Recep İvedik'in 6. filmi vizyona girmek üzereyken hemen 'Nerede o eski komediler...' güzellemesi başladı. Acaba Şaban karakteri ile Recep İvedik karakteri arasında hiçbir fark yok mu?
Recep İvedik'in 6. filmi vizyona girmek üzereyken hemen 'Nerede o eski komediler...' güzellemesi başladı. Acaba Şaban karakteri ile Recep İvedik karakteri arasında hiçbir fark yok mu?
Bu kodlar bir araya geldiğinde ortaya çıkan mizah da kimine göre 'bizden birinin' mizahı kimine göreyse 'saçma sapan' bir gürültüden ibaret. İlk grup Recep İvedik karakterinin tüm esprilerini kendi hayatında uygulayacak kadar benimsemiş, ikinci gruptakiler ise bu nefreti her alanda paylaşmaya yemin etmiş.
Ortasını bulmak imkansız.
Vizyona girdiği anda salonlara akın ediyorlar, bir değil iki kez izliyorlar ve ortaya çıkan iş onları hayli eğlendiriyor. Ayrıca geçici bir eğlence de yok ortada, kişiler bu mizahı kendi hayatlarında benzer olaylar etrafında da uyguluyorlar. Belki de buradaki kilit noktayla karşılaştık: Recep İvedik serisinde yaşanan olaylar gerçek hayatta karşılaşılan olayların sadece biraz daha abartılmış hali.
Bu sorunun yanıtı için çok uzaklara gitmeye gerek yok, yani Recep İvedik tarzı gündelik olayları abartı tepkiler, yorumlarla harmanlama mizahı Batı'da da çok yaygın hatta buna 'slapstick komedi' deniyor. Salak ile Avanak bunun mükemmel bir örneği. Recep İvedik bu mizahın yerelleştirilmiş hali.
Peki, biraz daha ileri gidelim. Recep İvedik aslında Kemal Sunal'ın canlandırdığı Şaban karakterinin günümüzdeki hali mi?
Bu küçümseme refleksinin iki ayağı var.
İlki, geçmişin romantize edilmesi, eskiden yapılanların bugünden daha iyi olduğuna inanılmasıyla ilgili. 'Nerede o eski bayramlar?' da 'Eskiden Beyoğlu parfüm kokardı.' da aynı romantizmin sonucu ve Şaban - Recep İvedik tartışmalarının bu tip bir yönü var.
Recep İvedik'in sadece küfür ederek espri yapması da bunun devamında geliyor. Genelde eleştiriler de bu civarda bitiyor, 'Şaban efsane Recep İvedik ise dünkü çocuk' eleştirilerine geçiliyor.
İki karakterin de temel özelliği yaşadıkları dönemin özeti olmaları. Şaban'ın rol aldığı döneme bakılacak olursa ülke atmosferi, mizah anlayışının genel hali, hızlı tüketimin ve teknolojinin mevcut olmayışı birleştiğinde her şey karakterin yapısıyla uyuşuyor.
Şehirleşmenin görece yükselişe geçtiği ve şehirde yaşayan kişi profilinin dönemin elitlerinden oluştuğu yıllardan bahsediyoruz. Şaban görece kırsalı temsil eden bir karakter olsa da mizahın yönüne karar veren bu entelektüel kitle.
Şöyle anlatalım, 80'lerde şehirli olarak tanıtacağımız kitle karşısında ürkek bir duruşu temsil eden Şaban'ın yerini 2000'lerde şehri fetheden kırsalı temsil eden Recep İvedik aldı. Sadece bu seride değil, son 10 yılda ortaya çıkan tüm yapımlar benzer bir motiften besleniyor zaten.
Cahilin okumuştan daha fazla sesinin çıktığı, vasatın tahakküm ettiği bu döneme ayna tutacak farklı bir karakter düşünmek mümkün değil. Nasıl ki Şaban döneminin entelektüel hayatını anlatıyor ve sokağa ışık tutuyordu, Recep İvedik de benzer bir biçimde son dönemin Türkiye profiline ışık tutuyor.
Biraz abartsa da ortada olan her şey gerçek. Belki de bu bizi rahatsız ediyordur, ne dersiniz?
Ne deriz, ne deriz... Reklam için para almışsınızdır deriz...
Bu editöre sadece "Eşşolu eşek" denir.
yok artık... reklam yapıp süslemek için milleti de aptal yerine koymaya çalışma admin... yuh diyorum