Yetkililerin bölgeye ilgi göstermesi gerektiğine vurgu yapan Özer, 'Bölgeye ilk gelen ekip olsun, ziyaretçiler olsun, herkes benden bilgi alır. 30 yıl boyunca emek verdiğim Nuh'un gemisiyle sağlık sorunlarım nedeniyle eskisi gibi ilgilenemiyorum. Ben de oğlum ve torunlarıma anlatarak gemiyi koruma ve gelen ziyaretçilere anlatmaları için bilgi veriyorum. Bugüne kadar hiçbir ücret almadan bu işi gönüllü olarak yaptım. Ben aslında köyde besicilik yapıyorum' diye konuştu.
Hasan Özer'in oğlu Yavuz Özer ise 'Babam ziyaretçilere gemiyi anlatırken, ben de yanında gide gele öğrendim, en az onun kadar bilgi sahibi oldum. Babamdan sonra gemiyi ziyaretçilere anlatmak için elimden geleni yapacağım. Bu işi ben de babam gibi hiçbir ücret almadan gönüllü yapacağım. Köyümüz buraya yakın olduğu için buranın güvenliğini de biz yapıyoruz' dedi.
Yaklaşık 150 metre uzunluğunda, 55 metre genişliğinde ve 13 metre derinliğindeki yapıyla ilgili araştırmalarını sürdüren Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Fen Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Faruk Kaya ise ünlü jeologların bölgede Nuh'un gemisine ait olduğu belirtilen kalıntıları araştırdıklarını söyledi.