"Neden?" Sorusunu Sormayı Sevenleri Oldukça Tatmin Edecek 11 Aydınlatıcı Cevap

Bazen oldukça basit sorular aklımızı kurcalar ama araştırma gereği duymayız. İşte o bilgilerden bazılarını sizler için bir araya getirdik.

1. Köpekler Neden Başını Yana Eğer?

Köpekler insan dilinin belirli bölümlerini ayırt edebilir, bu yüzdendir ki siz konuşurken başlarını kaldırdıklarında, muhtemelen yemek ve oyun zamanı gibi eğlenceli aktivitelerle ilişkilendirdikleri özel kelimeleri ve sesleri dinliyorlardır.

Başın eğilmesi, köpeklerin kulaklarının yaratılış biçimi ile ilgili de olabileceği de diğer bir görüş. Köpekler insanların duyamadığı frekanstaki sesleri duyabilmelerine rağmen, seslerin kaynaklarını tespit etme kabiliyetleri bizden daha zayıftır. Bir köpeğin beyni, sesin her bir kulağa ulaşırken geçen çok küçük zaman farklarını hesaplayabilir, böylece baş pozisyonundaki basit bir değişim onlara faydalı işitsel bilgiler sağlayabilir. Uzmanlar, köpekler başlarını eğdiklerinde, sesin kaynağının tam yerini belirlemek için kulak kepçelerini veya dış kulaklarını ayarladıklarına inanıyor.

Kaynak

2. Bazı İnsanlar Neden Daha Önce Özür Diler?

Grant MacEwan University’den bir araştırma ekibi, katılımcılara; bir dizi cümlelere dair bu ifadeleri doğru bulup bulmama seviyelerini belirtmelerini isteyen sorular sordu. Ekibin en başta ortaya attığı; yüksek seviyede sevgi ve makul yaklaşım işaretleri gösteren insanların özür dilemeye daha meyilli oldukları hipotezi; araştırma sonuçlarıyla da doğrulandı. 

Düşük özgüven sahibi insanlar, herhangi bir uzlaşmazlık sonunda kötü hissetseler bile özür dilemeye daha az meylediyorlar. Kendinden emin insanlar yapılan yanlış bir davranışı itiraf etme ve hatalarını kabul etme eğilimindeler. Ama fazlasıyla benmerkezci ve kendilerini dev aynasında gören narsist insanlar, özür dileme noktasında oldukça gönülsüzler. Adalet duygusu oldukça fazla olan kişilerin de yaptıkları eylemler sonucunda pişmanlık duyma seviyeleri oldukça düşük. 

Kaynak

3. İngilizcede Saati Söylerken Kullanılan "O'Clock" İfadesinin Başında Neden "O" Var?

Eskiden saat kullanımı bugünkü kadar yaygın olmadığı dönemlerde insanlar genelde zamanı güneş ya da ayın gökyüzündeki pozisyonlarına göre ifade ediyorlardı. Elbette bu durum zamanı insanların farklı yorumlamalarına sebep oluyordu ve mekanik saatle uyumsuzluk yaratıyordu. 

Bu yüzden söylenen zamanın saate bakılarak söylendiğini belirtmek için zaman 'of the clock' ifadesi ile belirtiliyordu. Yani 'four of the clock = saate göre zaman dört' gibi. 'of the clock' tabiri de zamanla o'clock olarak kısaltılmış oluyor.

Kaynak

4. Deprem Işıklarının Sırrı Nedir?

NASA fizikçisi Dr. Friedemann Freund, ışıkların bazı kayalardaki elektrik aktivitesinden kaynaklandığını söyleyen bir teoriyi test etti. Bunlar bazalt kayalar ve gabro denilen silikatlı siyah volkanik taşlar. Freund, depremlerin ardından oluşan şok dalgalarının, silikon ve oksijen içeren mineraller üzerinde etkili olduğunu, elektriksel özelliklerini değişime uğratarak akımı iletip ışık yayacak duruma getirdiğini söylüyor. 

