İ.S.'nin, eşinin evde olup olmadığını da sorduğunu, bazı mesajları sildiğini de ifade eden K.E., 'Deprem döneminde evimizde kalamadık. Eşimin çalıştığı okulda kaldık. Ben evden kahve makinesi götürmüştüm. Eşimle kendimize kahve yaparken müdür bey de istedi. Müdür beyin kahvesini verdim ben odadan çıkarken bana 'kahve yalnız içilmez' dedi ve ben de eşime haber verdim' dedi.
Mesajların 3 gün boyunca üst üste atıldığını da kaydeden K.E., 'O gün orada kahveler içildi. Çıktık zaten. Okul müdürlerinin değişim zamanı geldi ve eşim ben de dışardayken 'ziyarete gidelim' dedi. 5 yıldır yaklaşık birlikte çalışıyorlardı. Eşim kendisini çok sever, saygı duyardı. 'Hayırlı olsun' dedik aradan iki gün geçti. İki günün sonunda ben evimde, mutfağımda tek bir fincanda fotoğraf paylaştım. Bu fotoğrafın altına 'kahve istiyorum' şeklinde bir mesaj geldi. Ben de 'tabii ki müdürüm' yazdım. Saygıyı hiç aşmadan eşimin müdürü diye cevap vermiştim. Beklemiyordum. Eşime 'oğlum' diye hitap eden bir insan ki benim kendisiyle hiçbir samimiyetim vesaire yok' diye konuştu.
'Kahve fotoğrafının hemen arkasından bana yazdığı mesaj, 'unutmadım tadını en kısa zamanda beklerim' diye bir mesaj geldi. Kahve fincanı paylaştım, 'görüntü nereden' diye yazıyor. Ben de evim diyorum. 'Neden tek' diyor. Ben de diyorum ki arkasından mesajım eşim her zamanki gibi çalışıyor dedim, ardından bana saat 23.37'de 'yalnızlığını paylaşma' yazdı. 'Ben de yalnızım malum. Çıkar gelirim' diye yazdı. Ben burada bazı şeyleri artık anlamaya başladım. Çünkü beklemiyorum. Arkasından 'çıkar gelirim' yazısından sonra 'zaten yalnız değilim müdürüm' yazdım. Sinirlendiğim için bir iki dakika bekledikten sonra bu mesajı yazdım. Hani o an ne yazabileceğimi, ne yapacağımı bilmiyorum zaten. Daha sonrasında mesajlar bu şekilde devam ediyor. Ertesi gün yine arkadaşımla dertleşirken bu konuda 'Saat beş civarında bana bugün gelmedin' şeklinde bir mesaj gönderdi ve cevap vermedim. Tabii bu arada eşime anlatmak, anlatmamak arasındayım. Eşimle sosyal medyada fotoğraf paylaştıktan hemen sonrasında arkadaşımın yanındayken bana 'Eşinle görmeye dayanamıyorum. Kıskanıyorum' şeklinde bir mesaj attı ve hemen sildi. Zaten bunun üstüne eşimle konuştum. Kapıyı kilitledim. Anahtarı kaldırdım vesaire falan sakladım. Eşimin desteğiyle birlikte zaten hukuki süreci başlattık. Gerekli yerlere şikayetlerimizde bulunduk. Biz davamızı açtıktan sonra da öğrendiğimiz şey şahsın zaten daha öncesinden birçok taciz vesaire, cinsel tacizden davaları olmuş ve bu cinsel taciz de çocuk taciziymiş yani bu şekilde. Benim canım yandı, benim eşim bana destek oldu ama çok farklı da olabilirdi.'
Tacavuzcu coskun
Hukukun üstünlü endeksinde 139 ülke arasında 117. sıradaki Türkiyede sıradan bir olay. Bizim alt saramızdaki ülkelerde, kabile reisi suçluyu uçurumdan aşşağa kıçına tekme vurup atıyor.
bu s!kkolara bu cesareti veren adalet(?) sistemimiz sag olsun💀💀💀