Okyanuslar Potansiyel Enerji Kaynakları Olmasına Rağmen Neden Kullanılmıyor?

Dünya enerji kaynaklarını artırmak için sürekli yeni çözümler arıyoruz. Okyanuslardan enerji elde etmek hala sınırlı bir fikir olarak kalıyor. Oysa bu dev su kütleleri potansiyel enerji deposu olabilir, öyle değil mi? Ancak işin arka planına bakınca neden bugüne kadar bu kaynağın kullanılmadığı daha anlaşılır hale geliyor... Gelin sebeplerini beraber inceleyelim!

İnsanlığın enerji tüketimi, yılda 180.000 terawatt saate (TWh/yıl) ulaşıyor ve bunun yalnızca %6’sı hidroelektrik santrallerden sağlanıyor. Ancak okyanusların sunduğu potansiyel oldukça devasa.

Dünya genelindeki dalga enerjisi teorik olarak 8 milyon TWh/yıl olarak tahmin ediliyor ki bu, şu anki hidroelektrik üretiminin yaklaşık 100 katı!

Sadece ABD'nin kıyılarındaki dalgalar bile yıllık 2,64 trilyon kilowatt saat enerji sağlayabilir. Yani ülkenin yıllık elektrik üretiminin üçte ikisinden fazla demek.

Okyanuslardaki enerji devasa olabilir ama bu enerjiyi verimli bir şekilde kullanmak pek de kolay değil. Bunun başlıca nedeni, dalgaların rüzgar veya nehirler gibi tek yönlü hareket etmemesi.

Dalgalar doğrusal değil, "salınımlı" bir hareket yapıyorlar. Bu nedenle dalga enerjisini yakalanabilir bir forma dönüştürmek oldukça karmaşık.

Yani dalgaların sürekli yukarı-aşağı hareketini elektriğe çevirebilecek sistemleri geliştirmek gerekiyor. Bu teknik zorlukların yanında, deniz ekosistemleri üzerindeki etkiler de göz önünde bulundurulmalı.

Deniz tabanına yerleştirilen ağır makineler sürekli gürültü yaparak deniz yaşamını olumsuz etkileyebilir.

Yine de gelecekte okyanuslardan enerji etmek mümkün olabilir mi? Bu zorluklara rağmen, ABD hükümeti gibi büyük kuruluşlar dalga enerjisi üzerine araştırmalar yapmaya büyük yatırımlar yapıyor. PacWave gibi test alanlarında çeşitli enerji cihazları deneniyor.

Örneğin, CalWave Power Technologies’in geliştirdiği cihaz, dalgaların yukarı-aşağı hareketini tork gücüne çevirerek yaklaşık 3.000 evi aydınlatabilecek kapasiteye sahip.

Uzmanlar, "Okyanus en büyük ve en esnek pilimiz olabilir" diyor. Eğer bu potansiyel pilin gücünü açığa çıkarabilirsek, enerji konusunda yepyeni bir döneme adım atabiliriz.

İlginizi çekebilir:

Para Parayı Çekiyor İşte: İsviçre'nin Milyarderlerin Gözde Merkezi Olmasının Sebebi
Çoğu Hava Yolu Şirketinin Aksine Eastern Hava Yolları Neden Ayda Sadece Bir Kez Uçuş Yapıyor?
Neden Yapıldığını Anlamakta Zorlanacağınız Dünyanın En Garip 15 İcadı

Popüler İçerikler

Wanda Nara'nın Icardi'nin Mesajını İfşaladıktan Sonra L-Gante'yle Yaptığı Paylaşım Icardi Fanlarını Kızdırdı!
Yeni Sezonda TV Ekranları Fena Karıştı: 5 Dizinin Ertelendiği Sezonda 6 Dizi Şimdiden Final Yaptı!
10 Kasım 1938’de Hayatını Kaybeden Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün Son Sözü "Aleykümesselam" Oldu
YORUMLAR
09.11.2024

Sabit bir yönde hareket etmeyen akışlar için(hava veya su) farklı akışlara uyum sağlayan jeneratör teknolojileri var.

09.11.2024

vardır ama maliyetler ile üretilen enerji düşük kalınca efektif olmuyor.

12.11.2024

Gökçe Hanım, insanlığın ürettiği 180.000 terawatt enerjinin %6'sı hidroelektrik santrallerinden sağlanıyor demişsiniz. Bu 10.800 terawatt yapar. Ancak başka bir paragrafta ise Dünya genelindeki dalga enerjisi teorik olarak 8 milyon TWh/yıl olarak tahmin ediliyor ki bu, şu anki hidroelektrik üretiminin yaklaşık 100 katı demişsiniz. Bu hesaba göre ise hiroelektrik santrallerinin yıllık üretimi 10.800 değil yaklaşık 80.000 terawatt yapıyor. Verdiğiniz bilgilerde hata var. Sevgiler.

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