Video konferans sistemi SEGBİS ile ifadesine başvurulan Himmet Aktürk, hasta olduğunu ileri sürdü. Anne ve babasının adını söyledikten sonra ev adresini hatırlayamadığını dile getiren ve Mahkeme Başkanı’na ’Abla’ diye hitap eden sanık ağlayarak şunları anlattı:
'Evliydim boşandım. 1 çocuğum vardı. Hurda toplayarak geçimimi sağlıyorum. Ama beni dövüyorlardı. 15- 20 lira kazanabiliyordum. Ben hastayım, tedavi olmak istiyorum. Burada bağırıp çağırıyorum. Sağa sola küfür ediyorum. Ne olur yardım edin bana. Tamam cezamı verin ama beni tedavi ettirin. Uyuyamıyorum. Babam beni küçükken dövüp sokağa attı. Sokakta tecavüze uğradım. Hasta olduğumu söylüyorum ama bana inanmıyorsunuz. Bazen bilincimi kaybediyorum. Rahatsızım diyorum inanmıyor musunuz bana?'
Ailenin avukatı: 'Akıl sağlığı yerinde'
Ailenin avukatı Bilgehan Noyan, sanığın aklı dengesinin yerinde olduğunu, suçunu itiraf ettiğini rapor alınmasına gerek olmadığını belirtip en üst sınırdan cezalandırılmasını istedi. İddia makamı ise sanığın tutukluluk halinin devamı ve akli dengesinin yerinde olup olmadığının belirlenmesi için rapor alınması yönünde karar verilmesini istedi.
Sıkışınca psikolojim bozuk, tecavüze uğradım. Hassss....tir derler adama!
tamam, madem küçük yaşta tecavüze uğradın, bu iğrençliği bizzat yaşadın, acısını, psikolojisini tattın... kendi yaşadığın bu acıyı bir başkasına yaşatmak nedir? zamanında kendi tecavüzcüne hiç mi beddua etmedin, geceleri hiç mi gözyaşı dökmedin? bu nasıl savunmadır? ayrıca üvey ablanın 13 yaşındaki engelli kızını defalarca taciz ettiğini ve bu suçtan dolayı da cezaevine girip çıktığını müge anlı'dan öğrenmiştik. olur da hapishaneden çıkarsan yine böyle bir iğrençliğe neden olacaksın... inşallah ölünceye kadar bir daha güneş ışığı göremezsin, kendinden başka yüz göremezsin, hatta kendi sesinden başka ses duyamazsın da karanlıkların içinde ömrünü çürütürsün...
Sen deliysen ben senden deliyim aklıma bir sürü işgence planları geliyor içerdeki abiler şunu gebertsin ya