Buradan eğitim fakültelerinin her şeyi doğru yaptığı sonucu çıkarılmamalı. Fakülte sayılarının kontrolsüz biçimde artması, kaliteyi olumsuz etkiledi. Bugün her eğitim fakültesi aynı düzeyde mezun yetiştiremiyor. Bu da nitelikli öğretmen yetiştirme sürecine gölge düşürüyor. Ancak çözüm, bu yapıyı tümden yok etmek değil; eksiklerini onararak güçlendirmektir.
Toplumsal Etkiyi Göz Ardı Etmemeliyiz
Bu yeni sistemin öğretmenlik algısında yaratacağı değişim yalnızca eğitimcileri değil, tüm toplumu ilgilendiriyor. Çünkü bir eğitim sistemi, sadece bireyleri değil; bir ülkenin karakterini, kültürünü ve geleceğini şekillendirir.
Peki Biz Ne Yapacağız?
Evet, akademi kurulabilir; destekleyici programlar geliştirilebilir. Ama bu, öğretmenliği kısa vadeli bir istihdam politikasına indirgeyen değil; mesleği yücelten bir anlayışla yapılmalıdır. Çünkü iyi öğretmenler, hızlı çözümlerle değil; iyi yetişmiş öğretmenlerle mümkün olur. Biz ne mi yapmalıyız? Ben, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün talimatıyla 1926 yılında, ülkenin öğretmen ihtiyacını karşılamak üzere 'Orta Muallim Mektebi ve Terbiye Enstitüsü' adıyla kurulan, köklü bir geleneğin taşıyıcısı Gazi Eğitim Fakültesi'nde, öğretmen yetiştirme sorumluluğunu gurur ve inançla üstlenmeye devam edeceğim.
Instagram
X
Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio