Amerikalı tasarımcı Sebastian EllaZuriz, yaptığı mobilyalara yaptığı özel dokunuşlarla onları birer sanat eserine dönüştürüyor. Hatta tasarımcı eserlerini 'işlevsel heykeller' olarak adlandırıyor.
Söz konusu tasarımlar kullanıcıların da katılımı ile birlikte son halini alıyor ve sanatçının eserleri ile ilgili en övündüğü özellik de bu.
Bu dolabın yapımında kullanılan çıtaların tümü birbirine bağlı ve birisi hareket ettiğinde diğerleri de hareket ediyor. Bu görünümü ile birlikte bir dalgayı andıran eşya görünüm anlamında karmaşık ancak kullanımda çok basit bir dolap.
Kapalı iken yere yakın ayaklı bir dolap gibi gözüken bu eşyayı açmak istediğimizde ortaya devasa bir sanat eseri çıkıyor. Bu eseri geniş mekanı olan sanatseverler rahatlıkla ev eşyası olarak kullanabilir.
Sanatçının en sevilen eserlerinden biri olan bu dolapta 400'den fazla hareketli parça var. Eserin hammaddesi akçaağaç, paslanmaz çelik ve cam.
Sanatçının manevi olarak adlandırdığı bu eseri bir sütun gibi yapının bir parçası oluveriyor. Varlığı etkisiz gibi gözükse de işlevi ile mekanlara huzur katıyor.
Bu eser, tamamen kullanıcının istekleri ve ihtiyacı dahilinde kendisini ortaya koyuyor. Bir raf olmasının dışında duvar ile bütünleşen bir heykel gibi ruhunuzu okşuyor.
Kullanılan malzeme itibariyle alışık olmadığımız bir mobilya ürününe benziyor ancak her evde kullanılabilir cinsten ve çok şık.
Adeta gökyüzünde süzülen bir kuş gibi tasarlanmış koltuğun üretildiği malzeme, mukavemetine uygun olarak kesilebileceği en ince şekilde kesilmiş.
Kaseli sıranın işlevselliğini tartışmaya açık ancak görüntüsü ile herkesi kendine hayran bırakabilir.
Sanatçı bu eserini tamamen eli ile yontarak yapmış. Bütün bir ahşap bloku bu şekilde oymak ve şekil verebilmek insan yeteneğinin sınırlarına denk geliyor.