Milyonlarca Çalışan Anne Şokta: Uğur Dündar'ın, Merkez Bankası Başkanı'nı Savunmasında Sapla Saman Karıştı

"Cam tavanlar" dünya iş hayatı literatüründe kadın-erkek eşitsizliğinin en önemli örneklerinden biridir. Kadınların en gelişmiş ülkelerde dahi eşit işe eşit ücret, iş hayatında gereken değeri görme ya da kariyer basamaklarında yükselmesi yaradılıştan bu yana zor olmuştu.

Türkiye gibi ataerkil geleneklerden çıkamayan ülkelerde kadının yeri evi olarak görülürken, çocuk, ev ve erkeğin hayatını kolaylaştırmak 'olan görevlerinin' arasında son yıllarda çalışmak da var. Tabi diğer görevlerinden feragat etmeden bunu yapması gerekiyor.

İstihdamda arka planda kalan kadın nüfusu, bir yandan da aynı işe daha az ücret alırken, asgari ücrette ise daha çok asgari ücretli olarak erkekleri geçebiliyor.

Dünya genelinde çalışma çağındaki kadınların yüzde 15’i, erkeklerin yüzde 10,5’i çalışmak istemesine rağmen iş bulamazken, Türkiye'de ekim ayında bu oran yüzde 16,6'ya yüzde 29,4 oldu.

TÜİK Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması’na göre 2006’da kadınların aylık ortalama ücret ve maaş geliri asgari ücretin 2 katı düzeyindeydi. 2021’de ise kadınların ortalama ücret ve maaş gelirleri asgari ücretin 1,4 katına geriledi.

Pandemi döneminde gelişmiş ülkelerde dahi yapılan araştırmalar, akademisyenlerin üretimlerinin kadınlarda ev işleri ve çocukların görevleri sayılmasıyla nedeniyle gerilediğini gösterdi.

Tüm bunların ardından bakıldığında Türkiye'de 91 yıllık tarihinde 25 başkanın ardından ilk kez bir kadın başkana sahip olan ve bu kişinin iyi eğitimiyle sorunlu bir süreçte ABD'den gelerek taşın altına elini koyabilen Hafize Gaye Erkan olması sevindirici bir gelişme olarak hanemize yazılmıştı.

Hafta sonu göreve geldikten yaklaşık 6 ay sonra Erkan'ın ekonomi, enflasyon, kiralar, fiyatlar konusunda gündem olan röportajında eleştiriler görülmüştü.

Röportaj burada.

Vatandaş Ne Yapsın! Merkez Bankası Başkanı Yüksek Kiralar Sebebiyle Annesinin Yanına Yerleşmiş

Yılların duayen gazetecisi Uğur Dündar bu eleştirileri öyle farklı bir şekilde ele aldı ki, milyonlarca çalışan anne kendi hayatını resmen sorguladı.

twitter.com

DEĞERLERİMİZİ ZOR YETİŞTİRİYOR, AMA KOLAYCA HARCIYORUZ!

Merkez Bankası Başkanı Gaye Erkan için yazılıp çizilenleri gördükçe 'Kötü düşünen kötüdür' diyen Konfüçyüs'e bir kez daha hak veriyorum. Halbuki -benim yaptığım gibi- biraz araştırsalar, onun her yıl ABD'de milyonlarca dolar kazandığını, sadece yönetim kurulu toplantılarından bir milyon dolar huzur hakkı aldığını görecekler. 

Anne ve babasının her sabah 08.00'de 14 aylık bebeğini emzirebilmesi için onunla birlikte Merkez Bankası'na gittiklerini, gece 02.00'lere kadar orada kaldıklarını öğrenecekler. 

Bu gidiş gelişler sırasında bebeğin menenjit aşısına tepki olarak 5 gün boyunca ve yüksek ateş ve ishalle mücadele ettiğini, ama bu süreçte annenin görevini hiç aksatmadığını bilecekler. 

"Birçok değerimiz yurt dışına gitmek için yarışırlarken, Gaye Hanımın, kendisini yetiştiren vatanına olan aşkı nedeniyle ve borcunu ödemek için geldiğini anlayacaklar."

Ne kendisinin ne de ailesinin verilemeyecek hiçbir hesapları olmadığını fark edecekler. 

Ve onu tanıdıklarında, hakkında tamamen önyargıyla kötü düşündüklerini görüp, -eğer insanlıklarına tamamen veda etmedilerse- üzülecekler!.. 

Ve belki de 'Biz zor yetişen değerlerimize sahip çıkmak yerine neden hep harcıyoruz?' diye düşünecekler...

Bunları cesaretle yazdığım için beni linç edeceklere not:

Gaye Erkan ve ailesiyle en ufak bir yakınlığım yok. Erkan ailesi bireyleriyle hiç yan yana gelmedim. Bu satırları vicdanımın sesini dinleyerek kaleme aldım.

Duayen gazeteci Uğur Dündar'ın bu açıklamaları, asgari ücret düzeyinde çalışırken, tüm gece ateşlenen çocuğunun başında sabaha kadar bekleyip, ertesi gün işine toplu taşımayla giden, hatta her fırsatta eğitimden feragat edilmesiyle tatil olan okullarına gönderemedikleri çocuklarını da yer yer bu yolculuğa dahil eden anneleri bir düşündürdü.