Rutgers Üniversitesi fizikçilerinden Troy Shinbrot, üç farklı malzeme kullanarak deprem bölgelerinde oluşan mekanizmanın bir benzerini yarattı. Plastik bir disk, cam parçacıkları ve una benzeyen organik tozları kullandığı deneyinde, bunun nasıl olduğu anlaşılamamış olsa da dışarıdan fiziksel güç uygulandığında tüm bu malzemelerin elektrik gerilimi ürettiğini gördü. Bu araştırmanın sonucu, elektriğin hiç ummadığımız malzemelerde bile ortaya çıkabileceğini ve henüz anlayamadığımız şekillerde oluşabileceğini gösteriyor. Deprem ışıkları da yerdeki elektrik yükünün artmasıyla meydana geliyor olabilir. Dolayısıyla bu yeni keşif, ışıkların sadece tabakaların ayrıldığı yerlerde oluşuyor olabileceği teorisini de desteklemiş oldu.

Kaynak

5. Neden Fosilleşmiş Kıllar Çok Ender Bulunuyor?

Texas Üniversitesi Austin Kampüsü’nden araştırmacılar liderliğinde yapılan bir çalışmada, fosilleşmiş kıllara, fosilleşmiş kuş tüylerinden beş kat daha ender rastlandığı hesaplandı. 

Tüyler ile kılların farklı tipte keratin proteini içeriyor olması, farklı fosilleşme oranlarını açıklayabilir. Ancak, yapılan çalışmaya göre, elimizde çok az fosilleşmiş kıl olmasının ardında yatan neden fosilleşme oranları değil, fosilbilimcilerin örnek toplama davranışları. Sonuçta bir kuş tüyünü fark etmek, bir kıl telini fark etmekten çok daha kolay.

Kaynak

6. Ölüm Anındaki Beyaz Işığın Sebebi Nedir?

Fizyolojik olarak ölüme çok yaklaşan insanlarda birçok olağandışı tepkime meydana gelir. Bu tepkimelerin büyük bir kısmı da, elbette beyinden kaynaklanır. Beyin, vücudun oksijensiz kalması sonrasında vücudun kontrolünü sağlamak amacıyla yüz binlerce sinyal gönderip almaya çalışır; ancak bunlar, oksijenin kullanılamamasından ötürü, nöronların ve vücudun pek çok noktasının düzgün çalışamaması dolayısıyla istenildiği gibi gerçekleşemez. Beyin dalgalarındaki bu ani yükselme de; gözler önünde ışıkların çakması ve kişinin hafiflediğini ve hatta havada süzüldüğünü hissetmesi gibi fenomenlere açıklık getiriyor.

Kaynak

7. Kediler Neden Eğitilemiyor?

Evcil köpeklerin kökeni sürü hayvanlarına büyük bir ihtimalle de kurtlara uzanıyor. Bunların, insanlar da dahil olmak üzere diğer hayvanlardan gelen sessel ve görsel işaretleri algılama ve cevap verme yetenekleri çok gelişmişti. Bu nedenle daha kolay eğitilebiliyorlar. Buna karşılık yalnız başına yaşayan avcı kediler, evrimsel açıdan bu tür tepkilere alışık olmadıklarından eğitilemiyor. Bu kedilerin şartlı reflekse sahip olmadıkları anlamına gelmiyor. Bir tabağa kaşıkla vurulduğunda, yemek kaplarının etrafında fır dönmeleri onlar için de söz konusu.

Kaynak

8. Atların Neden Tek Tırnağı Vardır?

Antik atların birçok tırnağı olduğu biliniyor. Yaklaşık 10 milyon yıl önce yaşamış olan ve modern atlara benzeyen Merychippus’un üç ayak parmağı vardı.

Modern atların ayaklarına yakından bakarsanız, körelmiş parmaklarının kemik kalıntılarını görebilirsiniz. At ayaklarındaki bu evrimsel gelişimi izlemek amacıyla, bilim insanları, 12 soyu tükenmiş at türünün fosilleşmiş ayak kemiklerinin bilgisayarlı tomografi taramalarını yaptılar. Bulgulara göre, erken atların kendi vücut ağırlıklarını taşıyabilmesi için yan ayak tırnakları oldukça önemliydi. Ancak modern atların dönemine yaklaşıldığında, orta ayak parmaklarının kemiği kalınlaştı ve çukurlaştı. Bu değişiklikler ile, tek tırnaklı at ayakları neredeyse çok tırnaklı at ayakları kadar bükülme ve basınca dayanıklı hale geldi. Dolayısıyla, erken atlar yan tırnaklarından kurtulduklarında enerji tasarrufu yaptılar, daha uzağa ve daha hızlı gidebildiler. 

