Dijital platformların hızla büyümesi ve bütün dünyayı etkisine alan pandeminin olumsuz koşulları nedeni ile sinema salonlarına gösterilen ilgi, azalmış gibi görülüyor. Öyle ki birçoğumuz eskisi gibi vizyona giren filmleri heyecanla takip etmiyoruz. Hatta çoğu kez vizyona giren filmlerden haberdar olunmadığı bile aşikâr. Bu nedenle çok sayıda iyi film gözlerden kaçabiliyor. İşte son beş yılda gösterime giren ve gözden kaçan yapımlar!
Dram komedi türünde bir yapım olan Campeones, kibirli bir basketbol antrenörünü konu ediniyor. İspanya basketbol liginde mücadele eden önemli bir takımın ikinci antrenörlüğünü yapan Marco, birinci antrenörle tartıştığı için kovulur. Bunun üzerine bir de sarhoşken polis aracına çarpan Marco, seçim yapmak durumunda kalır; ya 90 gün boyunca kamu hizmeti yapacak ya da 2 yıl boyunca hapis yatacak! Marco istemeyerek de olsa kamu hizmeti yapmayı kabul eder. Böylelikle kendini zihinsel engelli çocuklardan oluşan Los Amigos basketbol takımının başında bulur. Bir yandan eşiyle sorunlarını düzeltmeye çalışırken diğer yandan da çocuklara koçluk yapmaya çalışır.
Ünlü yönetmen Paul Thomas Anderson imzası taşıyan Phantom Thread, ünlü modacı Reynolds Woodcock'un hayatının bir dönemine eğiliyor. Bek3ar bir modacı olan Woodcock, hayatına giren kadınlarla arkadaşlık eder ve yeni ürünleri için onlardan ilham alır. Reynolds Woodcock'un stabil giden hayatı, Alma'nın karşısına çıkması ile değişmeye başlar. Aşk, Woodcock'un hayatını altüst eder. Filmin başrollerini Oscar ödüllü yıldız Daniel Day-Lewis ve Vicky Krieps paylaşıyor.
Altmışlı yaşlarındaki Victor, La Belle Epoque filminde hayal kırıklıkları olan bir karakter olarak tasvir edilir. Victor'un hayatı, Antoine isimli girişimci ile tanışıktan sonra değişmeye başlar. Hayatının aşkı ile tanıştığı günlere geri dönmek isteyen Victor'un bu istediği, Antonie sayesinde gerçek olur. Böylece Victor hayatının en mutlu dönemine birkaç günlüğüne döner. Gerçeklere dönme zamanı geldiğinde ise Victor'un hayatının en güzel günlerini bırakıp gitmesi hiç kolay olmaz.
Koro şefi olan Halla aynı zamanda çevreci bir aktivist olarak resmedilir. İzlanda'nın harika doğasını sanayinin yıkımından korumaya çalışan Halla, sanayiye savaş açar. Fabrikaların çalışmasını engellemek için elinden gelen her şeyi yapan karakter, 'Dağların Kadını' olarak anılmaya başlar. Amansız bir mücadelenin içindeyken önceden yapmış olduğu evlat edinme başvurusundan da yanıt gelir. Ne yazık ki Halla hayalleri arasında bir seçim yapmak zorunda kalır.
Grey Trace, eşiyle birlikte vahşice bir saldırıya uğrar. Eşini saldırıda kaybeden Trace, saldırı sonrası felç kalır. Belden aşağısı tutmayan acılı genç adam, bir gün milyarder mucitten güzel bir teklif alır. Bu teklife göre mucit deneysel bir tedavi uygulayacak ve Grey Trace'in vücudu da gelişecek. Tedavi kabul eden Trace'in bedenine STEM olarak tanımlanan bir yapay zekâ implantı yerleştirilir. Başarılı geçen tedavi sonucunda insanüstü yeteneklere kavuşan Grey Trace, eşini öldürenlerden intikam almak ister.
17 yaşında bir genç olan Simon Spier, eşcinsel olduğunu ailesinden ve arkadaşlarından saklar. Simon'ın sorunu ise sadece eşcinsel olduğunu saklamaktan ibaret değil. İnternet üzerinden konuştuğu bir sınıf arkadaşına da âşık olan Simon, arkadaşının kimliğini gizli tutması üzerine kim olduğunu öğrenemez. Simon'ın bu iki temel sorununun üstesinden gelmesi gerekir.
