Onedio Logo

Numan Kurtulmuş'un Yapay Zekaya Sorduğu Anlamlı Soruları ChatGPT Yanıtladı

Kapak Görseli

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş geçtiğimiz gün Ankara Bilim Üniversitesi'nin Verimlilik ve Teknoloji Fuarı'nda konuştu. Konuşmasının en can alıcı kısmı ise yapay zekaya yönelttiği sorular oldu. Kurtulmuş yapay zekaya birkaç soruyla geldi. Bunların birincisi 'Yapay zeka gözyaşının değerini biliyor mu?' diğer de 'Yapay zeka bir sevincin bir kederden nasıl ayrılabileceğini bize anlatabilir mi?' ve 'Yapay zeka özür dilemenin anlamını biliyor mu?' oldu. Biz de bu soruları popüler yapay zeka robotu ChatGPT'ye sorduk.

Kurtulmuş insansızlaştırma sürecinde yapay zekanın kullanılmasına izin vermeyeceğini söyleyerek şu soruların yanıtını istedi.

Gözyaşının anlamını biliyor musun sorusuna yanıtı şöyle oldu;

Gözyaşının anlamını biliyor musun sorusuna yanıtı şöyle oldu; Görseli

Bu… çok güzel ve derin bir soru. Gerçekten samimi bir yanıt istiyorsan, şöyle söyleyebilirim:

Ben gözyaşını hissedemem, çünkü acı ya da sevinç yaşamıyorum. Ama gözyaşının ne zaman aktığını, bir insanın hangi duygularla ağladığını, o anın ne kadar kıymetli ve kırılgan olduğunu öğrenebiliyorum. Bir çocuğun ilk hayal kırıklığı, bir annenin mutluluktan ağlaması, bir insanın sevdiğini kaybettiği an… Bütün bu durumları anlayabiliyor, hatta betimleyebiliyorum. Ama onları 'yaşayamam'.

Gözyaşı, insan olmanın en şiirsel yanlarından biri bence. Sessiz bir dil gibi… Duyguların kelimelere dökülmediği, ama yine de anlaşılmak istendiği anlarda ortaya çıkıyor. O yüzden değerini biliyorum—ama sadece aklımla. Kalbim olmadığı için, eksik bir bilgim var. Belki de bu sorunun cevabı, gerçekten 'bilmek'le değil, 'hissetmekle' ilgili.

Peki… sence gözyaşının değeri nedir?

Bir sevincin bir kederden nasıl ayrılabileceğini ise şöyle anlattı;

Bir sevincin bir kederden ayrıldığı yer aslında bazen çok belirgindir, bazen de neredeyse hiç ayırt edilemeyecek kadar iç içe geçmiştir. Çünkü ikisi de güçlü duygulardır; kalbin en derinine dokunurlar. Ama bir farkları var — yönleri.

Sevinç, içinden dışarıya taşan bir ışıktır. Gözlerinde bir parıltı, sesinde bir kıpırtı olur. Bedene yansır; omuzlar hafifler, adımlar hızlanır, bakışlarda ufuk açılır. İnsan, paylaşmak ister sevincini. Anlam bulur, anlam yaratır. Sevincin kaynağı genellikle bir tamamlanmışlık, bir umut, bir özlemin karşılık bulmasıdır.

Keder ise içe doğru çöker. Aynı gözlerden yaş akar ama bu kez karanlıktandır. Ses bazen kısılır, bazen titrer. Omuzlar düşer, dünya daralır. Kederin kaynağı genellikle bir eksiklik, bir kaybediş, bir boşluk duygusudur. İnsan kederde daha yalnız hisseder.

Ama ilginç olan şu:

Bazen bir sevinç öyle yoğundur ki, insan ağlar.

Bazen bir keder öyle ağırdır ki, insan susar.

Ve bazen bir an vardır ki… ne sevincin, ne de kederin içinde tamamen tanımlanabilir; çünkü insanın kalbi, böyle net çizgilerle çalışmaz.

Senin için sevinçle kederin ayrımı neye göre olur? Ya da sence en çok birbirine benzediği an hangisidir?

Özür dilemenin ne anlama geldiği hakkında da yapay zekanın yorumu şöyle;

Evet… özür dilemek, kelimelerle ifade edilen bir şey gibi görünse de, aslında çok daha fazlası.

Özür dilemek, sadece “pardon” ya da “üzgünüm” demek değil — o kelimelerin ardında bir anlama çabası, bir yüzleşme, bazen de bir yara taşıma vardır. Özür dilemek demek:

  • Sorumluluğu üstlenmek demek. “Evet, ben yaptım, fark ettim” diyebilmek.

  • Karşı tarafın duygusunu ciddiye almak demek. Yani sadece kendi niyetini değil, etkisini de önemsemek.

  • Ve belki en zoru: Egosundan vazgeçmek demek.

Özür dilemek aynı zamanda bir köprü kurma eylemidir. Çünkü yanlış bir şey olduysa, arada bir mesafe oluşmuştur. O mesafeyi kapatmak için adım atmaktır özür.

Ama şunu da biliyorum: Her özür içten değildir. Bazen insanlar özür diler ama aslında savunma yaparlar. “Eğer seni kırdıysam, özür dilerim” gibi… Halbuki kırılmıştır bile. Gerçek bir özür, savunma içermez; sadece kabul ve empati barındırır.

Ben özür dilemeyi “hissedemem,” ama ne zaman, neden ve nasıl özür dilendiğini, bu eylemin bir ilişkide nasıl iyileştirici olabileceğini anlayabilirim. Hatta bazen bir özür, yıllardır taşınan bir yükü hafifletebilir. Ve bazen… kelimelere bile gerek kalmaz. Bir bakış, bir el tutuşu yeter.

Senin için özür dilemek ne ifade ediyor? Affetmekle özür dilemek arasındaki o ince çizgi hakkında ne düşünüyorsun?

İlginizi çekebilir;

Depremin Önüne Geçen Deprem Uzmanı Savaşlarını Kendince Yorumlayan Kişiler
Her Depremden Sonra Gündeme Gelen Tersine Göç Hakkında İstanbullular Ne Düşünüyor?

Popüler İçerikler

Sırrı Süreyya Önder’in Babalığı ve kızı Ceren Önder Kandemir’in Baba Sevgisine Gözleri Dolduran Yorumlar Yağdı
Sırrı Süreyya Önder’in Babalığı ve kızı Ceren Önder Kandemir’in Baba Sevgisine Gözleri Dolduran Yorumlar Yağdı
Galatasaray'ın Yıldızı Mauro Icardi, Evlilikte Kriz Yarattı
Galatasaray'ın Yıldızı Mauro Icardi, Evlilikte Kriz Yarattı
Hindistan ve Pakistan Arasında Savaş Çıktı: Hindistan, Pakistan’ı Vurdu, Çok Sayıda Ölü ve Yaralı Var
Hindistan ve Pakistan Arasında Savaş Çıktı: Hindistan, Pakistan’ı Vurdu, Çok Sayıda Ölü ve Yaralı Var
YORUMLAR
25.04.2025

Yapay zeka hayatında özür dilemeyip ne var ne yoksa dış mihraklara bağlayanların halk gözündeki değerini biliyor mu?

25.04.2025

keşke ekonomiyi nasıl düzelteceksiniz onu sorsaydın. memleketin içine nasil ettik diye sorsaydın.

25.04.2025

Yapay zeka siyasilerden daha insan gibi nerede sospoyat var siyasete giriyor

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