Okumayı Aşkla Sevdirdi: Edebiyatımızın Mihenk Taşlarından Kerime Nadir ve Yaşam Öyküsü

Günümüzde ismi pek anılmasa da edebiyatımızın en önemli yazarlarından biriydi Kerime Nadir, sancılı bir şekilde başladı yazmaya, kariyerinde hep küçümsendi ama o hiçbir zaman vazgeçmedi. İyi ki de vazgeçmedi, aşk dolu kalemiyle halka okuma aşkını aşıladı, eserleri milyonlara ulaştı ve çok sevildi. İşte edebiyatımızın en önemli yazarlarından Kerime Nadir ve yaşam öyküsü!

Kerime Nadir henüz 16 yaşında başladı yazmaya, ancak önünde en büyük engel ailesiydi, 1930'lu yıllarda bir kadının yazar olması 'aykırı' bir davranıştı.

Okuma bilincine sahip, donanımlı bir ailede doğmuştu Kerime Nadir, ne var ki ailesi onun yazma tutkusundan rahatsız oldu. Bir kadının eline kalem alması ve yazar olması o dönemde 'rahatsız edici' idi onlara göre. Ancak o asla pes etmedi.

İlk yazılarını ve sonradan başyapıtlarından biri haline gelecek Hıçkırık romanını bir gazeteye gönderir, eseri okuyan isim Nazım Hikmet'ten başkası değildir, şair genç kadındaki ışığı görür ve eseri basmaya karar verir.

Nazım Hikmet, Kerime Nadir'in 20 yaşlarında yazdığı Hıçkırık romanının edebi değerini yüksek bulur. Uzun yıllar popüler olan gazete ve dergi tefrikalarının en meşhurları onun yazdıkları haline gelecektir. Bu aşamanın ardından artık ailesi de onun önünde bir engel değildir, gazetelerin, dergilerin peşinden koştuğu bir yazar haline gelmiştir.

Halka okumayı sevdiren eserlerini gazeteler adeta kapışıyordu. Tefrikaları gazete ve dergilerin tirajlarını yükseltiyordu.

O dönem sık rastlanmayan bir olaydı bu. Kerime Nadir, 'Romancının Dünyası' kitabında bununla ilgili bir olaya da yer verir, Refik Halit Karay'ın, Bizim Hayatımız romanı Hürriyet gazetesinde yayınlanmaktadır ancak istenilen ilgiyi toplayamamıştır. Bunun üzerine gazetenin sahibi Sedat Simavi, Kerime Nadir'i telefonla aramış ve ondan acele olarak bir eser hazırlayıp hazırlayamayacağını sorar, ardından Nadir, elinde bulunan Aşk Rüyası romanını gazeteye verir. Ardından Hürriyet Gazetesinin tirajında beklentilerin çok üstünde bir artış gerçekleşir.

Ancak kazandığı şöhret, onun edebi çevrelerce 'piyasa yazarı' olarak yaftalanması ve eserlerinin küçümsenmesini de beraberinde getirir.

Tefrika olarak yayınladığı gazetelerin tirajlarını yükseltecek kadar etkili romanlar kaleme alan Kerime Durmaz, kariyerinde bu eleştirilerin odağında olmanın onu çok üzdüğünü anlatır. Toplumsal gerçekçiliğe ön vermediği, yalı edebiyatı yaptığı da eleştirilerin bir başka nedenidir, kendisi bu konuda onun da yalıda büyüdüğünü ancak o yıllarda yalıda yaşamanın bir zenginlik göstergesi olmadığını dile getirir.

Eserleri 5 milyondan fazla satarak büyük bir başarıyı beraberinde getirmiştir, ardından Yeşilçam onu keşfeder.

Yeşilçam'ın altın çağlarını yaşadığı dönemlerde sinemamızda önemli yeri olan pek çok film onun kitaplarından uyarlanmıştır. Hıçkırık, Son Hıçkırık, Funda, Suya Düşen Hayal, Seven Ne Yapmaz, Zambaklar Açarken, Dert Bende ve daha nicesi onun kaleminden beyaz perdeye aktarılmış, Kartal Tibet'ten, Hülya Koçyiğit'e, Filiz Akın'dan Türkan Şoray'a pek çok ünlü bu filmlerde boy göstermiştir.

40'tan fazla romanı olan Kerime Nadir'in 30'dan fazla eseri beyaz perdeye uyarlanır.

Günümüz sinemasının pek çok klişesi, bu eserlerden doğmuştur. Eserlerinde aşkı her açıdan ele alan Kerime Nadir döneminde her eseriyle sansasyon yaratmıştır.

Kerime Nadir, 20 Mart 1984 günü hayata gözlerini kapadığında 67 yaşındaydı, ondan geriye onlarca güzel eser kaldı.

Atatürk'ten Papa'ya Pek Çok Ünlüyü Resmetti! Türkiye'nin İlk Kadın Ressamı: Mihri Müşfik Hanım
Bestekar Sokak'a İsmini Veren İnsan! İlk Türk Kadın Bestecilerden Nazife Güran

Popüler İçerikler

Türkiye'ye Gelir mi? Suudi Arabistan'da Forma Giyen Cristiano Ronaldo'dan Değişim Kararı
Narin Güran'ın Babası Arif Güran İlk Mahkeme Sonrası Konuştu: "Kızımı Nevzat Bahtiyar Katletti"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Atatürk Karşıtlarına Mesaj Yolladı: "10 Yıl Daha Yaşasa Bambaşka Olurdu"