Sultan Vahdettin'in bir 'hain' olup olmadığı, son yılların en tartışmalı konularından biri bildiğiniz üzere. Her sene olduğu gibi bu sene de 30 Ağustos'un ardından tekrar alevlenen bu konu hakkında ünlü tarihçilerin farklı düşünceleri ve yorumları var.
Ünlü tarihçi ve yazar Emrah Safa Gürkan, bu tartışmalara kayıtsız kalamadı ve Twitter üzerinden Milli Mücadele'de neler yaşandığını anlattı. Vahdettin'in hain olup olmadığı, Mustafa Kemal'i Samsun'a direnişi başlatsın diye gönderip göndermediği tartışmalarına da açıklık getirmeye çalıştı.
Vahdettin ne bir hain ne de bir kahramandı. Zaten bu iki sıfatı da ayrı ayrı taşıyabilecek zeka ve donanımdan yoksundu. Onu günah keçisi ilan etmek, yüzyıllardır adım adım çöküşe sürüklenen bir devletin vebalini sadece onun boynuna yüklemek de haksızlık olur. Vahdettin, kimsenin yerinde olmak istemeyeceği bir isim, gelmiş eli kolu bağlı bir şekilde koskocaman bir enkazın üzerine oturmuş, sadece prosedürleri yerine getirmiş, durumu gerçekten trajik. Yerinde olsam intihar etmekten başka çare bulamazdım. Çevresindeki dalkavuklar olmasa, biraz da cesur, milliyetçi ve ileri görüşlü olsa bir şekilde Ankara'ya kaçardı ve geri planda milli mücadeleye destek verirdi. Yapabileceği tek iyi şey bu olurdu.
Bu son mevzulardan bağımsız olarak geçtiğimiz günlerde küçük bir araştırma yapmıştım; Kendisi Osmanlı 'da bütün tahta geçecek olan şehzadelere verilen, devleti yönetmek için gerekli eğitimleri almamış. Beşinci Mehmed 'in ölümü sonrası kendisini sudan çıkmış balık gibi tahtta bulmuş. Çökmekte olan Osmanlı 'yı ayakta tutabilecek bilgi, birikim ve kabiliyet kendisinde yokmuş. Kendisi de zaten bu vazifeyi istemiyormuş. Fakat şöyle de bir gerçek var ki, sırf Osmanlı yok olmasın, küçükte olsa bir saltanata sahip olsunlar diye, işgalci devletlere kapıları açıp, sömürge bir devlet olmaya razı olmuş. Bu ülkeyi "ya istiklal, ya ölüm" diyerek düşman işgalinden kurtaranları, milli mücadele kazanıldıktan sonra bile Amerika 'ya şikayet edip, fitneci olarak nitelendirmiş. Bir de Emrah Safa "hain muhabbeti boş... Yöneticiler devleti değil, kendi çıkarlarını düşünür" demiş :D Devletin değil, kendi çıkarlarını düşünen yöneticilere hain değil de ne denir o zaman... Ya da hainlik daha nasıl olabilir...
Herif padişah olmuş bir yabancı dili yok mu yani? Hadi onu geçtim herif eskaza islam halifesi oldu, bi arapçası bile yok mu yani? Bu vatanı kimler yönetmiş böyle? Bi eşeğe fes takıp tahta oturtsaydık, en azından toprak kaybetmezdik, çünkü "verin gitsin" diyemezdi. :D