Orduda görevli olan Markus, eşini trajik bir tren kazasında kaybeder. Kızı Mathilde ile ilgilenmek için Danimarka'ya dönen Markus, bir yandan yeni hayatına uyum sağlamaya çalışırken diğer yandan da eşinin ölümüne neden olan tren kazasının altında başka bir gerçek olduğunu öğrenir. İntikam yemini içer ve büyük bir mücadelenin içine girer.
Hamile olduğunu öğrenen Jule, bu haberi erkek arkadaşına vermek için eski karavanıyla Portekiz'e doğru yola çıkar. Jule yolculuk esnasında bir benzinlikte Jan adında genç bir adamla tanışır. Jan'ın yollarda olmasının nedeni ise biyolojik babasını bulmak. Yolculuğa beraber devam eden Jule ve Jan; seyahat boyunca kapitalizm, aşk, ilişkiler ve insan doğası üzerine hararetli bir sohbetin içine girer.
Rütbesi sadece masa başında çalışacak seviye indirilen polis memuru Asger Holm, ofiste acil durumlar için gelen telefonları yanıtlar. Sıkıcı günler geçiren polis memuru Holm, kaçırıldığını iddia eden bir kadının acil çağrısına cevap verir. Holm kadına yardımcı olamadan bağlantı kesilir. Polis istasyonuna tıkılıp kalan Holm'un kadını kurtarmak için zamanı giderek azalır.
Harvard'dan yeni mezun olan genç avukat Bryan, haksız yere hapis yatan bir adamın davasını üstlenir. 18 yaşında genç bir kızın ölümünden sorumlu tutulan Walter McMillian, ölüme mahkûm edilir. Bryan, Walter McMillian'ın suçsuz olduğunu kanıtlamaya çalışırken aslında ırkçılığa karşı savaş açtığını fark eder. Just Mercy'nin başrollerini Michael B. Jordan, Jamie Foxx ve Brie Larson paylaşıyor.
Never Look Away, Nazi rejiminde geçirdiği çocukluğunu ve komünizm etkisi altında sürdürdüğü gençliği unutmayan Kurt Barnet adında bir sanatçıyı konu ediniyor. Üniversitede tanıştığı Ellie'ye âşık olan Kurt, Ellie'nin babası profesör Seeband'ın engellerine takılır. Aynı zamanda profesörün yıllar önce işlediği bir suç da Kurt ile yollarının kesişmesine neden olur. Kurt, geçmişini bırakıp sanatına odaklanmak istese de bu o kadar kolay olmaz.
Dokuz yaşında tuhaf bir kız olan Benni, filmde sosyal hizmetler kurumunun çatısı altında yaşayan sorunlu biri olarak resmedilir. Çalışanların kâbusu olan Benni, kendisine birçok kez koruyucu aile bulunsa da her defasında ailelerin yanından kaçmayı başarır. Benni'yi okula götürmekle görevli olan Micha ise zaman içinde küçük kızla farklı bir bağ kurar. Benni'yi kampa götüren Micha, küçük kızın hayatının en güzel yıllarını geçirmesine neden olur. Benni ise kamp sonrasında evsiz olduğu gerçeğiyle bir kez daha yüzleşir.
Three Billboards Outside, Missouri; kızının katili bulmak için çabalayan acılı bir anneyi merkezine alıyor. Kızının katilinin aylardır bulunamaması üzerine cüretkâr bir hamle yapan acılı anne, bölgenin ücra bir yolunda üç billboard kiralar ve kentin polis şefine tartışmalı bir mesaj yazar. Şefin sağ kolunun da olaya karışmasıyla anne ve polis arasında bir tür savaş başlar.
Andhadhun filminde görme engelli bir piyanist, kendini işlememiş olduğu suçun ortasında bulur. Londra'da vereceği konser için hazırlanan görme engelli piyanist Akash, ünlü bir oyuncu ile tesadüfen tanışır ve oyuncudan beklemediği bir teklif alır. Eşine sürpriz yapmak isteyen oyuncu, piyanistten evlerine gelerek kendileri için konser vermelerini ister. Oyuncunun evine giden Akash artık hiç alakası olmadığı suçun içine sürüklenir.
Lübnanlı Zain'in hikâyesini konu alan Capharnaüm, güçlü bir drama. Kendisini istismar eden ailesine karşı çıkarak evi terk eden Zain, bir yaşam savaşının içine düşer. Etiyopyalı mülteci Rahil'e ve bebeği Yonas'a da sahip çıkan Zain, en sonunda şiddet suçundan hapse girer ve mahkemede adalet mücadelesi verir. Filmin yönetmen koltuğunda Nadine Labaki oturuyor.