IMDb platformunda kısa sürede 9.4 puana ulaşan dizi çok kapsamlı bir oyuncu kadrosuyla izleyicileri karşılıyor. Gelin bu kadroya yakından bakalım.
Sandman bizzat Rüyaların Efendisi ve Rüya Alemi'nin hükümdarıdır. On yıllar boyunca hapsedildikten sonra, ondan alınanları telafi etme arayışı içindedir.
Dream'in ablası olarak karşımıza çıkan bu karakteri kardeşine nazaran çok daha kibar ve sakin bir karakter. Death karakteri, Dream'in en çok güvendiği ve sırtını yasladığı karakterlerden biri olarak karşımıza çıkıyor.
Dream'in çift cinsiyetli kardeşi olarak rol alan Desire, dizideki en modaya ayak uyduran karakterlerden biridir. Aklınıza gelecek her şeyin vücut bulmuş hali olan Desire tam bir kaos kraliçesi.
Despair, Desire'ın ikiz kardeşi olsa da birbirlerine hiç benzemiyorlar. İsminden de anlaşıldığı gibi kendisi en kasvetli ve karanlık karakterlerden biri olarak karşımıza çıkıyor.
Lucienne karakteri baş kütüphanecidir. Zeki, sadık ve düzenli olarak nitelendirilen Lucienne karakteri, Dream'in yokluğunda adeta onu aratmıyor.
Dream'in sağ kolu diyebiliriz. Kanatlı olan herhangi bir canlıdan ne beklersek onu yerine getirebilecek bir yeteneğe sahip.
The Corinthian, 'Nightmare' karakterini canlandırıyor. Türkçesi 'Kabus' olan bu karakter kardeşi Dream tarafından yaratılmış. İzlediğinizde çok net fark edeceksiniz ki bu karakterin sadistik yanları ağır basıyor!
Merv, Dream'in yaşlı ve yorgun hademesi olarak rol oynuyor. Balkabağı kafasına baktığımızda alaycı bir karakter olduğu çok net anlaşılıyor.
Lucifer cehennemin yöneticisi. Bu karakter yönetici olduğu kadar da cazibe ve çekiciliğiyle de ön plana çıkıyor.
Burgess karakteri Death karakterinin izini sürmesi gerekirken yanlış kişiyi yakalayıp soyup soğana çeviren kötü bir adam! Charles Dance kötü karakteri çok iyi oynuyor.
Ethel, Roderic'in metresi olarak karşımıza çıkıyor. Kendisi ayrıca 'Order of Ancient Mysteries' üyesi olarak rol alıyor ta ki büyük bir serveti avucunun içine alana kadar! Çalınan servetle oğlu Jon arasındaki ikilemiyle Dream'in kaderinde büyük bir rol oynuyor.
Ethel'in oğlu olan John sürekli dondurma yiyip hüzünlü hüzünlü etrafına bakıyor. Bazı şeyler onun için iyiye gitmiyor orası gayet açık. Geçmişindeki bazı sırlar ve doğruya ulaşma çabası kendini de tüm dünyayı da ilerleyen bölümlerde tehlikeye atıyor!
Bu seride 2 tane Johanna karakteri var. Birisi 18. yüzyıl aristokratlarından Lady Johanna, diğeri ise onun modern atası Johanna Constantine. İkisinin de yolu Dream karakteriyle kesişiyor tabii ki! Johanna büyü detektifi, büyücü ve aynı zamanda cesur bir karakter. Bu özellikleriyle Dream karakterine baya bir yardımı dokunuyor.
Rose kayıp kardeşini ararken bazı beklenmedik şeyler buluyor. Ayrıca bir ailenin gizemini öğrenip Dream ile olan bağlantısını keşfediyor.
Gilbert, Rose'a görevindeyken yardım ediyor. Adeta onun koruyucusu gibi bir rolü var.
Unity, Rose ve Dream'in geçmişiyle bağlantılı olan gizemli bir karakter. Dream 1916'ya gittiğinde kendisi de kötü bir lanetle yüzleşmek zorunda kalıyor.
Bölümün başlığıyla çizgi romandaki olay örgüsü birbiriyle örtüşüyor. Bu nedenle bu bölümde Dream'in nasıl yakalandığını öğreniyoruz. Bunun yanında Burgess ailesi ve Order of Ancient Mysteries ile de tanışıyoruz.
Bu bölümde Lucienne, Habil ve Kabil gibi Dream ile bağlantılı birkaç kişiyle tanışıyoruz. Dream karakteri bu sırada dünyadaki eksikliğinin nelere yol açtığını da öğrenmiş oluyor.
Bu bölümde Johanna Constantine'i şeytan çıkarma yaparken görüyoruz. Bu esnada Morpheus karakteri sahneye girdiğinde birkaç rüya da görüyor. Ethel bu esnada çaresiz bir şekilde oğlu John'u ziyarete gidiyor.
Bu bölümde, Dream ve Matthew, Lucifer'ı ziyaret etmek için cehenneme gidiyorlar. Dream'in aklında bir plan olsa da Lucifer'ın ona başka bir teklifi vardır.
Bu bölümde çizgi romandan 6 tane sorun işleniyor. Daha fazlasını spoiler vermemek için söylemiyoruz!
Bu bölümde en sonunda Dream'in ablası Death ile tanışıyoruz. Bu esnada Abla kardeş ilişkisini çok yakından öğrenmiş oluyoruz. Bu esnada 1789 yılındaki Lady Johanna da kadroya dahil oluyor!
Bu bölüm ise Jed ve Rose ile tanıştığımız bölüm! Bölüm 2015 yılında Florida'da başlarken ilerledikçe Rose'un Birleşik Krallık'ta yetişkin olarak arkadaşı Lyta ile görüyoruz. Ayrıca The Corinthian da bazı kafa karışıklıklarına sebep oluyor.
Bu bölümde Dream ektiğini biçerken Rose da kardeşini aramaya devam ediyor. Bu sayede ilerleyen bölümlerde yeni yüzlerle karşılaşacağız!
Bu bölümde Rose, tüm vahşi olayları hızlandırmak için Lyta'yı getiriyor ve olayların göründüğünden karmaşık olduğunu öğreniyoruz. Gilbert ile bir yolculuğa çıkıyor ve uzun zamandır beklenen buluşma sonunda gerçekleşiyor.
Rose büyük bir kararla, Dream ise büyük bir yüzleşmeyle karşı karşıya kalıyor.
Çizgi romanını okumuş olan insanlar için tahammül bile edilemeyecek seviyede korkunç bir dizi olmuş. Karakterlerin çoğunun beyaz olmasına rağmen siyahi oyunculara oynatmaları ve cinsiyetlerini değiştirmeleri ise bir diğer sorun. Death gibi ikonik güçlü bir kadın karakter varken diğer karakterlerin de cinsiyetini değiştirip kadın yapmak gereksiz. Kısacası diziyi uzun zamandır bekleyen çizgi roman hayranları için hayal kırıklığından öteye geçmez
ilk 5-6 bölüm izledim ve devamını getiremedim.Netflix dizilerinin genel sorunu sanırım dizilerin bölümlerini gereksiz sahnelerle doldurulması bilmiyorum,çok yavaş ilerliyor.Netflix'te izleyip beğendiğim bir tane bile yapım olmadı neden kan kaybettiklerini anlayabiliyorum.
Netflix'i melih gökçek mi yönetiyor? nasıl paralar bunlar...