Kitapta, 1686 yılında Hamamcılar Kethüdası olan İsmail Ağa tarafından kaleme alınan Dellakname-i Dil Küşa yani Gönüller Açan Tellaklar Kitabı adlı uzunca bir metin yer alıyor. İstanbul'un ünlü hamamları ve bu hamamlarda 'kulamparaya peştamal çözen nazenin oğlanları' anlatan İsmail Ağa'nın kitabı kaleme almasının sebebi ise yine bir hamam oğlanı. Kılıç Ali Paşa Hamamı'nda 'soyunurken' İsmail Ağa tarafından çok beğenilerek 'iç oğlanı' yapılan Yemenici Bali Oğlan, 'Bir kitap yazsan, içinde adımız geçse, tarihte hatırlansak' deyince İsmail Ağa, İstanbul'daki 2 bin 123 'parlak' tellaktan on birini seçerek anlatmaya başlamış. Tabii başta Yemenici Bali Oğlan. Kethüda'nın coşkulu üslûbunun katkısıyla, ortaya Osmanlı'nın en renkli eşcinsel metinlerinden biri çıkmış. İsmail Ağa, 'mahbûb-ı ziba' yani 'yakışıklı sevgili' diye andığı Yemenici Bali Oğlan için şunları söylüyor: 'Henüz on beş yaşında ve güzellik tacı adının başında ve bu günahkârın mürg-i dili (gönül kuşu) yemenici oğlanın samur kaşında.' Zavallı Yemenici, gaddarlıklarıyla nam salmış 59. Yeniçeri Ortası'nın acemilerinden. Şahbaz bir yoldaşının altındayken baskın verilince defterli olup Kılıç Ali Hamamı'nda soyunmaya başlamış. Kethüda'nın deyişiyle, 'Amma camekân odada, amma içeri halvette o nazlı oğlanın firuze kâsesini ejder misali demir kazık millerle oymuşlar.'
Hani marjinal bizdik ?
Tepki çekmemek için "hayali" notunu eklemiş Bardakçı. Gerçek dese Osmanlı çocuklarının kafa derisini yüzeceğini biliyor.
Karısına sahip çıkamayan devlete hiç çıkamaz diye görevden alınan paşaya bittim:D