Baştan belirtelim, bu ilişkileri anlamak gerçekten çok güç.
Baştan belirtelim, bu ilişkileri anlamak gerçekten çok güç.
Canan adlı genç kadınla nişan yapan, düğün davetiyeleri hazırlanan, gelinlik ve damatlıkla çekim gerçekleştiren ancak kız tarafı resmi nikah istemediği için yasal olarak evlenmeyen çift 2,5 ay birlikte yaşadıktan sonra genç kadın evi terk etmişti. Daha sonra araştırma yapan aile, bu evlilik için aracılık yapan ve Canan'ın eniştesi olarak tanıdıkları Ümit'in aslında sevgilisi olduğundan şüphelenmişti.
Telefonla canlı yayına bağlanan Canan, evlilik vaadiyle dolandırma işi yapmadığını; gördüğü psikolojik ve fiziksel şiddetten dolayı evden kaçtığını söyledi. Ümit de kolundaki dövmenin eski eşi ve Canan'ın ablası Cansu'nun baş harfi olduğunu, baldızıyla böyle bir poz vermesinin yanlış anlaşıldığını; fazla kiloları ve sağlık sorunları sebebiyle her zaman üstü çıplak dolaştığını ifade etti.
Emre'nin annesi yayında Canan'ın 2,5 aylık süreçte hamile kaldığını, ancak hamileliğini inkar etmek için salçayı sulandırarak eşine gösterip aybaşı olduğunu söyleyerek kandırmaca yaptığını dile getirdi ve Müge Anlı'yı şok etti. Canan ve Ümit de hamileliği doğruladı ancak bebeğin anne karnında öldüğü için alındığını eklediler.
Ancak yayında söylemek istemediği özel bir durumu nedeniyle hiçbir kadınla birlikte olamayacağını, yaptığı evliliklerin amacının sağlık sorunları sebebiyle tek başına yaşayamaması olduğunu açıkladı. Yeni bir evlilik yaptığı halde eski baldızı Canan'ın halen kendisiyle yaşadığını da kabul etti. Bu sırada yayına bağlanan pek çok farklı erkek, bu kişilerin kendilerini de evlilik vaadiyle dolandırdığını söyledi.
Canan'la nişan yapan ve yine binlerce lira kaptıran bir diğer mağdur, istemeye gittikleri zaman farklı farklı apart evler görünce şüphelendiklerini, Ümit ve Cansu'nun tuvalete gidecekleri zaman birlikte girerek kapıyı kilitlediklerini ve bu durumun da dikkatlerini çektiğini söylediler. Nişan töreni için bir kuaföre giden kadınların porselen makyaj ve kaynak saç yaptırdıkları için 5 bin lira ödeme çıkardıklarını; bu yüzden kuaförde rehin kaldıklarını, mağdur damat adayının borç para bularak saatler sonra kadınları kuaförden çıkardığını aktardılar.
Kendisini farklı kişilere ambulans şoförü, dalgıç ve sanayide plastik işiyle uğraşan bir tüccar olarak tanıtan Ümit'in 15 yıl kadar önce televizyona çıkarak kimliğini açıkladığı, aslında trans bir erkek olduğu ve gerçek adının Suna olduğu öğrenildi. Trans olduğu mağdur damat adayları tarafından bilinmiyordu.
Ümit'in Canan'la düğün yaptığı, ilk önce Canan'ın Ümit'e kaçtığı ve daha sonra ablası Cansu'nun onlara katıldığı, Ümit'in yaşlı bir annesi olduğu ve annesine imza attırarak evini elinden alıp sattığını anlattılar. İddialara göre Ümit bir başka aracıyla birlikte Canan'ı sürekli farklı kişilerle tanıştırıyor ve bundan çıkar sağlıyordu. İddialar ve mağdurlar çoğalınca suçlanan çift bir daha yayına katılamayarak, haklarındaki söylemlere cevap vermemeyi tercih etti.
Bakalım bu olayın sonu nereye varacak?
Bu dolandırılanlar evlilik adı altında etinden sütünden faydalanabilecekleri hizmetçi satın almaya çalışan insanlar, o yüzden kendilerine hiç üzülmüyorum. Dolandırılanların arasında 60 yaşında bir adam vardı mesela; o yaşında yirmili yaşlardaki bir kızla evlenmek istemiş, kızın anne babasının olmadığı söylenince de özellikle çok sevinmiş. Böyle durumlar için dilimizde güzel bir kelime var: müstahak. Ek olarak, stüdyoda o gün trans birey hakkında aşağılayıcı pek çok yorum yapıldı ve en acısı bilmem kaç yıllık psikiyatristin de buna eşlik etmesiydi. Dolandırıcılığını bir kenara bırakıyorum, bu muamele çok çirkin ve ahlaksızca. Gerçi kimden ne saygısı bekliyoruz, o da başka bir konu.