Mustafa Kemal'i Samsun'a O mu Gönderdi: Vahdettin İle İlgili Hangi Tarihçi Ne Diyor?

Belki de son 10 senedir bitmeyen garip bir tartışmamız var: Osmanlı'nın son padişahı Sultan VI. Mehmed, Vahdettin bir kahraman mıydı, hain miydi? Mustafa Kemal'i gizli bir operasyonla Milli Mücadele'yi başlatması için Samsun'a o mu gönderdi yoksa Mustafa Kemal'i ayak altından çekmek mi istedi? Tarihçiler bu sorulara cevap verip duruyor, biz de bu cevapları sizler için derledik.

Aslında tartışma Murat Bardakçı ile alevleniyor... Son günlerde adını sıkça duyduğumuz Bardakçı bu durum için son olarak şöyle söylüyor: "Vahdettin'in 'Git Paşa ülkeyi kurtar.' dediği yok, böyle bir şey yok!"

Bardakçı, Mustafa Kemal Paşa'yı bir 'müfettiş' olarak Osmanlı devletinin gönderdiğinin, padişahın ise kararnamede sadece onayı olduğunun altını çizer. Eğer ortada bir operasyon varsa der Bardakçı, bunu hazırlayanın askerler olduğunu, hükumetin tasdik ettiğini ve padişahın onayladığını söyler. Yani Samsun'a gidiş, Vahdettin'in aldığı bir karar değildir ve ne padişahın ne de Mustafa Kemal Paşa'nın yazdıklarında böyle bir ifade yoktur.

Bu tartışmanın yaşandığı programlardan biri olan "Tarihin Arka Odası"nın sunucusu tarihçi Erhan Afyoncu da Bardakçı gibi düşünür.

Şöyle der: Harbiye Nezareti, Osmanlı Genelkurmayı Milli Mücadele'yi çok sıkı şekilde destekliyorlar. (...) Arada Damat Ferit gibi abuk subuk adamlar gelmesine rağmen çoğunluk Milli Mücadele'nin arkasında. Ayrıca Milli Mücadele'nin başlatıcısı olmanın Sultan Vahdettin'in taşıyabileceği bir yük olmadığını söyleyen Afyoncu o dönemde padişahın oldukça arka planda olduğunu belirtiyor.

İlber Ortaylı, Sultan Vahdettin'in hain olabilecek kadar yabancı dil bilmediğini söylerken ayrıca devlet tecrübesinden oldukça yoksun bir padişah olduğunun altını çiziyor.

Ayrıca Vahdettin'in padişah olduğu dönemde İstanbul'un küçük bir kısmına ancak hakim olabildiğini söyleyen Ortaylı'ya göre padişahın İstanbul'da bile hükmü kalmamışken bir Milli Mücadele başlatıcısı olduğunu düşünmek oldukça garip bir durum.

Emrah Safa Gürkan'a göre Vahdettin bir hain değil ancak yetersiz...

Gürkan, Milli Mücadele'yi başlatmak adına Mustafa Kemal'i Samsun'a gönderenin Vahdettin olmadığı konusunun altını çiziyor. Gürkan'a göre Mustafa Kemal'e geniş yetkiler verilerek Samsun'a gönderilmesi konusunun da tartışılması gerekiyor: Bu durum devletin mi yoksa İttihatçıların mı işi? Ayrıca ünlü tarihçi Vahdettin için 'hain' kelimesinin boş olduğunu, yöneticilerin kendi çıkarlarını düşünmesinin normal olduğunun altını çiziyor.

Sinan Meydan ise Vahdettin'in hainliğine başka bir noktadan bakıyor:

Meydan'a göre de Mustafa Kemal bir müfettiş olarak gönderilmiştir ancak Paşa, bir direniş başlattıktan sonra Vahdettin'in ve Damat Ferit Paşa'nın tutumu onları 'hain' yapar. Çünkü Mustafa Kemal önce görevden alınmış sonra ise hakkında idam fermanı çıkartılmıştır.

