Muğla'nın en güzel destinasyonlarından biri olan Datça, kendine has doğası ve koyları ile tatilcilerin göz bebeğidir. Yılın 300 günü güneşli geçen Datça'ya özellikle yaz aylarında giderek denizinin de tadını çıkarmanızı öneririz. Peki Datça'da neler yapılır? İşte bunun cevabı için hep birlikte içeriğimize bir göz atalım.
Bölgenin en eski yerleşim yeri olup, Datça tarihine yakından tanıklık edeceğiniz izlere bu bölgede ulaşabilmek mümkün. Otantik yapısı ve atmosferiyle Datça'nın en popüler yerlerinden biri.
Datça deyince ilk akla gelen isimlerden biri de hiç kuşkusuz edebiyatımızın önemli şairlerinden olan Can Yücel'dir. Yaşamının büyük bir çoğunluğunu Datça'da geçiren Can Yücel, yaşamını da yine Datça'da yitirmişti. Ev, özellikle edebiyatla ilgilenenlerin oldukça ilgisini çekiyor. İçerisinde Can Yücel'e ait eşyalar ve tablolar bulunmakta. Ayrıca evin yanındaki sokak isminin Can Yücel olması da Datça'nın şairimize olan ilgisini göstermekte.
Merkeze 35 km uzaklıkta konumlanan Knidos Antik Kenti, M.Ö 4.yüzyılda inşa edildi. Antik kentin keşfinden sonra burada gün yüzüne çıkan birçok eser Londra'da sergilenmek üzere götürüldü. Kentin içinde birçok alanda bilim çalışmalarının yapıldığını gösteren; matematik, fizik ve arkeoloji gibi birçok çalışmaların yapıldığı tarihi yapılar var.
Datça'nın eşsiz manzarası eşliğinde bu köydeki değirmenlerde bulunan restoranlarda yemek molası vererek keyifli vakit geçirebilirsiniz. Toplam 6 adet yel değirmeninin bulunduğu Kızlan Köyü'nde 2 değirmen restoran olarak hizmet verirken, biri de ev olarak kullanılmakta.
Merkeze 25 km uzaklıkta bir konumda yer alan maviyle yeşilin birleştiği Datça'nın gözde plajlarından biri. Plaj üzerinde restoranlar, çay bahçeleri ve barlar bulunmakta. Sessiz, sakin ve huzurlu bu plajda keyifli bir vakit geçirerek denizin tadını çıkartabilirsiniz.
Hayıtbükü ve Palamutbükü'nün tam ortasında yer alan Ovabükü plajı, merkeze 19 kilometre uzaklıkta. Doğayla iç içe olmak isteyenler burada doğa yürüyüşleri yapabilir ve tertemiz denizin tadını çıkartabilir. Ayrıca kamp yapmayı seviyorsanız da burası sizin için doğru bir adres olacak.
Hayıtbükü plajı kum ve yer yer çakıl taşlarından oluşan bir yapıya sahip. Sığ bir denize sahip olan bu plaj çocuklu ailelerin tercih edebileceği bir yer. İşletmelere ait olan şezlong ve şemsiyeleri kiralayabilirsiniz. Ayrıca buradan kalkan tekne turlarına katılarak denizin ve doğanın tadını çıkartabilirsiniz.
Tarihin ve kültürün birleştiği bir 'müze otel' olan konak, 200 yıllık hikayesi, atmosferi ve ahşap işçiliği ile dönemin en önemli tarihi mimarisini bugünlere taşıyor. Tavanlarındaki işlemeleriyle de sanatsal bir yapıya sahip.
140 dönümlük bir alan içerisine kurulmuş olan çiftliğin, 12 dönümlük bir bölümü, konaklama ve gündelik yaşam için ayırılmıştır. Ayrıca; çeşit çeşit meyve ağaçları, çadır ve karavan konaklamasına müsait kamp alanı, yoga şalası, marangoz ve seramik atölyeleri, kulaç atamasanız da serinleyebileceğiniz küçük bir havuz bulunmaktadır.
2017 yılında faaliyete başlayan Kairos Marina, en iyi hizmeti vermek amacıyla kurulmuştur. Datça'nın en önemli limanı Körmen üzerine kurulan Kairos Marina, bölgeye canlılık verici bir özelliğe sahip.
Etrafı dağlarla çevrili olan Kargı Koyu, Datça'nın cennet koylarından biri. Rüzgarı kesen etrafındaki dağlar sayesinde bu koyda daha sakin ve ılık bir denize girmek mümkün. Yürüyüş yapmayı seviyorsanız günün ilk ışıklarında buraya doğru yürüyüş yaparak gün doğumunun keyfini çıkartabilirsiniz.
Datça, Türkiye'nin en güneybatısında yer alan Ege ve Akdeniz rüzgarlarının kesişim noktasıdır. Bu özelliği sayesinde sörf yapmak isteyenlerin uğrak noktası olmayı başarıyor. Siz de rüzgar sörfüne ilgi duyuyorsanız bunu deneyimleyebileceğiniz en doğru adreslerden birindesiniz diyebiliriz.