktada buluşturan film son yılların en önemli yeteneklerinden Paul Thomas Anderson tarafından üstün bir başarıyla kotarılan film son yirmi yılın en dikkate değer yapımları arasında.

Önerileri aldık. Peki izlerken ne yiyeceğiz? Sen de film - dizi keyfini Ruffles ile taçlandır, ekran başında olduğun her andan keyif al.

Aç bi’ film Ruffles’la dalgana bak!

Popüler İçerikler

Askerlerine Cinsel Saldırıda Bulunan Komutana 38 Yıl 70 Ay Hapis Cezası Verildi
Bahis Reklamı ve Teşvik İçin Soruşturma Başlatılmıştı: RTÜK Başkanı TV8 İçin İnceleme Başlatıldığını Açıkladı!
Kızılcık Şerbeti'nde Yeni Doğmuş Bebeğin Başının Örtülmesi Tepki Topladı
YORUMLAR
25.03.2021

Babil? 😊

Atatürkün kurduğu cumhuriyetten eser bırakmayıp bu ülkeyi "çamuriyet"e çevirip bir de bunu sanki Atatürk yapmıs gibi göstermek, alçaklıktır başka bir şey değil.

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