Son günlerin bir başka popüler tarihçisi Ümit Doğan ise dün yaptığı bu Twitter paylaşımında belgeleriyle şöyle bir iddiayı gündeme getirerek Vahdettin ve Damat Ferit'in "hainliği" konusunun başka yerlere vardığını iddia ediyor.

İlgili twit silinmiş ya da sahibi tarafından gizlenmiş.

Tarihçilerin kutbu, Halil İnalcık ile bitirmek istedik. Gazeteci Melih Aşık'ın 24 Temmuz 2005 tarihli köşesinden aldığımız yazıya göre İnalcık, Vahdettin için şu sözleri kullanıyor:

'Padişah, doğal olarak Osmanlı hanedanı için ölüm - kalım sorunu olan hilafet politikasını benimseyecekti. Anadolu'daki direnci bu politika doğrultusunda kullanmak istiyordu. Ama saray, Mustafa Kemal'in Anadolu'daki direnci, milli devlet doğrultusunda kullanma azminde olduğunu görünce, Kuvayı Milliyecileri hain ilan etti. Sevres Antlaşması'yla galip devletlerin gerçek yüzü ortaya çıktıktan sonra da sarayın hilafet politikasında direnmesi ve Anadolu hükümetine karşı durması bir hıyanet olarak saptanmıştır. Böylece Anadolu'da TBMM'nin toplanması ve milli devletin temelinin atılması, yalnız hanedan çıkarlarına bağlı kalan Vahdettin'i hain durumuna düşürüyordu.'

Bu içerikler de ilginizi çekebilir:

Padişah ve Hükûmetinin Yarattığı Anarşiye Karşı Bir Savunma Hareketi: Hıyanet-i Vataniye Kanunu
Yıl Dönümünde Utançla Andığımız Sevr Antlaşması Gerçekten Yürürlüğe Girmemiş miydi?
Osmanlı Padişahlarının Duyanlara 'Daha Neler' Dedirten 11 İlginç Olayı
Kanuni Gerçekten Muhteşem miydi: İlber Ortaylı'ya Göre Kanuni'yi Muhteşem Yapan 8 Detay
Osmanlı'nın Karanlık Tarihi: Darbe ile Tahttan İndirilen 12 Padişah

Popüler İçerikler

Kadınlarla Kafayı Bozan Sözde Hoca Bu Kez de "Karını Bize de Evde Oynat" Sözleriyle Tepki Çekti
Kızılcık Şerbeti'nin Görkem'i Özge Özacar'dan Pembe'nin Osmanlı Tokadına Yanıt
Almanya’da Noel Pazarına Saldırı: Saldırgan Suudi Arabistan Vatandaşı Bir Doktor Çıktı!
YORUMLAR
14.09.2022

Eldeki bilgilerle Vahdettin'in hain olmadığını söylemek dünyanın düz olduğunu iddia etmekle aynı şey. Ayrıca M. Kemal'in Samsun'a gönderilmesi ile ilgili doğru yorumu kısaca Murat Bardakçı söylemiş.

14.09.2022

Şifayı deve sidiğinde arayan ilkel bir zihniyetin dilemesiyle kimse yok olmaz yalnız. :)

14.09.2022

niye bunlar tartisiliyor hala anlayamiyorum cok ilginc

14.09.2022

hanedan yani şahsi aile çıkarları için, istanbul'daki saltanatını kaybetmemek için ingilizlerle işbirliği yapması yetersiz ve güçsüz olduğu kadar, hain olduğunun da göstergesi. maalesef günümüz siyasi şartlarında tarihçilerin bunu söylemesi zor. atatürk ise hanedan çıkarlarına değil halkın çıkarlarını düşünmüştür. kurtuluş savaşından sonra saltanat kendi liderlerliğinde devam edebilirdi ama o bunu yapmadı.

TÜM YORUMLARI OKU (59)