Norveç cezaevlerinin koşulları ve suçluları tekrar topluma kazandırmak için sağladığı olanaklar tüm dünyada tartışılan bir konu. Bu koşullar ve olanaklar tartışılırken, cezaevlerine özel yeni mobilya çalışması ile Norveçli yetkililer seviyeyi bir tık daha yukarıya taşıdılar.
Yeşilin ortasında daha çok bir rehabilitasyon merkezi ya da huzur evini andıran bu yapılar aslında birer hapishane.
Oyun odasında bir gardiyan ile iki mahkumun oyun konsolundaki karşılaşması fotoğraflanmış.
Örneğin bu kayıt stüdyosunda müzik ve seslendirme gibi aktiviteler yürütülüyor. Mahkumların hayattan kopmaması sağlanıyor.
Burada bir mahkum içinde en son çıkan filmlerin dahi olduğu DVD koleksiyonundan seçim yapıyor.
Mahkum seçtiği DVD'yi odasında izleyebiliyor.
Ülkenin saygın üniversitelerinden Bergen Üniversitesi öğrencileri tasarladıkları yeni mobilyalar ile mahkumların yaşam kalitesini yükseltmeyi amaçlıyor.
Tasarım öğrencileri Norveç Islah Hizmetleri adı verilen ve cezaevlerinin yönetiminden sorumlu olan devlet kurumuna yaptıkları mobilya tasarımlarını sundular.
Yapılan sunumlarda mobilya tasarımcısı öğrenciler, elde edilen tasarımların mahkumların psikolojik ve fiziksel ihtiyaçlarını karşılaması amacıyla yapıldığını belirtiyor.
Öğrenciler konforu minimalist tasarımlarla elde etmeyi amaçlamışlar.
Araştırmalara göre serbest kalma öncesi dönemde kaygının en üst seviyede olduğunu gözleyen Norveçli uzmanlar, bu tip bir koltuğun ve özellikle ince uzun sarılma yastığının kaygıyı büyük ölçüde giderdiğini düşünüyor.
Bu koltuklar odanın her yerine hakim bir noktaya koyulacağından mahkum için en geniş görüş açısını sağlayacak. Böylece her şeyin yolunda gittiğini kolayca takip edecek olan mahkum kaygılarından arınacak.
Özellikle oturma gruplarında farklı oturma şekillerinin uygulanabileceği tasarımlar kullanılmış.
Bu atölyelerde mahkumların kolayca aydınlanmasını sağlayacak sade tasarımlar mevcut.
Bir diğer aydınlatma ünitesinin sadeliğine bakar mısınız?
Cezaevlerinde topluma tekrar kazandırılan Norveç vatandaşları sadece %20 oranında suçlarını tekrarlıyor. Karşılaştırmanız için Amerika Birleşik Devletleri'nde bu oran %60'lara yakın.
Öte yandan bu durum refah seviyesi yükseldikçe suç oranının düştüğü istatistikleri doğruluyor. Etik olarak suçluya nasıl davranılması gerektiği tartışmalarında da önemli bir örnek olan Norveç'in yöntemleri işe yarıyor gibi görünüyor.
orda suç oranı düşebilir ama orsı norveç burda oraya tatil köyü gözüyle bakarlar...
aslında o kadar gelişmemiş bir ülkeyiz ki aynı tesis ve şartlar bizde olsa orada yaşamak için işlemeyeceği suçu işleyenler olacaktır. ağır şartlar suçluyu tamamen bir psikopata dönüştürüp çıktığında yeniden suç işleme eğilimine itiyor ama ülkemiz şartları bu. yapacak bir şey yok...
benim odadan güzel