Hürriyet'ten Önder Öndeş'in aktardığına göre, rapordan öne çıkan başlıklar şöyle:
Türkiye’de eğitimciler sıklıkla bilişim ve iletişim teknolojileri için gereken becerileri edinmek ve kullanmakta zorlanıyor. Öğretmenlerin yüzde 20’si teknoloji açısından gelişmiş çalışma ortamlarında problemleri çözmede zorluklar yaşıyor, düşük bir performans gösteriyor. Şili, Polonya, Rusya, Litvanya ve İsrail’de de bu oran Türkiye ile aynı düzeyde. Öğretmenlerin dijital becerilerinin en gelişmiş olduğu ülkeler ise her iki eğitimciden birinin yüksek performansa sahip olduğu Avustralya, Hollanda, Finlandiya ve Birleşik Krallık.
Hükümetlerin acil şekilde ülkelerinde yetişkinlerin dijital becerilerini geliştirmek için güncel eğitim politikalarını gözden geçirmesi gerekiyor. Dijital dünya gelişirken, birçok ülke bu konuda geride kalmayı sürdürüyor. Japonya ve Güney Kore gibi yetişkinlerin dijital becerilerde yüksek performanslı olduğu ülkelerde bile bazı gruplar istenilen seviyeleri yakalayamıyor. Türkiye, Şili, İtalya, Litvanya ve Slovakya’da dijital becerilerin edinilmesi ve geliştirilmesinde sık sık sorunlar ortaya çıkıyor. Bu nedenle OECD ülkelerinin kimseyi geride bırakmayacak şekilde hayat boyu öğrenme imkânlarını geliştirmesi gerekiyor.
Raporda, dijital becerileri edinmeleri ve eksikliklerinin giderilmesi için okullarda öğretmenlere destek sağlanması öneriliyor. Eğitimcilerin bu desteği alamazsa teknolojiyi kullanarak öğrencilerinin gelişimlerine yeterince katkıda bulunamayacağı vurgulanıyor. Ülkelerin öğretmen eğitim programlarını bu yaklaşımla ele alması tavsiye ediliyor.
bu gozler cumle kurup konusamayan fizik hocalarini, kuvvetli asit kuvvetli baz en basit titrasyon denklemlerini cozemeyen kimya hocalarini, turev alamayan matematik hocalarini gordu. kendi uzmanlik alaninda ogrencisinin gerisinde kalan hocalar varken dijital beceriden bahsetmek komik kaciyor. ulke olarak bir turlu kaderimizi degistirip gelisip ilerleyememiz bu sebebden. gelismek ilerlemek egitimli donanimli insan gucu gerektiyor, egitimli donanimli insani yetistirmekde gene egitimli insan gerektiriyor. yeterince egitimli insanin olmayinca ne yapsan icine saplandigin sarmali kirip cikamiyorsun.
İyi de okulda yeterli teknolojik araç yok ki. Beyaz tahtada ders işliyoruz. İki tane projeksiyon var, sınıf sınıf taşımak yoruyor. 1mbit hızla internete bağlıyız. 8. sınıfta olup da hiç akıllı tahta görmemiş, tablet kullanmamış öğrencimiz var. Böyle bir ortamda öğretmen geleneksel yöntemlerle devam eder. Teknolojik araçlarla ders işlemeyi evinde mi uygulayacak?
düşük profilli başbakanımız "Bu bilişim fazla kafa yorursan sıyırırsın" demişti vakti zamanında. Eee? İmam osurursa cemaat ne yapardı arkadaşlar?