TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Öğretim Üyesi Atılım Murat’ın bu konudaki değerlendirmesi şöyle: 'Piyasada kredi bulmak zor. Özel bankalarda faiz yüksek ama kamu bankalarının da kredi verme konusunda istekli davranmadığını biliyoruz. Kamu tarafı da bu konuda zorluk çıkarıyor. Burada da en önemli kriter düşük faiz olacak. Tavsiyem finansman bulmanın bu kadar zor olduğu bir dönemde özel sektör, esnaf ve ihracatçı enflasyonun yüzde 50’ye gittiği bir ortamda düşük faizi buluyorsa kesinlikle krediyi alsın.'
Sunulacak paket esnaf, işletmeci ve üreticiler için önemli bir nefes anlamına gelse de Atılım Murat’a göre paketin büyüklüğü enflasyon için büyük riskler de barındırıyor. Murat, 'Eğer 60 milyar TL’nin üzerinde bir büyüklüğe çıkılırsa ki özel sektörün talebi bu şekilde. Bu durum büyümeyi arttıracağı için enflasyon hesabını da bozabilir' diyor.
Murat’ın altını çizdiği bir diğer nokta ise daha önce uygulanan KGF paketleri çerçevesinde verilen kredilerin amacı dışında kullanılması. 2017’de uygulanan paketin büyüklüğünün 250-300 milyar lira olduğunu ifade eden Murat, 'O dönem bir kontrol olmadığı için verilen krediler döviz alımında, gayrimenkul yatırımında ve otomobil alımında kullanıldı. Böylece amacına uygun bir gerçekleşme olmadı. Şimdi bunlara da dikkat edileceğini ve buna göre şartlar getirileceğini düşünüyorum. Ancak böyle üretime ve istihdama döner' dedi.
İş dünyası ise verilen kredilerin rahat bir ortam sağlaması için katı kuralların uygulanmamasını istiyor. TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turhan, 'Daha önce uygulanan kurallar işleri zorlaştırıyordu. Bence bu kadar katı kuralların uygulanmasına gerek yok. Zaten bankalar dosya ve diğer masraf kalemleri ile maliyetleri yukarı çekiyor. Bunların esnetilmesi gerekiyor' değerlendirmesinde bulundu.