İlk kısa filmi Koza ile Cannes Film Festivali'ne katılarak kariyerine başlayan Nuri Bilge Ceylan Türk sinemasının önemli yönetmenlerinden biri olarak her geçen gün başarısına başarı katmaya devam ediyor.
Yönetmenin filmlerini izleyenler bilir ki yavaş işleyen hikâye, karakterin derinlerine inmeye çalışan kamera açıları, karanlık ve soğuk renk tonları gibi birçok sinematografik öge Andrei Tarkovsky sineması ile oldukça benzerdir.
Ayna, Ivan'ın Çocukluğu, Andrei Rublev son derece etkileyici filmlerdi. Ama Solaris'ten de Stalker'dan da çok sıkıldığımı hatırlıyorum. Muhtemelen o zamanki algımla bana ağır gelmiş filmlerdir bunlar. Nosgalhia'ysa daha çok, bir İtalyan filmi gibiydi. Sonuç olarak Tarkovsky, özentisini bile ödüllü bir yönetmen yapacak kadar büyük bir sinemacıymış demek ki. Keşke tekrar izleme şansım olsa. Göster kendini Mubi.