Spor dünyasında bazı olaylar ve kararlar var ki bir çağı kapatıp yeni bir çağ başlatabiliyor. Gelin dünyada bazı spor dallarındaki mihenk taşı niteliğinde bu değişikliklere bir göz atalım...
Spor dünyasında bazı olaylar ve kararlar var ki bir çağı kapatıp yeni bir çağ başlatabiliyor. Gelin dünyada bazı spor dallarındaki mihenk taşı niteliğinde bu değişikliklere bir göz atalım...
80'li yıllarda oynanan maçları izleyenler hatırlar. Eskiden futbolcu kaleciye geri pas verdiğinde kaleciler topu eliyle tutabiliyordu. Bundan dolayı takımlar süre geçirebiliyor, maçların temposu düşüyordu. 1994 Dünya Kupası ile birlikte kaleciye geri pas cezalandırılmaya başlandı ve futbolun temposu değişti.
1967-1968 sezonunda American Basketball League (ABA) 3 sayı çizgisi kuralını getirdi. 1976'da ABA ve NBA birleşti ve bu uygulamanın NBA'de de uygulanması pek uzun sürmedi. 1979 yılında 3 sayı kuralı NBA tarafından da kabul edildi ve basketbol da birçok şey değişti.
2010 Dünya Kupası'nda Frank Lampard'ın Almanya'ya attığı gol hakem tarafından topun çizgiyi geçmediği gerekçesiyle iptal edilmişti. Bu karardan sonra gol çizgisi ile alakalı bir yenilik gerektiği futbol kamuoyunda daha fazla dillendirilmiş ve gol çizgisi teknolojisi uygulanmaya başlamıştı. Futbolda teknolojinin kullanılmasının önü bu sayede açılmıştı.
Gol çizgisi teknolojisinden bir sonraki seviye ise VAR oldu. Hakemler artık tartışmalı pozisyonlarda video teknolojisinden yararlanabiliyor.
VAR futbolu oldukça değiştirdi diyebiliriz. Artık futbol maçlarında 10 dakika uzatmalar görüyoruz, takımlar VAR kararı sırasında kısa molalar verebiliyor ve çok daha fazla gol iptali, penaltı oluyor.
Tenis, VAR'dan çok daha önce teknolojiyi kullanmaya başlamıştı. 2006 yılından beri tartışmalı kararlarda hakemler görüntü tekrarlarından yararlanabiliyor. Bu uygulama futbol için de bir model olmuş mudur sizce?
60'lı yıllarda Wilt Chamberlain rakip takımın potası önünde pas bekliyor, uzun boyunun sayesinde aldığı pasları rahatça sayıyla tamamlıyordu. Böylece maçları sık sık 60,70 sayıyla bitirebiliyordu.
Bu haksız rekabete engel olmak için NBA, hücum oyuncusunun pota önündeki boyalı alanda 3 saniyeden fazla beklemesini engelleyen bir kural koydu. Bu karardan sonra hücum oyuncuları pota altında daha hareketli olacaktı ve hücum planları değişmek zorunda kalacaktı.
Hücumda 3 saniye kuralı olur da savunmada olmaz mı? 2001 yılından itibaren savunma yapan oyuncular için de 3 saniye kuralı uygulanıyor.
Bu karar sayesinde; savunmadaki takımın oyuncusu rakibi aktif olarak savunmuyorken 3 saniyeden fazla boyalı alanda beklerse, bu teknik faul oluyor. Bu kuraldan sonra koçlar çok daha hareketli savunma planları yapmak zorunda kaldılar.
Libero mevkii 1998 yılından bu yana voleybolun içinde. Liberolar, farklı renkte forma giyerler ve orta oyuncuyla dönüşümlü olarak oynayan defansif görevler üstlenirler. Servis karşılamak için ve havuza atılan düşük topları çıkartmak amacıyla kullanılırlar.
Libero mevkii voleybolun içinde yer aldığından beri, hem hücum hem de savunma planlarını taktiksel olarak büyük ölçüde değiştirmişlerdir.
Bundan birkaç yıl öncesine kadar ofsayt pozisyonundaki oyuncu topla alakadar olmasa bile ofsayt kararı veriliyor, takımların atağı kesiliyordu. Sürekli ofsayt olması maçın da temposunu düşürüyordu.
Ancak topa doğru hareket etmeyen oyuncunun ofsayta sebep olmayacağına karar verilmesiyle birlikte maçlardaki ofsayt sayısı büyük ölçüde düştü. Ayrıca takımlar bu yeni kuralla birlikte 'ofsayt hilesi' içeren hücum taktikleri de geliştirdiler.
Koronavirüs, sadece sporu değil tüm dünyayı değiştirdi kuşkusuz. Seyircisiz maçlar, maske takan sporcular, sosyal mesafeli basın toplantıları tüm sporların rutini oldu.
Umarız bu günler de geçer ve eski coşkulu spor karşılaşmalarına geri döneriz. Ancak bu dönem gelene kadar sevdiğimiz sporların keyfini koronavirüs önlemleri eşliğinde çıkarmaya devam edeceğiz.
Şimdi sen de Maximum Genç’e katıl, aklından geçenleri hayata geçirmeye başla!
Futbolda olması gereken yeni kurallar; *Ceza sahası dışından atılan goller 2 sayılacak, *Berabere kalan takımlara para ödenmeyecek, *Ofsayt olması için topa son iki vuruşun atak yapan takım tarafından olması gerek (örneğin savunma yapan takım topu uzaklaştırmak için vurduğunda atak yapan takıma çarpıp ofsayttaki oyuncunun önüne düşerse ofsayt olmayacak), *5 değişiklik 2+2+1 olacak şekilde üç seferde yapılacak (sakatlık olmaması durumunda), *Atak yapan takımda ceza sahası içinde top ele çarpıyorsa savunma yapan takımın eline çarpması gibi değerlendirecek (mevcut sistemde parmağının ucuna dahi çarpsa oyun duruyor), * Penaltı atışları bir A takımı bir B takımı değilde A-B-B-A-A-B-B... şeklinde kullanılmalı, yada penaltı atacak takım ceza sahası dışından sanki kaleciyle karşı karşıya kalmış gibi topu içeri sürerek kullanılmalı. *Alt yapı takımlarının kazandığı maçların puan ortalamaları A takıma eklenmeli vs. vs.gör bak alt yapılar nasıl gelişiyor...
F1 dışındaki sporlardaki değişiklikler ilgili sporları daha heyecanlı hale getiriyor. F1'de ise tam tersi oluyor.
7. Defansif 3 saniye kuralının gelmesinin sebebi Shaquille O'neal'dır :) Bu da dip not olsun içeriğe.