Nazım Hikmet'in Yahya Kemal Beyatlı'ya Posta Koyduğu Aşk: Hocam Olarak Girdiğin Eve Babam Olarak Giremezsin

Tarihe geçen aşkların çoğu hüsranla sonuçlanmıştır. Bu da onlardan biri. Ancak diğerleri gibi iyi ve örnek bir aşk olarak anılmıyor. Çünkü içinde terk ediş, kaçış ve büyük aşka ihanet vardı.

Kaynak :1, Aysel Hacır, Celile Hanım, Minval Yayınevi, 2016.

Yahya Kemal ile Celile Hanım'ın yolu, 1916'da bir Bektaşi dergahında kesişti.

İkisinin de Bektaşilik ile bir alakası yoktu. Yahya Kemal'i Yakup Kadri, Celile Hanım'ı ise bir dostu oraya götürmüştü.

Celile Hanım eşi Hikmet Bey'den ayrılmak üzereydi o dönemde. Yahya Kemal ise bekardır ve ilk görüşte aşık olmuştur. Bu aşkının elbette karşılığı vardır.

Terakki adlı şiirinde şöyle anlatır:

'Yollarda kalan gözlerimin nûrunu yordum,

 Kimdir o, nasıldır diye rüzgârlara sordum,

 Hulyâmı tutan bir büyü var onda diyordum,

 Gördüm: Dişi bir parsın elâ gözleri vardı.'

O karşılaşmadan sonra ikili arasında bir aşk başlar. Eşinden boşanan Celile Hanım, kendisinden dört yaş küçük Yahya Kemal'e kaptırmıştır kendisini.

Celile Hanım, sevgilisinin Ada'daki eviyle Nişantaşı'ndaki kendi evi arasında mekik dokuyordu.

Aslında iki aşık arasında zaten bir bağ vardı. Celile Hanım'ın oğlu Nazım Hikmet, Heybeliada Bahriye Mektebi'nde Yahya Kemal'in öğrencisiydi.

Nazım Hikmet hafta sonları annesinin yanına çıktığında Yahya Kemal'den evde özel ders alıyordu.

Bu dersler sırasında ikili arasındaki ilişkiyi fark eden Nazım Hikmet, sevgililere ilk darbeyi vurdu.

Bir gün ders için eve gelen hocasının cebine şu notu koydu: "Hocam olarak girdiğiniz bu eve babam olarak giremezsiniz!"

Bu karşıtlığa rağmen Celile Hanım vazgeçmedi. Hatta evlilik hazırlıklarını bile tamamladı.

Damatlık gömlekler bohçalanmış, yeni ev için eşyalar alınmış, eşe dosta haber gönderilmişti.

Fakat Yahya Kemal aynı fikirde değildir. O, evlilikten kaçmaya yöneldi.

Yakın arkadaşı Yakup Kadri'ye 'Bu kadar dile gelmiş bir kadınla ben nasıl evlenebilirim? Sonra herkes bana ne gözle bakar?' dedi.

Ve bir sabah Celile Hanım'a gelen mektup, büyük aşkı tamamen bitirdi.

Bu şok üzerine Celile Hanım derhal Paris'e gitti. Resim eğitimi aldıktan sonra İstanbul'a döndü ve bir paşazade ile kısa süreli bir evlilik geçirdi. 

Yahya Kemal ise İstanbul'da kaldı. Hayatına giren birçok kadına rağmen hiç evlenmedi.

Yıllar sonra yaşanan iki olay ise tam anlamıyla bu aşka ihanetti. 1938'de Celile Hanım, milletvekili Yahya Kemal'e oğlu için bir mektup yazar.

Oğlu Nazım Hikmet artık tanınmış bir şairdir ve siyasi görüşleri nedeniyle tutuklanmıştır.

Siyasi görüşü nedeniyle tutuklu bulunan Nazım Hikmet için yardım istiyordu. Fakat bu mektuba hiçbir zaman dönüş yapılmadı. Yahya Kemal, eski aşkını yüzüstü bırakmıştı.

İkinci olay ise 1950 yılında yaşandı. Celile Hanım, hapiste olan oğlu için Galata Köprüsü'nde açlık grevine başlamıştı. Önünden geçen Yahya Kemal de onu gördü, fakat görmemezlikten geldi...

Celile Hanım 1956'da hayatını kaybeder, Yahya Kemal ise iki yıl sonra...

Geriye ise defterlerin arasından çıkan bir gül ve not kaldı. "Aşkından vazgeçmediğim kadının, o veda gecesi nadide göğsünden aldığım çiçektir...1919."

Popüler İçerikler

Temsilcimiz Ege Karabenli İlk 10'da: Mr. World 2024 Erkek Güzellik Yarışması'nın Birincisi Belli Oldu!
Bakanlık, Valiliklere Talimat Gönderdi: "Belediye Kreşlerini Kapatın"
Çiçekten Para Mı Kazanacaksın Deyip Güldüler: Şimdi Bir Kilodan 500 Bin Lira Kazanıyor
YORUMLAR
25.01.2019

ulan kadını önce tavlayıp sonra orospu diye etiketleyerek vazgeçmişsin, sonrasına yine yüzüstü bırakmışsın. Seni de adam bilirdik

25.01.2019

okurken anlamadın galiba, nazım hikmet'in mesajı üzerine vazgeçti yahya kemal ve yalandan bahane uydurdu.

25.01.2019

Uyuz oldum Yahya Kemal e.

26.01.2019

cok kopuk bir hikaye olmuş aşık olmuş sonra kötü kadın ilan etmiş, sonrada "Aşkından vazgeçmediğim kadının, o veda gecesi nadide göğsünden aldığım çiçektir...1919." demiş ne bu şimdi ne sacma bir aşk hikayesidir

yiyişmeye evet. evlenmeye hayır nesini anlaymadık ? Şimdiki ilişkiler işte. ...

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