Ödüllü Ressam Sema Maşkılı'nın İnsan Doğasındaki Şiddeti Yorumladığı Sergisi: "Güç Canavarlar Yaratır"

Dikkat! Bu içinde şiddet barından bir sanat yazısıdır. 😊 

Modern yaşamın insan evladında dönüştürdüğü, baskıladığı ne çok şey var, hiç düşündünüz mü? Mağaralardan çıkıp, otuz katlı gökdelenlere doluştukça, minik kabileler dev toplumlara dönüştükçe, kısaca birlikte yaşamın sayısal kapasitesi genişledikçe tıpkı bir organizma gibi kendiliğinden oluşmaya başlayan toplumsal kurallar ve hatta kanunlar bizi “hayvansı” kategoriden “insansı” kategoriye taşıdı diyebiliriz. Ya da taşımaya çalışıyor… Ne de olsa, insan olma çabamız/arayışımız hala sürüyor. Öte yandan bu etik dünyanın tüm dayatmasına rağmen değişemeyen tek bir özelliğimiz var: doğamızdaki şiddet!

Bu gördüğünüz eserlerin sahibi Sema Maşkılı’nın da dediği gibi; “insan yüksek etik değerlerle hayvani içgüdüler arasında sıkışıp kalmış bir varlık!”

Sema Maşkılı-Güç Canavarlar Yaratır serisi (4)-2021-Tuval üzeri yağlı boya-140x165cm

Ve gücünü, fiziksel-psikolojik, her nevi şiddetle gösterme eğilimindekiler canavarlaşma potansiyeli taşırlar…

Ödüllü Sanatçı Sema Maşkılı

Sema Maşkılı – Istanbul Concept Gallery 

Bu yazının esin kaynağı olan gördüğünüz resimler ressam Sema Maşkılı’ya ait. Eserleri şu anda (8 Temmuz’a kadar) Tomtom Mahallesi, Nur-u Ziya Sokak’ta yer alan Istanbul Concept Gallery’de “Güç Canavarlar Yaratır” başlığı ile sergileniyor. Tam bir okullu Maşkılı.

Önce İstanbul Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi Resim Bölümü’nü bitirmiş, ardından lisans ve yüksek lisans eğitimlerini Mimar Sinan Üniversitesi Resim Bölümü’nde almış. 2001 yılından beri yurt içi ve yurt dışında düzenlenen pek çok karma sergiye katılmış, bu bahsettiğim yeni sergisi dahil toplam 6 kişisel sergi açmış.

Okuyunca en çok alkışlayacağınız ise; geçtiğimiz yıl Lüksemburg’daki Pinacothèque Müzesi ve Kanada’daki SCA tarafından ödüle layık görülmesi… Türk sanatçıya duyulan gurur bir başka oluyor. Bu sene de eserlerini Londra’da sergilemiş. Az ama öz konuşan, çok üreten, çok okuyan, çok izleyen ve çok sorgulayan bir kadın Sema Maşkılı. Sevdiği filmler ve kitaplardan sağlam bir arşivi var. Alfred Hitchcock, Tarkovsky ve Pasolini sevdiği yönetmenler, opera, caz ise ilgi duyduğu müzik türleri arasında. İdealist biri ve insanın başarılı olsun, olmasın hayatını bir şeye adaması, o konuda hep çalışması gerektiğini düşünüyor.

Nietzsche’nin “Güç İstenci"

Sema Maşkılı-Mob Psychology-2021-Tuval üzeri yağlı boya -110x85cm

Sanatokur.com sitesinde sanatçı dostu Coşkun Sami’nin kendisiyle yaptığı bir söyleşiye rastladığımda, Nietzsche’nin “Güç İstenci”nden bahsediyordu Sema:

“Varlıklar arasında farklılıktan ötürü yaşanan ilk çatışma, diğerine üstünlük kurma ile sonlanıyordu. Nietzsche bunun ardındaki dürtünün canlıların gücünü yayma isteği olduğunu söylüyordu. Ama bir de sadece insanın sahip olduğu bir hâkimiyet kurma güdüsü olduğundan bahsediyordu. Şunu diyebilirim ki benim resimlerimde birbiri ile çarpışan bu bedenler tam da bu güç istencinden ve hâkimiyet kurma arzusundan doğan mücadeleyi anlatıyor. Sergi ismindeki “Power”ın karşılığı budur.”

Röportajın devamında da Sema’nın Nietzsche’nin teorilerini derinlemesine okuyup, özümsediği anlaşılıyor. Bir ara vakit ayırıp, iki sanatçının bu entelektüel söyleşisini okumanızı öneririm.

