17 yaşındaki Yiğit Kalpak, 5 arkadaşıyla birlikte Almanca öğretmeni H.G'nin Antalya'nın Muratpaşa ilçesindeki 4 katlı apartmanın 1'inci katındaki evine gitti. İddiaya göre, öğretmen H.G., Kalpak ve arkadaşları uyuşturucu hap aldıktan sonra gruptan 3 kişi evden ayrıldı, Kalpak ve 2 arkadaşı ise kaldı. H.G., öğrencisi Yiğit Kalpak'ı uyandıramayınca durumu 112 Acil Çağrı Merkezi'ne bildirdi.
Sağlık ekipleri, Kalpak'ın yaşamını yitirdiğini belirlemesinin ardından eve gelen polis ekipleri, yaptığı incelemede, Kalpak'ın üstünün çıplak, evin temizlenmiş olduğunu tespit etti. H.G. ile diğer 5 kişi, gözaltına alındı. Gençlerden birinin polise verdiği ifadede, olayın gerçekleştiği saatlerde evdeki herkesin uyuşturucu madde kullandığını belirttiği öğrenildi. Öğretmen H.G., ise suçlamarı kabul etmediğini ve uyuşturucu maddeyi de herkesin aldığını belirterek, 'Telefonla arayıp, bana gelmek istediklerini söylediler. Ben de eve davet ettim. Ancak, kimsenin ölümünden sorumlu değilim' demişti.
İl Milli Eğitim Müdürlüğü de Almanca öğretmeni H.G. ile ilgili soruşturma başlattı. Ücretli öğretmen kadrosunda yer alan H.G’nin öğretmenlikle ilişiği kesildi.
Arkadaş, adalet bakanlığındaki görevliler imam hatip'e laf söyleyen insanları 15 dakikada tutukluyor. Bir genç uyuşturucudan ölüyor, ev sahibi, ben suçsuzum deyince, tamam deyip salıyorlar. Maymunlar mı çalışıyor adliyede?
Çocukları evine alıyorsa, o çocuklar eve girdikleri dakikadan itibaren her bakımdan o öğretmenin sorumluluğu altında demektir. Uyuşturucuyu öğretmen kendi evinde kullanmalarına izin verip de nasıl sorumluluk altında olduğunu algılayamıyor?
He sorumlu değilsin he senin ben vicdanını ahlakını s.keyim