Olayları sunucunun çözmediğini de böylelikle anlamış olduk.
Olayları sunucunun çözmediğini de böylelikle anlamış olduk.
Bıkmadan, sıkılmadan Türkiye'nin gerçekleriyle onlar stüdyoda bizler de ekranın diğer tarafında yüzleşiyoruz. Merak duygumuzu epey de tatmin ediyorlar...
+90 isimli YouTube kanalı, gündüz kuşağı programlarında çalışmış insanlarla yaptığı belgesel tadında bir çalışma yayınladı. Bizler de bu çalışmadan önemli gördüğümüz bazı yerleri sizlerle paylaşmak istedik. İçlerinde oldukça ilginç bilgiler var.
Özellikle ekipte çalışan polis ve haber müdürü gelen ihbarları değerlendirip en basit, en kolay çözülebilecek olaylara saha muhabirlerini yönlendiriyorlarmış. Bu ekipler, adeta bir polis departmanı gibi çalışarak bazen polislerin atladıkları detayları görüp olayı çözüme kavuşturuyormuş. Gazetecilik mezunu bu insanlar büyük bir titizlikle konuyu ele alıyormuş.
Sonuçta kim bir polisiyenin yarım kalmasını çözüme kavuşmamasını ister ki? Açıkçası bana zevk vermez. Seyirciye de haliyle izletilen konunun çözülmesi bi' nevi zevk veriyor. Onu daha da ekrana çekiyor.
Bu tarz olayların da faydası oluyormuş programa çünkü çözümü kolay vakalar bunlar sonuçta ama cinayet, ensest, yasak aşk kadar da ilgi görmüyor günümüz dünyasında.
Sadece Müge Anlı ve Esra Erol'u belki görüyoruz ama bir sürü bu konsepte program var televizyonda ve elbette bunlardan birkaçı (tahmin edersiniz ki) bazı şeyleri basit yollardan çözüyor. Böyle olduğu için zaten diğer programları pek konuşmuyoruz.
Belgeselde de söyleniyor aslında vatandaş bu çözme işinin de bir parçası. Saha muhabirinin ya da haber müdürünün yaptığı şey doğru bilgilerle doğru yerde olmak.
Bu nedenle bu programlarda yıllar önceki davalar yeniden gündeme gelip itiraflarla birlikte sonuca kavuşabiliyor. Polisin yıllardır yapamadığını, 1-2 program sonra itirafla çözebiliyorlar. Buradan da bu dünyanın ne kadar sihirli bir gücü olduğunu anlayabiliriz. Bu sihri kullanarak istediklerini alıyorlar.
yani? sonuc ne?
Müge en yakın arkadaşım dediği esrayla küstü sırf program formatı aynı oldu,rakip oldular diye.
bende "kim milyoner olmak ister" mülakatına gidip yanlışlıkla esra erol'un izdivaç programı için gelenlerin bekletildiği alana girmiştim. elinde kağıt kalemle dolaşan bir kadın "amca sana selma olmaz merali verelim", "kardeşim esra dolu başkasını seç" "emele talip olan var mı" gibi cümlelerle matchmaking yapıyordu