Erzurum'da bir lisede öğrencisine cinsel istismarda bulunmaktan 37.5 yıl hapis istemiyle yargılanan müdür yardımcısı M.Y'nin, henüz yargılama sürerken bir başka okula tayin edildiği ortaya çıktı.
Erzurum'da bir lisede öğrencisine cinsel istismarda bulunmaktan 37.5 yıl hapis istemiyle yargılanan müdür yardımcısı M.Y'nin, henüz yargılama sürerken bir başka okula tayin edildiği ortaya çıktı.
DHA'nın aktardığına göre, Erzurum'da yaşayan R.K., 28 Haziran 2017'de polise başvurarak, kızı Y.K.'nin, eğitim gördüğü lisenin müdür yardımcısı M.Y. tarafından cinsel istismara uğradığı iddiasıyla şikayetçi oldu. Şikayet üzerine Çocuk İzleme Merkezi'nde ifadesine başvurulan Y.K., müdür yardımcısı M.Y.'nin, tanıştıkları günden beri kendisine anlık mesajlaşma uygulaması 'WhatsApp' üzerinden uygunsuz mesajlar gönderdiğini öne sürdü.
Bu mesajları halasının gördüğünü, ailesinin de durumdan bu sayede haberdar olduğunu belirten Y.K., 'Okuldayken, odasında bana sarılıp, dokundu ve dudağımdan öptü. Okulun üst katında bulunan, kullanılmayan mescitte beni istismar etti. Daha sonra beni aracıyla 2 kez gezdirdi' dedi.
Şikayet sonrası gözaltına alınan, evli ve 3 çocuk babası M.Y., sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece 29 Haziran 2017'de tutuklanarak, cezaevine konuldu. Hakkında 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davada M.Y.'nin 'zincirleme şekilde eğitici, öğretici kişi tarafından çocuğun cinsel istismarı' suçundan 23 yıldan 52,5 yıla kadar, 'zincirleme şekilde çocuğun cinsel amaçlı hürriyetinden yoksun bırakılması' suçundan ise 3 yıldan 15 yıla kadar hapsi istendi. Açığa alınan M.Y., bir süre cezaevinde kaldıktan sonra tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edildi.
1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde, kasım ayında görülen ilk celsede M.Y., suçlamaları kabul etmedi. Branşının beden eğitimi olduğunu, Y.K.'nin sağlık bilgisi dersine girdiğini kaydeden M.Y., 'Biz öğrencilerle derslerinde yardımcı olmak amacıyla 'WhatsApp' grubu kurarız. Mağdur da bu 'WhatsApp' grubunda bulunuyordu. Sonrasında mağdur, bana duygusal içerikli mesajlar atmaya başladı. Ben kendisine böyle bir şeyin olmayacağını söyleyerek, cevap verdim. Bunun dışında iddianamede bahsedildiği gibi mağdura cinsel içerikli mesajlar göndermedim. Mağduru bir kez aracımla alıp, evine bıraktım; ancak herhangi bir cinsel eylemim olmamıştır. 'WhatsApp' grubunda tek öğretmen olarak yer alan bendim. Mağdurun dışında grupta başkaca öğrenciler de bulunuyordu. Bana karşı duygularına karşılık vermediğim için bu şekilde davrandığını düşünüyorum. Suçlamaları kabul etmiyorum' diye konuştu.
Tutuksuz sanık M.Y.'nin yargılanmasına, 19 Şubat'ta, 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Duruşmaya sanık M.Y. ile avukatı ve mağdur Y.K. ile avukatı katıldı. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nden mahkemeye gönderilen yazıda M.Y.'nin, 16 Ocak'ta başka lisede beden eğitimi öğretmeni olarak göreve başladığı belirtildi.
M.Y. göreve başladıktan 1 ay sonra görülen ikinci celsede, Cumhuriyet Savcısı Ekrem Şakar, mahkemeye mütalaa sundu. Mütalaada M.Y.'nin, suç tarihinde 12- 15 yaş grubunda olan mağdura zincirleme cinsel istismarda bulunduğu kaydedildi.
Şakar, mütalaada, sanık hakkında 'hürriyeti tahdit'ten kamu davası açılmış olsa da bu suçun unsurlarının oluşmadığına işaret etti. Savcı Şakar, sanık M.Y.'nin 'zincirleme şekilde çocuğun cinsel istismarı' suçundan 30 yıla kadar, 'çocuğun hürriyetinden yoksun bırakılması' suçundan ise 7,5 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istedi.
Duruşmada söz alan tutuksuz sanık M.Y. ise Van Jandarma Kriminal Laboratuvarı'nda 'WhatsApp' yazışmaları incelendikten sonra hazırlanan rapora itiraz etti. Raporda, mağdurun ifadesinde dile getirdiği uygunsuz mesajların M.Y.'nin hesabından gönderildiği belirtilirken, 'WhatsApp' hesabının başkası tarafından ele geçirilmesinin mümkün olmadığı vurgulandı.
Mahkeme heyeti, sanık avukatının mütalaaya karşı savunmasını hazırlaması için süre vererek, duruşmayı ertelendi.
Olayın gerçeklik boyutunu bilmiyoruz. Lisede hatta ortaokulda bile öğretmenine aşık olup duygularına karşılık bulamayınca iftira atan öğrenci de var, öğrencisine cinsel istismarda bulunabilecek haysiyetsizlikte öğretmen de var. İçinde ''cinsel'' kelimesi geçen her şeye toplum olarak aşırı reaksiyon gösterir olduk. Adaletin yerini bulması için tepki göstermek doğru olur, cinsel suç isnat edilen kişiyi derhal lince kalkışmak yanlış. Ayrıca suçu ispat edilene kadar herkes masumdur. Öğretmen eğer suçsuzsa bir iftiraya kurban gidiyorsa ekmeği ile oynayanın vebalini kimse ödeyemez. Dava sürecinde görev yerinin değiştirilmesi en isabetli karar olmuş. Ama size kalsa ''aha cinsel ellemiş laayyn'' diyerek idama kadar götürürsünüz olayı. Soran olursa adalet istersiniz.
Az olmuş bu Milli Eğitim Bakanı olarak atayın (!) Uygunsuz mesajları da kuzeni yazmıştır zaten tamam işte..
devlet memurları çok başıboş kapağı devlete attık lafı kadar. denetim gelsin hepsine işe yaramazı atın görevden.