Kurun ve enflasyonist baskıların yükseldiği zamanlarda bir otomatik dengeleyici vazifesi görmesi gereken değerleme hesabının bu işlevi önemli ölçüde zayıflatıldı. Parasal duruşun olması gerektiğinden gevşek tutulması zaten enflasyonu raydan çıkarmışken, TCMB’den Hazineye bu şekilde yapılan yüklü parasal transferlerin enflasyonist süreci hızlandırdığını söylemek yanlış olmaz.
2001 Kanunu öncesinde Hazine’ye kısa vadeli avans uygulaması vardı. TCMB Hazineye borç verir, kamu bu parayı harcadığında “para basılmış” olurdu. Zaman içinde bu borçların değeri bir şekilde eritilirdi. 70’lerin ortasından itibaren yaşanan kronik enflasyonun en önemli kaynaklarından biri buydu. Son dört yıldır ise Merkez Bankası bilançosu üzerindeki esneklikler sonuna kadar kullanılarak farklı türde bir para basma işlemi yapılmakta. Hazineye bu şekilde yapılan transferler hem parasal disiplinin hem de bütçe disiplininin ölçülmesini zorlaştırarak şeffaflığı azaltıyor.
Özetle, kamuoyu enflasyon konusunda düşük faize odaklansa da yıllardır arka planda TCMB bilançosu üzerinden Hazineye aktarım kanalıyla da önemli bir parasallaşma gerçekleşiyor. Yaşadığımız yüksek enflasyona bir de bu pencereden bakmakta fayda var.
Kurtuluşun tek yolu üretmek.... ..... 🤪🤪🤪