NASA’nın Truva Gök Taşlarına Gönderdiği Lucy Uzay Aracının En İlginç Özelliklerini Açıklıyoruz

İlk kez bir uzay aracı Jüpiter'in yörüngesinde bulunan Truva gök taşlarına gidiyor. Lucy'nin taşlarda bulacağı şeyler, Güneş Sistemi'nin tarihine farklı bir açıdan bakmamızı sağlayabilir. Bu önemli yolculuğu ve Lucy aracını özel kılan şeyleri merak ediyorsanız içeriğimize buyrun. 👇

NASA, bu aracın gezegenlerin evrimi konusundaki anlayışımızı kökünden değiştireceğini iddia ediyor.

10 gün kadar önce 16 Ekim'de fırlatılan Lucy, Jüpiter'in yörüngesine çekimsel olarak hapsolmuş iki uzay kayacı grubu olan Truva gök taşlarına doğru yola çıktı. Gruplardan biri Jüpiter'in yörüngesinde dönerken diğer Güneş'in yörüngesinde olup gaz devinin peşinde dolanıyor.

Bilim insanları, gök taşlarının farklı yerlerde oluşmuş olabileceğini düşünüyor.

Güneş'e farklı uzaklıklarda oluştuğu sanılan gök taşları daha sonra şu anki konumlarına ulaşıp bir araya gelmiş olabilir. Bu gök taşlarının Güneş Sistemi'ndeki en eski ve bozulmamış cisimler olma olasılığı da mevcut. Yani Lucy, ziyaret edeceği nesne türlerinden barındırdığı araçların çalışma şekline kadar pek çok ilke imza atacak.

Gök taşları, Lagrange noktalarında bulunuyor.

Bu noktalarda Güneş ve Jüpiter'in yer çekimleri etkili bir şekilde birbirlerini nötrlüyor. Yani yörüngeleri milyarlarca yıldır sabit duruyor. Görevin baş araştırmacısı Hal Levison gök taşlarının konumuyla ilgili olarak, 'Muhtemelen gezegenin oluşum sürecinin son aşamasında yörüngeye yerleştiler.' diyor.

Bu durum, tüm gök taşlarının aynı olduğu anlamına gelmiyor.

Bazı gök taşlarının gri, bazılarının kırmızı olduğu gözlemlenmişti ki bu, yörüngeye yerleşmeden evvel farklı yerlerde oluşmuş olabilecekleri anlamına geliyor. Gri olanların Güneş'e daha yakın, kırmızı olanların ise daha uzakta oluştuğu tahmin ediliyor. Gök taşları incelenerek dev gezegenlerin şu anki konumlarına yerleşmeden önce hareket edip etmedikleri ve ettiyseler ne zaman ettikleri anlaşılabilir. Gök taşları, Güneş Sistemi'nin oluşumuyla ilgili temel bilgiler sağlayabilir.

Lucy toplamda sekiz gök taşını ziyaret edecek.

12 yıl sürecek görev boyunca Mars ve Jüpiter arasında kalan ana gök taşı kuşağındaki gök taşlarından birine ve de yedi Truva gök taşına uğrayacak. Daha önce tek bir görevde bu kadar çok gök taşı ziyaret edilmemişti. Lucy'nin amacı nerede oluştukları ve Lagrange noktalarına nasıl ulaştıkları konusunda ipucu elde etmek. Bunun için de gök taşlarının yapısını, şeklini, yer çekimi miktarını ve yüzeyini inceleyecek.

İlk gök taşına 2025'in Nisan ayında varacak.

Ardından Güneş'in yörüngesinde dönen Truva grubundaki beş gök taşına (Ağustos 2027'de Eurybates ve Queta'ya, Eylül 2027'de Polymele'ye, Nisan 2028'de Leucus'a ve Kasım 2028'de Orus'a) uğrayacak. Son olarak da Jüpiter'in ötesine geçip 2033'ün Mart ayında arka tarafta kalan gök taşlarından Patroclus ve Menoetius'u ziyaret edecek.

Hiçbir gök taşının üzerine inilmeyecek.

