14 ton çelikle inşa edilen bu oda, Dünya'ya çok benzeyen ve bir zamanlar yaşanabilir durumda olduğu düşünülen Venüs gezegeninin şartlarını aslına uygun biçimde taklit ediyor.
Oda, ilk olarak 2014 yılında kullanılabilir duruma geldi ve o günden bu yana metal, seramik, kablo ve elektronik cihazlar gibi pek çok farklı materyalin GEER'ın içinde ne kadar uzun süre dayanabileceği test edildi.
GEER üzerinde çalışan kimyager ve malzeme bilimcisi Gustavo Costa, konu hakkında şunları söyledi:
'Venüs'ü son ziyaret eden araştırma araçlarından biri, 1982 yılında gönderilen Venera 13'tü ve bu araç gezegenin şartlarına yalnızca 2 saat 7 dakika dayanabildi. Odanın şartları gerçekten çok acımasız, adeta dünya üzerinde bir cehennem gibi...'
Venüs aynı zamanda Dünya benzeri bir atmosfere sahip ve Güneş'e uzaklığı bakımından yaşama elverişli (suyun sıvı halde bulunabileceği) bir noktada yer alıyor. Bazı araştırmacılar, gezegenin iki milyar yıl boyunca sıcak, sığ okyanuslara sahip olduğunu düşünüyor. Eğer bu iddia doğruysa, Dünya'yı referans aldığımızda bu süre yaşamın ortaya çıkıp gelişebileceği bir uzunluğa işaret ediyor.
Kısacası Venüs bugün, Güneş Sistemi'nin en korkutucu mekanı olarak adlandırılıyor ve gezegenimizi daha iyi anlamamız için iyi bir örnek teşkil ediyor. Bunu biliyoruz, çünkü bugüne kadar gezegene çoğu Sovyerler Birliği tarafından olmak üzere 8 uydu ve 10 uzay aracı gönderildi.
Venüs'ün atmosferi, Dünya'nın atmosferinden 100 kat daha kalın ve %97'si karbondioksitten oluşuyor. Gezegende rastlanan ortalama sıcaklık ise 462 derece. Bu sıcaklık, kurşunu eritmek için bile yeterli... Ancak gezegenin yüzeyine inildiğinde uzay araçlarına ne olacağı konusu, GEER projesi sonuçlanana kadar bir muamma olmayı sürdürecek.
Bir makine, Venüs'te bulunduğunu bildiğimiz tüm gazları birbirine karıştırıyor ve bir ısıtıcı bu gazları ısıtıyor. GEER'ı ısıtmak iki buçuk gün, soğutmak ise beş gün sürüyor.
Gonzo, Venüs'e yapılacak bir seyahatin epey tehlikeli olduğunun altını çiziyor:
'Dünyamızda su buharının oluşturduğu bulutları Venüs'te sülfürik asit oluşturuyor ve gezegenin yüzeyine ulaşabilmek için öncelikle onları aşmamız gerekiyor. Bu, çok korkutucu...'
Bu uydu, Akatsuki adını taşıyor. Amerika ise 1989 yılından beri gezegene uzay aracı göndermiyor. GEER ile yürütülen çalışmaların 2023 yılında meyvesini vermesi ve tasarlanacak uzay aracının belirli bir süre için Venüs'ün atmosferine girerek orada bulunan gazlardan örnek alması ve gezegen yüzeyini ilk kez detaylı bir şekilde görüntülemesi bekleniyor. Kısacası bu gizemli gezegenin sırlarına vâkıf olmak için bir süre daha beklememiz gerekiyor...
cidden neden böyle saçma başlıklar yapmaya başladınız? içerikle başlığın zerre alakası yok. sırf tıklanma için yapıyorsanız bile kaliteli bilginin kaybolmasına sebep oluyorsunuz. diyelimki ben başlığı unuttum aklımda içerik kaldı ve bunu bu sitede okuduğum için burada arattım. o da ne isteiğim bilgiye erişimim olmuyor çünkü daha fazla tık uğruna alakasız bir başlık koymuşlar. bu tarz alakasız başlıklı şeyler okumak isteseydik milliyet hürriyet gibi saçma haber sitelerine giderdik. sizi cezbedici yapan sey farklı olusunuzdu. sıradanlaştıkca değersizleşiyorsunuz
Cehennemi yaşamak için oda hazırlamaya gerek yok,herhangi bir Ortadoğu ülkesine yahut bizzat Türkiye'ye bilet alın yeter.Çançinçonların uydusunun ismi de pek manidar bu arada.Kisame is maa nigguh.
"NASA'nın Glenn Araştırma Merkezi'ndeki bilim insanları, son beş yıldır GEER projesi üzerinde çalışıyor." Biz de Marmaray'ın 1998 de projesini tamamlayıp, 2004 de temelini atıp, 2013 de açılışını yapıp, maliyetine ise 3.3 Milyar TL ödemiştik. Şimdi tekrar üzülebiliriz.. Türkiye ne zaman bilime yönelecek, işte o zaman ne terör ne de yoksulluk olacak. İddia ediyorum ki o gün geldiğinde, refah içinde yaşayan bir ülke olacağız, belki de Orta doğu da böyle olan tek ülke olacağız, hatta Orta Doğu da bulunmayan bir ülke konumuna bile gelebiliriz. Umudum bu yönde en azından.