Kaynak

9. Deniz ve Okyanus Kıyılarında Neden Köpük Oluşur?

Doğal suların yapısında çözünmüş tuzlar, proteinler, yağlar, ölmüş algler ve organik maddelerin birçok türü bulunur. Bu organik maddeler parçalandıklarında deterjanlarda kullanılanlara benzer özellikte, suyun yüzey gerilimini düşüren yüzey aktif maddeler oluşabilir. Bir tarafı suyu iterken diğer tarafı su moleküllerini çeken bu tür kimyasal maddeler genellikle suyun yüzeyini ince bir tabaka halinde kaplar ve deniz suları kıyıya çarptığında köpüklerin oluşmasına neden olur.

Ancak deniz köpüğünün en önemli kaynağı alglerdir ve alg yoğunluğundaki önemli artış kıyılarda oluşan deniz köpüğünün miktarını belirgin olarak artırabilir. 

Kaynak

10. Bazı İnsanları Neden Kan Tutar?

Kanayan bir yara gördüğünüzde beyniniz bu yara sizin olmasa bile bir şeylerin ters gittiğini, ortada panik yapmayı gerektirecek bir durum olduğunu farkeder. Eğer oradaki kan akmaya devam ederse kişi ölecektir ve bunu beyin bilir. Beyin yara ve kan sizin olmasa bile ölmekten içgüdüsel olarak korunmaya programlanmıştır. Bu sırada bilinçaltı panik başlatır ve kalbinize daha yavaş atması emrini verir. Bu emir aslında yaradan akan kanı yavaşlatarak ölümü en azından birkaç dakika geciktirmek amaçlı bir tedbirdir. Kalp yavaşlaması beraberinde beyninize giden kanın miktarını azaltacağı için beyniniz vücudunuzun kontrolünü bir süreliğine sizin bilincinizden alır ve sizi hayatta tutmak üzere kontrole geçer. Bu sırada her yeri çok parlak beyaz olarak görürsünüz çünkü göz bebeğiniz olabildiğince açılmıştır, alnınızdan soğuk terler akar ve kulağınızda çınlama başlar, ayaklarınızın üzerinde durmanız güçleşir.

Yani bu sizin zayıflığınız değil vücudunuzun kendini savunma biçimi, bu da sizi aslında hayatta kalma ilkesine göre daha güçlü yapıyor.

Kaynak

11. Uçak Kanatlarının Uçları Neden Kıvrıktır?

Uçakların havada tutunabilmesi, uçağın kaldırma kuvvetinin kanadın altına uyguladığı farklı basınçlar sayesinde gerçekleşir. Basınç farkından dolayı, kanat üzerinde akıp giden hava, kanat ucunu terk ederken girdaplar (vorteksler) oluşur. Uçakların kalkış aşamasına geçmesinden, tekerlek koyuşuna kadar meydana gelen vorteksleri önlemek için uçak kanatlarının ucuna ilave edilen bu parçalar, kanat uçlarındaki hava akışını düzenleyerek bu noktada meydana gelen sürtünmeyi azaltarak uçağın daha az güç ve dolayısıyla daha az yakıt sarf etmesini sağlar.

Kıvrık kanat uçlarına sahip uçaklar aynı zamanda daha kısa mesafede kalkış yapma kabiliyetine de sahiptir.

Kaynak

Popüler İçerikler

Galatasaray Taraftarından Heyecanın Bir An Bile Eksik Olmadığı Trabzonspor Maçına Tepkiler
Beşar Esad’dan İlk Açıklama: “Ülkeden Ayrılmayı ve İstifa Etmeyi Düşünmedim”
İstanbul Bağcılar ve Ataşehir İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Okullarda Yılbaşı Kutlamasını Yasakladı!