Benim Hissiyatım “utanç” idi…

Sema Maşkılı – Güç Canavarlar Yaratır sergisini gezerken – Istanbul Concept Gallery 

İnsan, bir bu eserlere bir o narin kadına bakınca şaşırıyor, nasıl çıkmış bu ellerden böylesi tarif edilemez bir vahşet duygusu diye sormadan edemiyor… Tarif edilemez dedim, çünkü Rönesans dönemi resimlerinden alışık olduğumuz üzere kesik kollar, kopuk başlar, oluk oluk akan kan yok, iç içe geçmiş bedenlerin sessiz ama güçlü savaşı var; insanın içindeki şiddet, güce olan tutkusu var... Sadece kırıp dökmeyi, katletmeyi değil, gayet sinsice zihinsel ve manipülatif hakimiyetleri de düşünüyor insan… 

Sergiyi dolaşırken; estetikten uzak cinsiyetsiz bedenler, hayvani bir dışavurumla iç içe geçmiş anatomik yapılar, ezilmiş ve deforme olmuş vücut parçalarından oluşan bu kompozisyon arasındaki hissiyatım bir nevi utanç oldu. O bir türlü eğitemediğimiz “barbar” yanımızdan, kontrol altına alamadığımız güç sevdamızdan utandım. Gandi geldi aklıma… Arkasında canını ortaya koymaya hazır onca destekçisi varken, şiddet içeren her türlü eylemi boykot ederek, şiddetsiz direnişi seçerek gerçek gücün ne olduğunu, nasıl kazanılabileceğini göstermemiş miydi tüm insanlığa… Kim aldı bu dersi, kim benimsedi? Güç sahibi olmak; saldırmak, ezmek, hakimiyet kurmak, istediğini zorla almak, dediğini korkuyla yaptırmak ve belki de sonunda birileri için artık bir “canavar” olup, “mutsuz” bir tatmin duygusu ile baş başa kalmak mıydı? 

Evet, Sema Maşkılı çalışmalarında insan bedenini kullanarak şiddet, varoluş ve ego kavramları üzerine yoğunlaşıyor ve bu kavramlar üzerinden insan doğasının karmaşıklığını sorguluyor. İnsanı yüksek etik değerler ile hayvani içgüdüler arasında sıkışıp kalmış bir varlık olarak yorumlayan sanatçının son sergisindeki eserlerin çıkış noktası insanın kendinden farklı olanı kabullenmemesi. İnsanın zihinsel ve fiziksel şiddete olan eğilimini farklı kimlik ve kültürlerin birbiriyle sürtüşmesi üzerinden irdeliyor Sema. Eserleri aracılığıyla farklı olanın dışlanması yoluyla çoğunluğun azınlık üzerinde baskı kurması gibi bazı toplumsal sorunlara da eğiliyor.

Mahsa Amini’ye Sema Maşkılı Selamı

Sema Maşkılı-Benim Hayatım, Benim Kurallarım-2023- Tuval üzeri yağlı boya -85x110cm

Toplumsal sorunlar demişken, sergiyi gezerken ilk anda dikkatimi çekenlerden biriydi “Benim Hayatım, Benim Kurallarım” adlı resim. Dikkatli bakınca bunun bir otoportre olduğu anlaşılıyordu. Mahsa Amini’nin hayatını kaybetmesinden sonra İranlı kadınlar arasında başlayan ve sonra tüm dünyaya yayılan direniş onu da çok etkilemiş, o da saçlarını keserek ve kendini resmederek göstermek istemiş desteğini. 

Güç kavramının yapıcı olanından ziyade daha çok yıkıcı, üstünlük kuran ve hatta maskülen bir anlayışla yan yana durmasını yadırgamıyoruz, buna alışığız. Ve bu bazı toplumlarda erkeğin kadın üzerinde kurduğu her tür hegemonyada gösteriyor kendisini. Bu açıdan baktığımızda “güç” bugün İran’da da “canavarlar yaratıyor”, kadının sadece bir seks kölesi olarak sunulduğu Tayland, Kamboçya gibi ülkelerde de… Kimilerinde bu resmin serginin genel kurgusu içinde diğerlerinden ayrıldığı düşüncesi varsa da buna katılmadığımı ifade edebilirim. Burada vurgulanan “güç” resmin ardında, fırça darbelerinin oluşumuna sebep olan sürecin kendisinde saklı; o makası tutturan, o saçı kestiren ideolojide!

