2014 yılında bir röportajında 19'unda tecavüze uğradığını ve bu olayın hayatını tamamen değiştirdiğini açıklayan Lady Gaga, ailesine bu konuyu uzun zaman söyleyemediğini itiraf etti. Hatta Gaga'nın ailesinden büyükannesi ve halası, ünlü müzisyenin Oscar gecesindeki performansına kadar bu olayı bilmiyordu. 29 yaşındaki müzisyen sosyal medya hesaplarında, 'Beni hemen ertesi gün şaşkınlık içinde aradılar çünkü onlara bir kazazede olduğumu söylememiştim' dedi.
'Oscar'dan bir gün sonra aradılar çünkü onlara hiçbir zaman bir kazazede olduğumu söylememiştim. Çok utanmıştım. Çok korkmuştum. Bunu kabul etmem bile çok uzun zaman aldı çünkü ben Katoliktim, bunun şeytanca olduğunu biliyor ancak kendimi suçlu görüyordum. Tam 10 yıl boyunca bunun benim suçum olduğunu düşündüm. Oscar'ın ertesi sabahı büyükannem Ronnie gözyaşları içinde beni aradığında bana şunu söyledi: 'Benim canım kızım, seninle hiç bu kadar gurur duymamıştım...' Benim bunca zaman utancımdan sakladığım sırrım, hayatımdaki kadınların en büyük gurur duyduğu şey oldu. Cesur olun, konuşun. Bu sizin de başınıza gelene kadar...'
"Gaga'nın hayranlarının bir çoğu LGBT üyesi veya içine kapanık, dışlanmış insanlar..." hem yanlış ifade hem de rahatsız edici bir ifade var. Birincisi lgbti aktivizmi gereği lgbti üyesi, lgbti bireyi gibi ifadelerin kullanımı eleştirilir. LGBTİ bir dernek ya da vakıf olmadığından lgbti olmak için üyelik alınmıyor. Buna neden takılınıyor diyecek olanlara bu ifadeler şu meşhur "tercih" meselesine dayanmaktadır. Bir ikincisi ise "dışlanmış kişiler" gibi ifadeler yerine "içine kapanık, kendini yalnız hisseden, içinde bulunduğu toplumdan daha özgür ruhlu, farklı hisseden bireyler çok fazladır." ifadesini tercih ederim.