Gündemimizde kendisine pek de yer bulamayan kuraklık problemi, aslında Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı en büyük sorunlardan birisi. Öyle ki geçtiğimiz günlerde Amasya'nın yalnızca 10 günlük suyu kaldığı açıklanmış, kentte geceleri su kesintisi uygulamasına gidilmişti.
Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA), Türkiye'de yaşanan kuraklığın tehlikeli bir seviyeye geldiğini 2021 yılında duyurmuş, düzenli yağmur yağmazsa mahsul alımının da tehlikeye gireceğini açıklamıştı.
Türkiye Tabiatını Koruma Derneği (TTKD) Bilim Danışmanı Dr. Erol Kesici yaptığı açıklamalarda Türkiye'nin yaşadığı kuraklık sorununa parmak basarak geriye kalan 54 gölde de kuraklık tehlikesi ve aşırı kirliliği yaşandığını aktardı.
Kellah Gölü yıllar içerisinde tamamen kurudu, bozkırın ortasında yalnızca bembeyaz bir tuz birikintisi kaldı.
Yapılan ölçümlere göre, Van Gölü'nün su seviyesi son yıllarda önemli ölçüde düştü. Bölgedeki yağış miktarları azaldı, yaz aylarında sıcaklıkların artmasıyla buharlaşma oranı da arttı.
Dr. Kesici, özellikle son yıllarda kuraklığın ve kirliliğin arttığına dikkat çekerek Türkiye'de 'iyi denilebilecek bir tane bile' göl olmadığını belirtti.
“Kentlerin iklimine göre bitki dokusu ve tarımsal üretimler günün bilimsel koşullarına göre düzenlenmeli. Türkiye’de şu an iyi denilebilecek, parmakla gösterebileceğimiz bir tane dahi gölümüz yok.”
çölleşmeye yakın bir iklimimiz var. Güzel yerleri kapmışlar bize bu sahte cennet vatanı bırakmışlar. İstediğin kadar önlem al yapılacak pek bişey yok. Belki barajlar yerine büyük yer altı su depoları yapılmalı buharlaşma ile kayıp çok oluyor.