Aksine her birinin uzaydaki hızına göre saniyede 3 ila 5 metre yol alarak yüzeylerinden 965 kilometre uzaklıkta konuşlanılacak. Yolculuk sırasında gök taşı kümelerinden geçerken çarpışma endişesi yaşanmayacak. Toplamda 7.000 kadar Truva gök taşı olduğunu bilinse de bunlar birbirlerinden epey uzaktalar.

Bunca yere uğrayabilmek için karmaşık bir rota izlenecek.

Öncelikle, Lucy'nin ilk gök taşına doğru ilerleyebilmesi için çekim desteğine ihtiyacı var. Bunu da Dünya'nın çevresinde iki kez tur atarak elde edecek. Ekim 2022'de gezegenimizin yüzeyine 300 kilometre uzaklıkta bulunacak olan uzay aracı teleskop aracılığıyla görüntülenebilecek.

Aralık 2030'da Dünya'ya geri dönecek.

Ancak iniş yapmak için değil, bir yıldan fazla süre önce keşfinin tamamladığı Truva sürüsünün ardından Jüpiter'in ötesindeki gök taşlarını da gözlemleyebilmek için çekim desteği almaya gelecek. Görevini tamamladığında Dış Güneş Sistemi'ne gidip Dünya'ya geri dönen ilk uzay aracı unvanına sahip olacak.

Uzay aracı, bir de enerji alanıyla ilgili bir rekor kıracak.

Zira Güneş'ten 850 milyon kilometre uzakta güneş enerjisiyle çalışacak. Bunu gerçekleştirmek için Lucy'e bir çift devasa güneş paneli takıldı. Lucy ve güneş panelleri boydan boya beş katlı bir apartmanla aynı uzunluğa sahip ve panellerde 4.000 güneş pili bulunuyor. Ekip, aracın Güneş'ten uzaklığına göre ne kadar enerjiye ihtiyacı olduğunu hesaplayarak ayarlamalarını buna göre yaptı.

NASA görevlerinin isimleri genellikle ünlü bilim adamlarından alınır ya da görev açılımının kısaltmalarından oluşur.

Lucy ise adını bir fosilden alıyor. Truva gök taşlarının Güneş Sistemi'nin tarihine dair sırlar barındırdığı düşüncesinden ötürü böyle alışılmadık bir isim verilmiş. Zira 1974'te 3.2 milyon yıl önce yaşamış bir atamızın fosilini keşfeden paleoantropolog Donald Johanson ve yüksek lisans öğrencilerinden biri, o gece kamplarından Beatles'ın Lucy in the Sky with Diamonds şarkısını dinledikten sonra fosile Lucy adını vermiş. İşin ilginci, uzay aracının ziyaret edeceği ilk gök taşının adı da Donaldjohanson.

Bilim insanları iki olay arasında bir bağlantı kurdu.

Zamanında Lucy fosilinin incelenmesi nasıl insanlık tarihini anlamamız açısından devrimsel bir niteliğe sahip olduysa, Truva gök taşlarının incelenmesi de Güneş Sistemi'nin tarihini anlamamız açısından devrimsel bir niteliğe sahip olacak. İşte bu yüzden uzay aracına fosilin adı verildi. Lucy'deki araçlardan birinde ışık hüzmelerini ayırmasına yardımcı olması için bir elmas bile bulunuyor. NASA gerçekten Lucy ile birlikte gökyüzüne bir elmas gönderiyor...

Bu içeriklere de göz atabilirsiniz 👇

Uzay Konusunda Büyük İşler Başaran NASA Şimdi de Kasıtlı Olarak Gök Taşı Vurmaya Hazırlanıyor!
Uzay Konusunda Rakiplerinin Bir Adım Önüne Geçmek İsteyen Çin, Gemi İnşa Etmeye Hazırlanıyor
Geçmişte Farklı Bir Cisim Olduğu Düşünülen Devasa Kuyruklu Yıldız Son Sürat Güneş Sistemi'ne Yaklaşıyor!

Popüler İçerikler

"Aşk Solcudur..." Kızılcık Şerbeti'nde Deniz Gezmiş Anıldı
Kadınların Kırmızı Ruj Sürerek "Çiftleşme" Mesajı Verdiğini İddia Eden Uzman
Tolunay Kafkas, "El Sıkmama" Olayına Müdahil Oldu: Hedefinde Volkan Demirel Var