Toplumların mizah anlayışı da adeta moda gibi hızlı bir şekilde değişiyor. Mizahı seven bir millet olarak, pek çok komedi programının sıkı takipçileri olduk. Skeçleriyle meşhur İnce İnce Yasemince de bunlardan biriydi.
Şimdi geriye dönüp baktığımızda pek de komik gelmese de, o zamanlar Türkiye'yi kahkahaya boğuyordu. İşte Yasemin Yalçın ve tiplemeleri...
yasemin yalçın kadınların da mizah yapabileceğini göstermişti her şeyden önce. yetenekliydi, zekiydi, espritüeldi. 90ların sonu 2000lerin başına dönüp bakınca hüzünleniyorum ister istemez, kadınlar toplumun, sanatın, siyasetin her alanında yer alıyor, aktif bir rol oynuyordu. bugün kaç "ünlü"(!) kadın sanatçı(!) var ki çirkinleşmekten korkmadan yeteneğini, zekasını sergileyebilen, hicivleriyle bizi hem güldüren hem düşündüren, bam telimize dokunan, toplumun aksayan yönlerini cesurca ele alan?
Alican'ı çok severdim be.
Uzun zaman once Turkiye'de birileri Suriye icin ''Allahu Ekber'' diyerek sokaklarda dolastiginda ve hemen her yerde yasananlar en dramatik sekilde anlatildiginda (kesinlikle yasananlar icin bir yorum degil) bir video haber gordum. Video da, Suriyeli insanlarin gunluk yasamlari gostriliyordu. Kimisi tavla oynuyor, kimisi nargile tutturuyor, kimisi yoldan gecen kizlara bakiyor vs. O gun sordum kendime ''Bu ne simdi?'' diye... Ama goruyorum ki, bizim de bi farkimiz yok. Ulan ulkeyi kanla boyadilar, hala ne kanlar akacak belli degil ama gel gor ki, OHAL ilan edildigi gun yapilan muhabbete bak. Evet elbette hayat devam ediyor ama bu kadar da vurdum duymaz olmamali bence.