Dinocan, İnegöl köfte ya da en bilinen ismiyle karpuzdan çıkan bebek heykelini hemen herkes biliyor. Her biri gerçek olamayacak kadar absürt olan bu heykellerden önce Türkiye'de son derece modern sanat eserleri de vardı. Eğer bu size gerçekçi gelmiyorsa, işte eski zamanlarda yapılmış unutulmaz heykeller...
Dinocan, Göle Maya Çalan Nasrettin Hoca, Dev İnegöl Köfte, Karpuzdan Çıkan Çekik Gözlü Çocuk gibi heykellerin yanı sıra artık gelenek haline gelerek her şehrin en ünlü şeyinin heykeli yapılır oldu.
Bkz: Ceviz, Kayısı, Kavun, Havuç ve hatta Beypazarı Maden Suyu!
(Tabii hepsi devasa boyutlarda olacak.)
Eğer siz de bu düşüncedeyseniz, artık çok eskide kalan muhteşem heykellerimizden birkaçını sizler için derledik!
Not: Bu heykellerden bazıları hala aynı yerde dururken, bazıları müze-sergi alanı gibi yerlere taşındı.
İlk olarak 1980 yılında İstanbul'da Zincirlikuyu'da dikilen anıtsal heykel, günümüzde İstiklal Caddesi'ndeki Yapı Kredi Kültür Merkezi'nde sergileniyor.
1967 yılında tamamlanan heykel, İstanbul Manifaturacılar Çarşısı (İMÇ) 1. Blok dış cephesinde 46 yıl boyunca asılı durarak buranın sembolü haline gelmişti. Yıpranan heykel restore edildikten sonra Sakıp Sabancı Müzesi'de dahil olmak üzere pek çok müze ve sergide sergilendi.
Diğer ismi Atatürk, Annesi ve Kadın Hakları Anıtı olan bu anıt, 1971 yılında Atatürk adına yapılacak bir heykel için açılan proje yarışması ile yapıldı. Anıt, cumhuriyetin ilanının 50. yılında açıldı.
ODTÜ'nün ana yerleşkesinde bulunan Bilim Ağacı heykeli, 1966 yılından beri aynı yerinde duruyor.
Galatasaray Heykeli adıyla da bilinen 1973 yapımı anıt, genç ve dinamik cumhuriyeti temsilen göğe uzanan 50 çelik borudan oluşuyor. Günümüzde hala yerinde olsa da epey zarar görmüş durumda.
Kuzgun Acar'ın 1967 yılında Ankara Kızılay Meydanı'nda bulunan Emekli Sandığı Gökdeleni'nin üzerine Türkiye Heykeli, 1980 sonrasında sökülerek bir depoya kaldırıldı, fakat 1997’de hatırlanarak depodan çıkarıldı ve yerine asıldı.
İlhan Koman'ın Ankara'daki Seğmenler Parkı'ndaki heykeli, 2016 yılında bakım yapılacağı gerekçesiyle götürüldü ve kayıplara karıştı. Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin başlattığı kampanya ile İtalya’dan alınan kalıplarla yeniden yapılan heykel, tekrardan eski yerine konuldu.
Bir de solcu iktidarlar sadece heykel yaptı derler. Ulan onu bile yapamamış bu çomarlar
Sanatın da içinden geçtiler.
Heykelden, resimden,sanattan anlamak icin incelik ve estetik görüşe sahip olmak gerektirir, bazı bünyelerin kaldırabileceği birşey değil. M. Ö bu topraklarda yaşayan halkların eserlerine bakıp, "Nereden nereye" diye üzülmemek elde değil 😔