Bu sayede kişilerin sesleri nasıl algıladığı, işlediği ve sınıflandırdığı görüldü.
Bulgular, araştırmacıların pozitif çığlıklar dediği sevinç gibi seslerin katılımcıların beyinlerini, korkulduğunda bağırma gibi negatif çığlıklardan daha çok etkilediğini gösterdi.
'Çalışmamızın sonuçları şaşırtıcı' diyen araştırmanın başyazarı Sascha Frühholz sözlerini şöyle sürdürdü:
'Potansiyel bir tehlikeye işaret etmek için çığlık atma davranışı insanlar ve diğer türlerde ortak. Fakat görünüşe göre sadece insanlar sevinç ve zevk gibi olumlu duyguları ifade etmek için sesini yükseltiyor.'
'Pozitif çığlıklar zamanla daha önemli hale geldi' diyen Frühholz'e göre söz konusu davranışın bu kadar fazla duyguyu göstermek için kullanılması, insanlardaki evrimsel ilerlemeyi gösteriyor.
Oslo Üniversitesi Psikoloji Bölümü'nde akademisyen olan başyazar, bu duruma insanların birbiriyle kurduğu iletişimin diğer primatlara göre daha karmaşık olmasının yol açtığını düşünüyor.
Şimdi biz çığlık atan maymunlardan mı geliyoruz yani?