Zaten bu gidişle et bitti, meyve - sebze de tüketemez hale geleceğiz...🙃🤷♀️
Zaten bu gidişle et bitti, meyve - sebze de tüketemez hale geleceğiz...🙃🤷♀️
Gece görüşümüz kötüleşirse görme bozuklukları riski de yükselebilir. Ayrıca geceleri güvenli sürüş için de gece görüşümüz fazlasıyla önemlidir. Karanlıktaki nesneleri görmek için gözümüzün sadece iki formda bulunabilen A vitaminine ihtiyacı vardır. Bunlar retinol ve beta-karotendir. Retinol karaciğer, balık yağı ve yumurtalarda bulunabilir. Tabii çok fazla tüketildiğinde oldukça toksiktir fakat sebze ve meyve yerken beta-karoten dozunu aşırı dozda almak imkansızdır.
Vücudumuzdan yaydığımız kokuya neden olan belirleyici birkaç faktör vardır. Tıpkı göz ve saç rengi gibi genetik yapımız, yağ ve ter bezlerimizden gelen doğal kokumuzu belirlerler. Ayrıca yediğimiz yiyecekler vücut kokumuzu büyük ölçüde etkiler. Yapılan bir araştırmaya göre sebze ve meyve tüketen kişilerin, bir süre sabun veya deodorant kullanmasalar bile tüketmeyenlere oranla daha iyi bir vücut kokusuna sahip olduklarını ortaya koymuştur.
Bilim insanları bağırsaklarımız ve beynimizin birbirleriyle yakından bağlantılı olduğunu iddia etmektedirler. Dengeli beslenme sadece vücudumuzun şeklini etkilemekle ve kilomuzu değiştirmekle kalmaz aynı zamanda ruh sağlığımız için de gereklidir. Çok sayıda araştırmaya göre sebze ve meyve yemeyi bıraktığımızda depresyon riskimiz artar. Depresyonda olmanın sağlıksız yiyecekler yememize neden olduğu yaygın bir inanıştır ama sağlıksız besinleri tüketmek depresyonun bir sonucu değildir. Bu yüzden bu iki durum birbirine karıştırılmamalıdır.
Araştırmalara göre az veya hiç meyve ve sebze tüketmeyen kişiler tüketenlere kıyasla yüksek tansiyon riski altındadır. Doktorlar özellikle de yüksek tansiyon hastalarına bol miktarda meyve ve sebze içeren bir beslenme düzenine geçmelerini şiddetle tavsiye etmektedirler.
Sebze ve meyveler aslında hepimizin de bildiği gibi suda çözünmeyen bir lif kaynağı olmalarıyla tanınırlar. Ayrıca içlerinde kolon barındırdıkları için dışkının daha düzgün hareket etmesine yardımcı olan bir etki yaratırlar. Düşük miktarda lif tüketmek aslında kabızlığın en büyük nedenlerinden bir tanesidir. Bundan dolayı da diyetisyenler kabızlık problemi çeken hastalarına bol bol meyve ve sebze tüketmelerini önerirler.
Üzüm, yeşil yapraklı sebzeler ve sarımsak aslında kanımızı tehlikeli kan pıhtıları oluşturmayacak kadar ince tutmak için oldukça önemli ve gerekli besinlerdir. Ayrıca meyvelerde bulunan C vitamini kanın kalınlaşma ve pıhtılaşma riskini önemli ölçüde azaltmaya yardımcı olur. Bu nedenle kanımız ve kalbimiz için hayati önem taşır.
Gözlerimizin altındaki morlukla çeşitli nedenlerden dolayı meydana geliyor olabilir. Bunlar arasında en belirgin faktörlerden biri olan kan akışının azalması ise cildimizin bu renge bürünmesine neden olur. Brokoli, ıspanak, lahana ve marulda bulunan K vitaminiyse kalbimizin vücudumuza kan pompalamasına yardımcı olur ve vücudumuzun morarmasını engeller. Bu vitaminin eksikliğiyse düzensiz bir cilt tonuna, cilt hasarına ve cildin mavimsi bir tonuna neden olabilir.
Lif bakımından zengin meyve ve sebzeleri tüketmek dişlerimizi fırça gibi doğal bir şekilde temizler ve ağzımızdaki salyayı arttırır. Ağzımız sulandığındaysa zararlı asitler ve bakteriler dişlerimizden atılır. Ayrıca meyve ve sebzeler A ve C vitaminlerinin yanı sıra kalsiyum da içermektediler, ki bu da dişlerimizi güçlendirir ve düşmelerini önler.
Hala 'meyve - sebze sevmiyorum ben' demeye devam mı? Yorumlarda buluşalım...😂
Allah korusun ne kdr tropikal meyve varsa yiyorum sükür 🥑🌴
Yaz meyveleri dışında meyve yemiyorum ya. Kışın stand by moduna geçmem bundan mı acaba?
Daha önce de bir et yemeyi bırakın paylaşımı vardı. Ne oluyor? Et yiyen sayısını azaltıp et fiyatlarını mı düşürmeye çalışıyorsunuz?