Seçim gecesi sosyal medyada yayılan 'İnce kaçırıldı' iddiaları haberleri hakkında bilgisi olmadığını söyleyen İnce, Engil Altay'ın 'bekleyelim' önerisini dinleyerek açıklama yapmadığını anlattı:
'Gittim otele. Bilgi alıyoruz. O arada sosyal medyada ‘İnce kaçırıldı, albaylar kaçırdı’ yazıldı. Bunlardan haberim yok ki. Yanımda 40 kişi var. Bir gözümüz ekranda bir gözümüz telefonda. ‘Kaçırıldı, tehdit ettiler’ emin olun bunlardan haberim yoktu. Yaşar Tüzün geldi dedi ki, ‘bir sürü abuk subuk şeyler yazıyorlar çıkıp konuşma mı yapsan’ dedi. Sayın Karamollaoğlu, Akşener, Kılıçdaroğlu konuşmamış. Ben sosyal medyada bu dedikoduları o anda bilmiyordum. Yorgundum, kampanyanın yorgunluğu vardı, Yaşar Tüzün arkadaşım yapalım dedi, Engin Altay ‘bekleyelim’ dedi ben Altay’ı dinledim. Birlikte yönettik bu kampanyayı, böyle bir sıkıntı olacağını bilseydim. Orada bir hatam oldu, bir gazeteci arkadaşıma mesajım oldu. Hata yine İsmail’in (Küçükkaya) değil benim. Yorgunluğuma versinler.'
Hükümetin saçmalıklarını geçtim muhalefet kanadında bile yıllardır seçimde alınan yenilgilere rağmen başarılıyız diyenlerden sonra böylesine öz eleştiri yapabilen hatasının farkında olan ve bunu açık açık söyleyebilen birini görmek bu ülke adına gerçekten umut verici. Böylesine bir insana mutlaka bir şans verilmeli. Her fırsatta bilime ve eğitime verdiği değeri gördükçe mutlu oluyorum. Mükemmel mi? Tabiki değil ama idealleri var ve yeniliklere açık bir insan. Kendini bu yolda çok daha fazla geliştirecektir.
Bir tarafta hataları için "Kandırıldım" diyen, diğer tarafta hatalarını tek tek sayıp "Hata yaptım" diyen iki insan.
En kritik söylemi, "Erdoğan AKP yi mecliste saf dışı bıraktı" demesidir. Sadece bu cümlesi bile ülkenin geldiği noktayı özetliyor. Tek adam sistemi ve bu sistemde meclisin bütün yetkisini eline alan bir lider. Kendi partisine bile güvenmeyip kabineyi bile kendi eş dost akraba üzerinden oluşturdu. Ey güzel ülkemin güzel insanları biraz açın artık gözünüzü.