Sabah yazarı ilahiyatçı Nihat Hatipoğlu, bir ilde sokaktan geçerken hayretler içinde kaldığını söyleyerek 'Dışarıda dört genç kızımız bira içiyorlardı' ifadelerini kullandı. Hatipoğlu, kızların kendisini görünce biralarını sakladıklarını belirtti.
Sabah yazarı ilahiyatçı Nihat Hatipoğlu, bir ilde sokaktan geçerken hayretler içinde kaldığını söyleyerek 'Dışarıda dört genç kızımız bira içiyorlardı' ifadelerini kullandı. Hatipoğlu, kızların kendisini görünce biralarını sakladıklarını belirtti.
Sabah yazarı ilahiyatçı Nihat Hatipoğlu, bugünkü köşesinde 'Gençleri kim zehirliyor' başlıklı bir yazı kaleme aldı. Gençlerin sosyal medya ve internet çağının başlamasıyla yaygın ve kapsamlı bir dejenerasyonla muhatap olmaya başladıklarını belirten Hatipoğlu, 'Belli merkezler gençleri inancından, tarihinden ve ailesinden koparmak için projeler geliştirdiler. İnançsızlığa ve inkara sevk edebildikleri gençleri istismar etmek, kullanmak ve amaçlarına hizmet ettirmek çok daha kolay olacaktı zira' dedi.
Gençleri çok sevdiğini ve onlara güvendiğini ifade eden Hatipığlu, şöyle devam etti:
'Zira her gün sokaktayım. Ve kulağında küpesiyle, farklı giyim tarzıyla, kollarında dövmeleriyle görünen gençlerin yolumu kesip beraber fotoğraf çektirdiklerini, ellerindeki sigarayı edeben -saklamayaçalıştıklarını görüyorum. Biliyorum.
Bir ilimizdeki bir sokaktan hayretler içinde geçtim. Meğer o sokak genç kız ve erkeklerin daha yoğun geldikleri bir yermiş ve dışarıda, içeride doğrusu Avrupa'nın herhangi bir merkezindeki görüntüyü aksettiriyordu. Dışarıda dört genç kızımız bira içiyorlardı. Yüzümüzde maske vardı. Beni tanıdılar ve dördü birden biralarını sakladılar. Mahcup bir gülümseme ile 'Hocamız geçiyor çocuklar' dediklerini işittim. Daha var. Edep, saygı elbet var. Ama oradakiler de bu ülkenin evlatları, çocukları. Onları yok saymak yerine var kabul edip, öyle hareket etmek lazım. Ve o gençlerimizi asli karakterine yönlendirecek bir yol takip etmeliyiz. Yoksa gelecekte köprü altlarında vücuduna zehir enjekte eden genç bedenlere şahit oluruz.'
Ekşi Sözlük'te gereken cevaplar verilmiş zaten: ''"yoksa gelecekte köprü altlarında vücuduna zehir enjekte eden genç bedenlere şahit oluruz" senin gibi zihniyetteki adamlar yüzünden marketten bira alırken torbacıdan hap alıyormuşuz gibi hissetmezsek, belki de köprü altlarına düşmek gelmez aklımıza ne dersin?'' ''badeci şeyh'in sır odasında yaşananlara da hayret ettin mi nihat?'' Bu da benden: Pezevenk lütfedip onları da insan saymış. Siktiğimin şarlatanı.
ülkede olan onca şeye hayret etmedin mi peki???
Bu kadar dindarsan o programlara da hayrına çık gidip de bölüm başı yüz binlerce TL alma.