Sorites paradoksu doğunca ayrım yapmak çok zor! Sempatik olup yaşamayı hak eden canlıyla öldürülebilecek canlılara karar vermek sanıldığı gibi basit olmamalı.
Sorites paradoksu doğunca ayrım yapmak çok zor! Sempatik olup yaşamayı hak eden canlıyla öldürülebilecek canlılara karar vermek sanıldığı gibi basit olmamalı.
Hayvan eti tüketimi, hayvanlara yapılan işkencenin sonlanması, hayvan öldürmenin etik yükleri vejetaryenlik ve veganlığın ciddi olarak gündeme alınmasını sağladı. Tabii sürdürülebilirliğe de bu iki diyetin büyük katkısı var.
Tartışmanın bu yanı için herkes hemfikir ancak diğer yanda hangi canlıların canını 'kıymetli' gördüğümüzü masaya yatırmak gerekiyor.
Bunu yaparken hiç düşünmüyor olmamız bir yana yaptığımızın bir hak olduğundan da her nasılsa eminiz. Sineğin de bir canlı olduğunu bilsek de buradaki görüşümüz değişmiyor. Peki kediler ya da köpekler söz konusu olunca onları katletme hakkımız olduğunu düşünmüyoruz? İkisi de canlı, ikisini de öldürmek aynı derecede vahşi.
Basitçe bu görüştekilerin tezi şu:
'Sineğin bizi ısırma ihtimalinin olması ya da gürültü yapması onu ortadan kaldırma hakkı bize tanımıyor. Tıpkı bir kedi bizi tırmaladığında yahut odaklanmamız gereken anda gürültü yaptığında onu öldürme isteği duymamamız gibi, benzer anlayışı sineklere de göstermemiz gerekiyor.'
Bu görüşün uzantısı olarak burada felsefi bir parantez de açmak gerekirse hangi canlının öldürülebilir hangi canlının öldürülemez olduğuna onların 'sempatikliğine' göre karar veriyorsak işimiz zor. Sorites paradoksu bu zorluğun ölçüsünü koyarken şunu sorar.
Ayrım noktası o kadar belirsiz ki sempatik olup yaşamayı hak eden canlıyla ölümü hak eden canlılar arasında seçim yapmak sanıldığı gibi basit olmamalı. Eğer böyle bir basitlik peşindeysek muhtemelen yanlış karar veriyoruz.
Onlara göre bir canlıyı kasten öldürme konusunda bir ayrım yapılamaz ancak sineğin sizi ısırması durumunda kapacağınız bir hastalık olasılığı var, aynı şekilde bakteri ve virüsler de bu riski taşıyor. Virüs ve bakterileri uzak tutmak, onları öldürmek için dezenfektanlar, ilaçlar kullanmak da sinek öldürmekten farksız değil. Ancak sineklerle kedi, köpekler arasında ciddi bir fark var.
Sineklerin bilinci yok mu? Varsa bile insanlara bunu hissettirebilecek boyutta değil. Karıncalar, sinekler ve böceklerin bizler için büyük önem arz etmemesi, çoğunun yaşamını göz kırpmadan alabiliyor oluşumuz onların bunun bilincinde olmayacağı ön kabulüne bağlı.
İnsanın binlerce yıllık geçmişinde bu hayvanların etkisini ve desteğini düşününce durum netleşiyor. Kedilerin ve özellikle köpeklerin insanla olan dostluğu ve sadakati canlılar arasında bir önem sıralaması yapmak zorunda kalındığında büyük etki ediyor. Tabii bu görüş 'göz temasının' da altını çiziyor. Göz temasında bulunup hislerini tahmin etmeye çalıştığımız tüm canlılar için merhametimiz artıyor.
İki görüşü de dinlediniz, sizce hangisi daha mantıklı, daha etik? Yorumlarınızı bekliyoruz.
oldukça basit cevabı. sinekler insanlık tarihinde en fazla can alan hayvanlardır. taşıdığı parazitler ve bakteriler sebebiyle salgınlara ve toplu can kayıplarına yol açar. insanın en büyük doğal düşmanlarından biridir. köpekler ise milyonlarca yıldır insanlara yardımcı olan evrimsel süreç içerisinde içindeki vahşi içgüdüleri körelerek uysallaşan bir can dostudur. insanların sürülerini korumasında , yönetmesinde , avcılık faaliyetinin kolaylaşmasında ( avcı köpeği) yardımcı olan,duyguları hissedip bizle üzülüp bizle sevinen bir hayvandır. bu yüzden sinek ve köpeği karışılaştırmak mantıklı değildir. fakat şuna katılabilirim çinlilerin ya da başka bir toplumun kedi veya köpek yemesi bizim için iğrenç olabilir benim için de mide bulandırıcı fakat gayet normaldir. çinlileri bu kadar vahşi yapan şey köpek yemeleri değil köpeği canlı canlı haşlamalarıdır. orospu çocukları sizi. düzgünce öldür öyle ye canlı canlı yakmak ne lan ?
Gereksiz duyar kasma sivrisineğe kadar geldi ise iyi, demek ki gereksiz duyar kasılacak herşey bitmiş, sona yaklaşılmış. Süreci hızlandırmak için diyorum ki, parazitler, amipler, bakteriler, virüsler can taşımıyor mu? Koronavirüsün canı yok mu kısmi de olsa. Antiviral ilaçlar kitle imha silahlarıdır, antibiyotik kullanmak soykırımdır. Siz de taşın altınıza elinizi sokun, hep birlikte bitirelim bu gereksiz duyar kasma trendini, nefes alalım.
Kedi köpeklerdeki pireleri keneleride öldürmeyelim hatta yaşamaya hakları var bırakın hayvanlarınızı kemirmeye devam etsin. Sinek hayvan değil haşeredir ama köpek kediyle kıyaslamakda hangi kafayı yaşamaktır onuda ben çözemedim. Hatta bağırsaklarınız kurtlanırsa ilaçta kullanmayın onların tamponunuzda yaşamaya hakları var buna biz karar veremeyiz. Bitlenirsek bit ilacıda kullanmayalım biraz kaşınıyoruz die öldürmeye hakkımız yok