Tabi yazılan iyi eğitim, yüksek değerler olunca bu da bir ayrışma olabilirdi. Kreş sayısının yeterli olmadığı, herkesin çocuğunu yanında götürebileceği bir iş ortamının bulunmadığı, eğitimde çalışma saatleriyle alakasız bir sistemin olduğu, bakıcı ya da büyüklerinin yardımını alamayan birçok kadının yaptığı fedakârlıklar belki de tek çırpıda yok sayılıyordu.

Sosyal medyada da Uğur Dündar'ın yorumu haliyle tepki çekti. Çünkü hem konudan çok bağımsızdı, hem de kimsenin haddine böyle bir eleştiri yapmak düşmemiş ve yapmamıştı da... Hem ekonomist hem de anne olan İris Cibre de konuya kayıtsız kalamayanlardandı.

twitter.com

Sizin bir meslektaşınızı ya da kamu kurumlarının başındaki kişileri eleştirmenizle aynı nedenden; doğru olanı açıklamak adına

Anneler, profesyonel eleştiriden immün müdür acaba?

Bir ek;

Gaye Başkanın iyi yetişmiş bir yurttaşımız ve bir profesyonel olduğunun farkındayız.

Fakat, yanlış zamanlama, yanlış PR, yanlış algı...

MB Başkanının, dünyada görülmemiştir, başkanken, bu tip açıklamalar yaptığı

Politikaya atılacağı imajını acilen yıkması gerektiğini düşünüyorum

Açıklamalar gerçekten çok talihsizdi...

Annelik ne konuya dahildi, ne de eleştirmek kimsenin haddine düşmezdi!

twitter.com

Ekonomist Oğuz Demir de konuyu yorumladı.

twitter.com

Kadın gazetecilerden de yorumlar gecikmedi.

twitter.com

Yine ekonomistler konunun ne ara buralara geldiğini anlayamamıştı.

twitter.com

Meselenin bu imkanlara sahip olamayan milyonlarca anne olması da ayrı bir başlıktı.

twitter.com

Olayı magazinel yöne çekmek çok doğru görülmemişti.

twitter.com

Kişisel sınırlar dahilinde eleştiri en doğal insani hak olarak görüldü.

twitter.com

Röportaj verilen kişi de sorgulanıyordu.

twitter.com

👇

twitter.com

Farklı sorgulamalar da görüldü.

twitter.com

Tabi Merkez Bankası'nın Ankara'dan İstanbul'a taşınması konusu da vardı.

twitter.com

Dündar gibi düşünenler de doğal olarak oldu.

twitter.com

Durumu hiç anlamayanlar olduğu gibi,

twitter.com

Tarafsızlık ve liyakat konusunun nasıl buralara geldiği de ayrı bir soru işaretiydi?

twitter.com

CV'siyle oturduğu koltuğu gayet iyi dolduran, en zor zamanda taşın altına elini sokmaktan kaçınmayan, milyon dolarları elinin tersiyle iterek Türkiye'ye hizmet etmeyi amaçlayan bir Merkez Bankası Başkanı herkesin istediği bir profildi. Ancak milyonlarca insan, özellikle zor şartlardaki çalışan anneler de ekonomide iyileşme bekliyordu. Sizce?

Bu içerikler de ilginizi çekebilir.

Merkez Bankası Başkanının Yüksek Kiralar Sitemi Asgari Ücretle Çalışan Vatandaşın Sabrını Sınadı!
Fatih Altaylı'dan Hafize Gaye Erkan'a Tarihi Benzetme: "Maaşla Geçinmek Zorunda Değil"
Cüneyt Özdemir, Hafize Gaye Erkan'ın Röportajına 'Başarılı' Derken, Apartman Görevlisi 'Sadık Abileri' Buldu

Popüler İçerikler

2025'de Eurovision'a Türkiye Adına Kim Katılmalı?
Yeni Rekor Kilidi Açıldı: Popstar Yarışmasıyla Akıllara Kazınan Bayhan Dünya Listesi'nde Zirveye Yerleşti!
İsrail Yuhalandı: Bol Kaoslu Eurovision 2024’ün Birincisi Belli Oldu!
YORUMLAR
18.12.2023

Çocuğuna olan sevgisi yoğun çalışması milyon dolarlar kazanma ihtimali varken vatanına olan sevgisi takdire şayan ama koca bir ama ekonomik açıdan diğer çalışan annelerden çok üst seviyelerde olan birisi bile bundan şikayet ediyorsa vatandaş napsın sorusunun akıllara gelmesi gayet doğaldır kötü düşünmek değildir. Asgari ücretle veya biraz daha üstüyle çok yoğun bir şekilde çalışıp eve yorgun argın dönüp bir tek pazar günü olan amerikayı ancak dizilerde filmlerde gören bir milyon dolar huzur hakkı almadan çalışan kirada oturan aldığı maaş sadece barınma ve karın tokluğuna yeten annelerin gaye hanımın pahalılığa olan tepkisine bir taraflarıyla gülme hakları vardır yazıp çizmekte sonuna kadar haklarıdır.

18.12.2023

Laf olsun diye konuşuyor yine bazıları. Hafize Gaye Erkan son 20 yılda Türkiye'nin başına gelmiş en iyi kişilerden biri...

18.12.2023

Millet ülkeden kaçarken kadın ülkesine geldi birşeyler yapabileyim diye,istese amerikada rahat huzurlu bir hayat yaşayabilirdi,biraz da insanların hakaniyetli vefakar nimetşinas olması gerekiyor emeğe saygı...

TÜM YORUMLARI OKU (6)