Son söz

Sema Maşkılı-Otoportre-2022-Tuval üzeri yağlı boya-160x140cm

Bu otoportreye bakınca insanın ikilemi ile, potansiyel gaddarlığı ile göz göze geliyor insan. Kendi güdüleri arasında oradan oraya savrulan insan… En başta dediğim gibi; etik değerlerimiz ile hayvani dürtülerimiz arasında sıkışmış, ikircikli birey… Bana göre her şey bireyden başlıyor; tümevarım modeli… Egomuzu, cinsiyetler üstü güç dürtümüzü -erkeğin kadınına, kadının çocuğuna, çocuğun arkadaşına, komşunun bakkala, çobanın köpeğe, çiftçinin doğaya, her kim neye olursa- hakimiyet kurma zaafımızı yenmeyi; bizden farklı olanı yok saymak yerine benimsemeyi ve bütünleşmeyi, insanlaşma yolunda kendi içimizde çözmemiz gereken bir asli görev olarak görüyorum. Kulağa ütopik gelse de evrensel uyumun ve huzurun bu sağlanabilirse mümkün olacağını düşünüyorum.     

Sema Maşkılı’yı yürekten tebrik ediyorum. “Güç Canavarlar Yaratır” sergisini 8 Temmuz’a kadar Istanbul Concept Gallery’de görebilirsiniz. 

Sizi sergiye uğurlamadan önce, yazımı Maşkılı’yı çok yalın bir şekilde anlatmış bir başka sanatçının dilinden kısa bir özetle bitirmek isterim…   

Amerikalı sanatçı Debra Lapatina, Maşkılı’nın sanatını şöyle yorumluyor: “Eski ustaların güzellik anlayışını çarpıtarak kendi sanatının en derin noktalarına erişen Sema Maşkılı’nın eserleri karşı konulamaz bir güce sahiptir. Yıllar boyunca Theodore Gericault’tan Francisco Goya’ya, Lucien Freud’dan Francis Bacon’a pek çok sanatçıyı derinlemesine etüt eden Maşkılı, bu çabalarının sonucunda tüyler ürpertici, kanlı canlı, kudretli ve bir başkasıyla karıştırılması mümkün olmayan bir anlatıma kavuşmuştur. (...) Son sergisi Güç Canavarlar Yaratır’da sanatçı defalarca ortaya koyduğu üzere şiddetin yüceltilmesini lanetlemektedir. (...) Yaptığı yoğun analiz sayesinde Sema Maşkılı akla dayalı şefkatin o dehşetli güzelliğinin bizzat kendi insani tabiatımız tarafından nasıl saptırıldığını ve bu güzelliğin nasıl her birimizden birer canavar yaratabilecek bir güce dönüştürüldüğünü görme yolunda sahip olduğumuz kararlılığı pekiştirir.”

Sema Maşkılı - Kişisel Sergiler

Sema Maşkılı-Güç Canavarlar Yaratır sergisi-Istanbul Concept 

2023 - “Güç Canavarlar Yaratır”, Istanbul Concept Gallery, Istanbul, TR

2017 - “İyi Nedir? Kötü Nedir”, Kelimat Sanat Galerisi, İstanbul, TR

2012 - “Efendiler ve Köleler”, Akademililer Sanat Merkezi, İstanbul, TR

2010 - “Mizaç”, Casa Dell’Arte Sanat Galerisi, İstanbul, TR

2009 - “Beden ve Ruh”, Akademililer Sanat Merkezi, İstanbul, TR

2006 - “Dağınık Düşler”, Akademililer Sanat Merkezi, İstanbul, TR

Sema Maşkılı - Ödüller

Sema Maşkılı-Barbarlar-2021-Oil-on-canvas-185x145cm

2022 - Luxembourg Art Prize 2.lik Ödülü, Pinacothèque Müzesi, LU

2022 - Jüri Seçmeli Uluslararası Karma Sergi, SCA, Üstün Başarı 2.lik Ödülü, CA

2007 - “Mevlâna” Konulu Resim Yarışması 1.lik Ödülü, Ümraniye Belediyesi, İstanbul, TR

2006 - “İstanbul” Konulu Resim Yarışması 2.lik Ödülü, Ümraniye Belediyesi, İstanbul, TR

1998 - “Ayşe Ercüment Kalmık Vakfı Desen Yarışması” Başarı Ödülü, İstanbul, TR

Instagram

Web

Linkedln

Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio

Popüler İçerikler

Gazeteci Özlem Gürses TSK Hakkındaki İfadeleri Nedeniyle Gözaltına Alındı
Kızılcık Şerbeti'nin Görkem'i Özge Özacar'dan Pembe'nin Osmanlı Tokadına Yanıt
Berfu ve Eser Yenenler'in 3. Kez O Ses Yılbaşı'na Katılmaları Tepki Topladı
YORUMLAR
20.06.2023

aradaki yazılar şahane.

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